‘MÜLKİYET BELGESİ VEREN YASA DEĞİL'
"Yasanın veya ilgili kararnamenin nasıl çıktığı konusunu özetlemek gerekirse: Bir kararname şeklinde çıktı. Vergi ve bazı alacakların yapılandırması içinden çıktı. İstanbul'un diğer bölgelerini de yakından ilgilendiriyor. Kararname ile söylenmek isteneni anlamaya çalışıyoruz. Bugüne kadar çıkan kararnamelerde hep sıkıntılar oluştu. Sonrasında yapılacak çalışmalarla mevcut sorunlar giderilmeye çalışıldı hep. Burada ruhsatsız yapıların kayıt altına alınması ve bununla birlikte gelir oluşturulması hedefleniyor. İmar barışı adıyla anlatılan bu yapılanma doğrudan bir tapu veya mülkiyet belgesi veren bir yasa değil kesinlikle. Yapı kayıt belgesiyle elektrik, su, doğal gaz izinleri veriliyor. Tahsil edilemeyen para cezaları iptal ediliyor. Yıkım kararı ortadan kaldırılıyor. Sarıyer'de zaten bu tipteki yerler altyapıdan faydalandığı ve yıkım kararı olmadığı için böylesi bir kanuna gerek yoktu.
Bir Esenyurt bölgesi var mesela. Ruhsatlı başlamış ancak ruhsata aykırı dikilmiş bazı binaların affı için getirildi bu kanun aslında. Sarıyer'de bu konumda birkaç tane var. Maslak'ta geçtiğimiz günlerde İstanbul'un en yüksek binası yıkıldı. Eğer bu bina yıkılmasaydı içindeki kaçak unsurlar bugün bu aftan yararlanmış olacaktı. Ama tekrar etmek gerekiyor: Bugün yapılan eylemin içinde kesinlikle tapu yok, yapı kaydı var sadece.
Bizim özellikle Rumelihisarı'ndan başlayan ve Sarıyer'in tamamını kapsayan alanlarda gecekondu bölgeleri var. Buralarda binaların yasal boyutta olmamasından her seçim döneminde ortaya çıkan tapu ve mülkiyet meselesi aynen devam etmekte. Bu bir tapu tahsis belgesinin tapuya dönüşmesi durumu değil. Turgut Özal'ın başbakanlık döneminden başlayan günlerden bugüne bunların tapuya dönüştürülmesi konusunda meclis çalışmaları var ancak bugüne kadar buna herhangi bir çözüm getirilmedi. Yeni yasayla çözüm beklenirken gördük ki çözüm yine yok. Bununla bir şeyin çözülemeyeceği çok ortada.
Kaçak projeler bu çıkan kararlarla yasallaşıyor. Kaçak katlar kat mülkiyetiyle satılabilir alanlara dönüşecek. Bu binaları yaparken imar suçu işleyenler böylece suç işlemekten kurtuldu olacak. Seçimin hemen öncesine bunun denk getirilmesi doğru değil. Bizim Sarıyer'de bekleyen bu sorun 40 yılı aşkın zamanı kapsıyor. Onlara bir çözüm gelmiyor ama yüksek katlı binalara çözüm geliyor. Gördüğünüz plazalardaki imar durumlarına göre belli bir yükseklik verilmiş ancak onun dışına çıkmış durumlar bundan faydalanıyor. Tapu kelimesi hiç yok satış var ama nasıl yapılacağı belli değil.