Adana'ya giderken uçaktaki gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu da Bahçeli'nin ciddiye alınmadığını belirterek şunları söyledi:
"MHP, biraz AKP’nin dominant gücü karşısında gölgede kaldı. Bir çıkış arıyor. ‘Af söyleminde bulunursam acaba hapishanedekiler ve yakınları bana oy verir mi?’ Bütün arayışı bu. Buna da hem Binali Yıldırım hem Erdoğan karşı çıktı. Baştan çatlayan bir ittifak.
İstediği kadar sert çıkışı olsun. Ayrılsın o zaman oradan. Bahçeli’nin telaşı, ‘Meclis’te grup kuracak mıyım kuramayacak mıyım?’ Partisinin köklü bir geleneği, demokrasiye bağlılığı vardır, MHP’nin. Bu köklü geleneği bir partiye teslim etmek gibi bir rolü üstlenmiştir. En büyük tepki de kendi partisinin içinden gelmiştir. Ben MHP’ye oy veren vatandaşlar açısından üzülüyorum; yoksa Bahçeli açısından değil."
Kılıçdaroğlu, Kandil'e olası bir operasyon için de şunları söyledi:
"Teröre karşıyız. Kandil’e gidilecekse gidilsin. Daha önce de zaten Türk Hava Kuvvetleri bombalıyordu. Engel olan yok ki. Yeter ki terörü bitirme konusunda attıkları her adım sonuç versin. "
'NARİSTLER YALAN SÖYLEDİKLERİNE İNANMAZLAR'
Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet'ten Ayşe Sayın'ın "Erdoğan, seçim bildirgesinde ‘OHAL’in devam edeceği’ni vaadetiyor, ama sonra ‘OHAL kaldırılabilir’ dedi" sorusuna da şu yanıtı verdi:
"Narsist söylem. Çünkü narsistler yalan söylediklerine inanmazlar. Seçim bildirgesinde onu yazar ama ertesi gün tamamen başka bir şey söyleyebilir. Belki seçim bildirgesini hiç okumamıştır. Seçim bildirgesinin özeti kendisine sunulmuş olabilir. Çünkü kitap okurken özet sunuyorlar, kitap okuyamıyorum diyor."
