Su-57 uçağının ve Armata tankının babaları: Tek numune biçiminde üretilen prototip silahları

K-162 nükleer denizaltı. Sovyetler Birliği’nin 1969’da hizmete aldığı Ançar K-162 nükleer denizaltının hız rekoru halen kırılmış değil. Denizaltı, su altında 44 knot, yani saatte 82 km hız geliştirebiliyor. Ama bu hızın yol açtığı son derece büyük gürültü, K-162’yı denizaltının başlıca silahı olan gizlilikten mahrum bırakıyordu. Sonuç olarak Sovyet Donanması, Ançar’dan vazgeçti. Bu projenin tek örneği yaklaşık 20 yıl hizmet ettikten sonra imha edildi. Ancak elde edilen deneyim, seyir füzeleriyle donatılan diğer denizaltıların tasarımında işe yaradı.

Kara Kartal tankı. 1990’lı yıllarda geliştirilen 640 Kara Kartal tankı da seri üretime giremeyen projelerden biri. Bazı iddialara göre Rusya Savunma Bakanlığı, bu tankın konsept olarak elindeki T-72 ve T-80’den farksız olduğuna karar verdi. Yine de projede hayata geçirilen bazı teknik çözümler Rusya’nın son nesil Armata T-14 tankında cisimleşti.

Lun sınıfı ekranoplanı. Sovyetler Birliği ordu komutanlığı soğuk savaş yıllarında aktif bir biçimde ABD uçak gemilerine karşı etkin mücadele yollarını arıyordu. Masaya yatırılan sıra dışı çözümlerden biri de bir nevi gemi ve uçağın karışımı olan Lun sınıfı saldırı ekranoplanıydı. Etkileyici siluete ve olağanüstü boyutlara sahip bu araç deniz üzerinde saatte 500 kilometreye varan hız geliştirebiliyordu. Prototipi, 16 Temmuz 1986 tarihinde suya indirildi. Düşman filosuna aniden yaklaşabilen ekranoplanın sahip olduğu mühimmatın yarısı bile bir uçak gemisini batırmaya yeterliydi. Ancak Sovyetler Birliği’nin o dönemde artık bu tür silahlara parası yoktu. Efsanevi Lun tek numune şeklinde kaldı.

MiG-105.11. Soğuk savaş yıllarında, ABD ve Sovyetler Birliği, gelecekte yörünge bombardımanı olarak kullanılması planlanan uzay uçakları projeleri üzerinde çalışıyordu. Amerikan tasarımcılar X-20 Dyna Soar, Sovyet mevkidaşları ise MiG-105.11’i üretti. Saatte 800 km hız geliştirebilen bu uçağın prototipi 3.5 ton ağırlıktaydı ve tek pilot tarafından yönetiliyordu. Proje, son derece büyük maliyeti sebebiyle ilerleyen yıllarda kapatıldı.

Berkut Su-47 avcı uçağı. İlk kez 25 Eylül 1997 tarihinde havalanan Su-47 savaş uçağının prototipi, dünyanın en sıra dışı uçaklarından biri olarak gösteriliyor. Uçağın ayırt edici özelliği ileri ok açılı kanadı. Ancak böyle bir kanadın yeterli sertlikte üretilebilmesi için temelinde karbon plastiğin bulunduğu çok pahalı kompozit malzemelerine ihtiyaç var. Para sadece prototipe yetiyordu. Buna rağmen 2006-2007 yıllarında uçak, daha sonra Su-57 adını T-50 savaş uçağını geliştirme programında kullanıldı.