İsrail Meclisi (Knesset) Başkanına Yuli Edelstein'a mektup gönderen Netanyahu, 3 ayda birden daha sık yapmamak ve önceden polisi bilgilendirmek kaydıyla İsrailli vekillerin ziyaretlere yeniden başlayabileceğini duyurdu.
Müslümanlara göre Muhammed peygamberin göğe yükseldiği Harem-üş Şerif'te Kubbet-üs Sahra ile Mescid-i Aksa da bulunuyor. İsrail'in buradaki statükoyu değiştirmeye çalıştığı haberleri üzerine 2014 ve 2015'te Kudüs'ün Filistinlilerin saldırı dalgasına sahne olmasının ardından İsrailli vekillere ziyaret yasağı anlaşması yapılmıştı. Geçen 3 yılda sadece birkaç vekil bölgeye az sayıda ziyaret düzenledi.
RAMAZAN ZİYARETLERİNE ATIF
2000 YILLIK SÜLEYMAN TAPINAĞI MESELESİ
Tevrat'a göre, Kudüs'teki ilk Yahudi tapınağı olan Süleyman Tapınağı'nın yıkılmasıyla ilgili Yahudilerin 2000 küsur yıldır tuttuğu 3 haftalık yas döneminin 1 Temmuz'da başlayacağını hatırlatan Glick, bunun anlam ve önemi vesilesiyle ziyaretlerin başlamasını savundu.
Ardından gelen Netanyahu'nun izin kararını 'önemli' diye niteleyen Yahudi Evi vekili Shuli Moalem-Refaeli ''Ama hala Yahudilerin en kutsal mekanında Yahudi vekillere ayrımcılığı devam ettiriyor'' değerlendirmesini yaptı.
Kendisi ve Glick Tapınak Dağı'na çıktıklarında hiçbir olayla karşılaşmadıklarını anlatan Moalem-Refaeli ''Dağ'a Yahudi ayağı basmamasını isteyen Arap tahrik aygıtının iddiasının aksine İsrailli vekillerin ziyareti güvenlik riski taşımamaktadır ve Filistinlilerin tepkisini çekmemektedir. İsrail'deki her Yahudi gibi Knesset üyelerininde hiçbir sınırlamayla karşılaşmaksızın Tapınak Dağı'na çıkmalarına izin vermesini Başbakan'dan talep ediyoruz'' dedi.
'ŞİDDET İSTİYOR Kİ, YOLSUZLUK SORUŞTURMALARI UNUTULSUN'
Arapların Ortak Liste milletvekili Hanin Zuabi ise El Aksa'nın Müslümanların kutsalı olduğunu, Yahudilerin oraya ait olmadığını savundu. Zuabi ''Netanyahu hakkındaki yolsuzluk soruşturmalarından kaçmak için şiddet çıkmasını çıkıyor. Bu verdiği karar hem aptalca hem de etik değil, ama sürpriz de olmadı'' diye konuştu.
Netanyahu'nun yasağı kaldırma kararı, geçen hafta 'Harem üş-Şerif'in koruyucusu' konumundaki Ürdün Kralı Abdullah'la görüşmesinin ardından geldi.