TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik başta olmak üzere aralarında Murat Özyeğin, Ümit Boyner, Rahmi Koç, Levent Çakıroğlu, Bülent Eczacıbaşı, Muharrem Yılmaz gibi isimlerin bulunduğu TÜSİAD üyeleri ile bir araya gelen Kılıçdaroğlu, iş dünyası temsilcileri ile görüş alışverişinde bulundu.
Basına kapalı gerçekleşen toplantının ardından TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, Kılıçdaroğlu'na davetlerini kırmadığı için teşekkür ederek, "TÜSİAD'ın bir dönemdir geleneği gibi olan, seçim öncesi gerek siyasi liderlerimizi gerek şu döneme özgü olarak Cumhurbaşkanı adaylarını ağırlama, üyelerimizle istişare yapma konusunda yapmış olduğumuz toplantının ilk setini Kılıçdaroğlu ile başlattık" dedi.
'GÖRÜŞLERİNE İHTİYAÇ DUYUYORDUK'
Bilecik, şunları kaydetti:
"TÜSİAD'ın bu meselelere bakarken 25 Haziran itibarıyla programlarının ne olduğu, bu programlar dahilinde ne gibi çözümler ortaya koyacak, nasıl bir ekonomi modeliyle bundan sonraki dönemi görüyorlar… Bu konularda çok keyifli bir istişare oldu.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ekonomi politikaları başta olmak üzere programları konusunda bilgi vermek ve TÜSİAD üyeleri ile görüş alışverişinde bulunmak üzere TÜSİAD'ı ziyaret etti. pic.twitter.com/O1Vwwa6vSF
— TÜSİAD (@TUSIAD) 5 Haziran 2018
Geleceği konuşmanın iş dünyası için önemine işaret eden Bilecik, "4. Sanayi Devrimi'nden tutun, dünya ekonomisi içerisinde Türkiye'nin nasıl göründüğü tarafımızdan görüşlerine ihtiyaç duyduğumuz noktalardı" diye konuştu.
'TÜRKİYE'NİN BÜYÜK BİR DÖNÜŞÜME İHTİYACI VAR'
Görüşme kapsamında ekonomi, dış politika, eğitim başta olmak üzere hayatın her alanı ile ilgili TÜSİAD üyelerinden çok değişik sorular geldiğini bildiren Kılıçdaroğlu da kendilerinin de samimiyetle o soruları yanıtladıklarını aktardı.
Kılıçdaroğlu, sorunları nasıl çözeceklerini, sorunları çözmek için hangi çabaları gösterdiklerini ve nasıl çalıştıklarını iş dünyasına anlatma fırsatı bulduklarına işaret ederek, şunları kaydetti:
Demokrasi çıtasını yükseltmeye, katma değeri yüksek ürün üretmeye, eğitim sistemini çağdaş normlara uydurmaya, dış politikada bütün kesimleri kucaklayan barışçıl politika üretmeye, Ortadoğu'da temel aktör olmaya ihtiyacı var. Bütün bu sorunlar bir şekilde masaya geldi ve güzel sorular soruldu iş dünyası tarafından. İş dünyası sadece kendi alanında değil, hem dünyayı hem Türkiye'yi yakından izleyen, sorunları yakından gözleyen, çözüm üretme konusunda da bir şekli ile kendi düşüncelerini aktaran dinamik bir yapı. Bu da Türkiye'nin geleceği açısından son derece önemli."