Avusturya 7 camiyi kapatıyor, 60 kadar imam sınır dışı edilebilir

Başbakan Kurz, koalisyonun küçük ortağı aşırı sağcı Özgürlük Partisi lideri ve Başbakan Yardımcısı Heinz-Christian Strache, Avrupa Birliği (AB) Bakanı Gernot Blümel ve İçişleri Bakanı Herbert Kickl ile düzenlediği basın toplantısında, 'Siyasal İslam ile mücadele kapsamında' alınan kararları açıkladı.

Başbakan Kurz, Kültür Dairesi ve İçişleri Bakanlığı tarafından yürütülen kimi cami ve derneklere yönelik soruşturmanın sonuçlandığını, bu kapsamda 7 caminin faaliyetlerinin yasaklandığını, aynı zamanda çok sayıda imamın yurt dışından finanse edildikleri gerekçesiyle sınır dışı edileceğini söyledi.

'PARALEL TOPLUMLARIN, SİYASİ İSLAM'IN VE RADİKALLEŞMENİN ÜLKEMİZDE YERİ YOK'

İktidardaki sağcı Avusturya Halk Partisi'nin lideri Kurz "Paralel toplumların, siyasi İslam'ın ve radikalleşmenin ülkemizde yeri yok" dedi.

'BU SADECE BAŞLANGIÇ'

Aşırı sağcı Özgürlük Partisi lideri ve Başbakan Yardımcısı Heinz-Christian Strache ise açıklamasında "Bu sadece başlangıç" ifadelerini kullandı.

6 CAMİ ARAP KÜLTÜR DERNEĞİ'NE, BİRİ İSE TÜRKLERE AİT

Kültür Dairesinin bağlı olduğu AB Bakanı Blümel ise faaliyetleri sonlandırılma kararı alınan camilerden 6'sının selefi dünya görüşüne sahip Arap Kültür Derneğine ait olduğunu, bu camilerde aşırıcı düşüncelerin yayıldığını ileri sürerek, kapatma kararı aldıklarını kaydetti.

Blümel ayrıca Türklere ait bir caminin Türk milliyetçiliğini yaydığı, caminin ülkede Müslümanları resmen temsil eden Avusturya İslam Cemaati'nden izinsiz olarak faaliyet göstermesi nedeniyle kapatıldığını savundu.

Nisan ayında söz konusu Türk camisinde Çanakkale Savaşı'nın canlandırıldığı etkinlikte çocukların asker ve şehit rolünde oynatılmasına Kurz sert tepki tepki göstermişti.

İçişleri Bakanı Herber Kickl de 2015'te çıkartılan 'İslam Yasası'nın Avusturya'da görev yapan imamların yurt dışından maaş almalarını yasakladığını, yurt dışından imamlara yönelik finansmanın yasa dışı olduğunu, bu durumun göçmen yasasıyla uyuşmadığını belirterek, yurt dışından maaş alan imamların oturum izinlerinin iptal edileceğini, oturum vizesini uzatmak için başvuruda bulunmuş kişilerin başvurularının reddedileceğini söyledi.

Kickl, çoğu Türk Diyanet Bakanlığı'na bağlı  Avusturya Türk İslam Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Birliği (ATİB) bünyesinde görev yapan yaklaşık 60 imamın yurt dışından finanse edildikleri gerekçesiyle oturum izinlerinin iptal edilmesi için sürecin başlatıldığını aktardı.

Deutsche Welle Türkçe'nin haberine göre ise Kickl ülkede bulunan 260 imamın 60'ının ilgili merciler tarafından araştırıldığını, bunlardan 40'ının ülke haricindeki kaynaklardan para alıp almadıkları konusunda soruşturulduğunu açıkladı.

Toplamda 150 kişinin oturum izinlerini kaybetme riskiyle karşı karşıya olduğunu söyleyen Kickl oturum izinlerini uzatma başvurusunda bulunmuş 11 imamın 2'sinin vizelerinin iptal edildiğini belirtti.

Kickl geri kalan 9 imama ilişkin sürecin sürdüğünü söyledi.

KALIN'DAN AVUSTURYA'YA TEPKİ: İSLAM KARŞITI, IRKÇI VE AYRIMCI POPÜLİST DALGA

Avusturya'nın cami kapatma kararına tepki gösteren Cumhurbaşkanı Sözcüsü İbrahim Kalın, "Avusturya hükümetinin ideolojik tutumu evrensel hukuk normlarına, toplumsal uyum politikalarına, azınlık hukukuna ve bir arada yaşama ahlakına aykırıdır" ifadelerini kullandı.

​Twitter hesabından açıklama yapan Kalın "Avusturya'nın sudan bahanelerle 7 camiyi kapatması ve imamları sınır dışı etmesi, bu ülkedeki İslam karşıtı ırkçı ve ayrımcı popülist dalganın sonuçlarından biridir. Amaç, Müslüman toplulukları ötekileştirerek siyasi kazanım elde etmektir. Avusturya hükümetinin ideolojik tutumu evrensel hukuk normlarına, toplumsal uyum politikalarına, azınlık hukukuna ve bir arada yaşama ahlakına aykırıdır. İslam karşıtlığının ve ırkçılığın bu şekilde normalleştirilmesi ve sıradanlaştırılması kesin olarak reddedilmelidir" ifadelerini kullandı.

​8.8 milyon nüfuslu Avusturya'da çoğu Türkiye kökenli yaklaşık 600.000 Müslüman göçmen yaşıyor.

İTALYA'DAN AVUSTURYA'NIN KARARINA DESTEK

İtalya'da geçen hafta kurulan ve hafta başında da parlamentodan güvenoyu alarak resmen göreve başlayan popülist hükümetin aşırı sağcı İçişleri Bakanı Matteo Salvini, bu konuda Avusturya yönetimi ile bir ortak eylem planını görüşmek istediğini söyledi.

Avusturya'daki cami kapama ve imamları sınır dışı etme kararıyla ilgili bir haberi Twitter'da paylaşan Salvini,  "İnanç özgürlüğüne inanıyorum ama radikal dinciliğe inanmıyorum. İnancını, bir ülkenin güvenliğini riske atacak şekilde kullananlar uzaklaştırılmalıdır" diye yazdı.

​İtalya'da 4 Mart'ta yapılan genel seçimler öncesindeki seçim kampanyası döneminde Salvini, iktidara gelmeleri halinde 'yasa dışı camileri kapama' sözü vermişti.

Salvini, "Yasa dışı camileri kapatacağız. Bu camileri kimin finanse ettiğini, arkasında kimin olduğunu, paranın nereden geldiğini, kimin ne vaaz verdiğini bilmek istiyorum" demişti.

Salvini geçmişte sıklıkla Avrupa'nın 'İslamlaşması' ve 'işgali' tehditlerinden de söz etmişti.

İtalya'da 2016'da yapılan bir araştırmaya göre ise nüfusun yüzde 4.8'ini Müslümanlar oluşturuyor. Bunların büyük kısmı Fas ve Arnavutluk asıllı.

LE PEN: AVUSTURYA DURUMA EL KOYDU

Avusturya'nın kararına ​Fransa'da da aşırı sağcı Ulusal Birlik'in lideri Marine Le Pen'den destek geldi.

Le Pen Twitter hesabından yaptığı açıklamada "Avusturya duruma el koydu, 'istenince yapılabileceğini' gösteriyor" dedi.