Fincanlar hayata geçirilirken iki farklı boyda üç çeşit aroma ile beraber hayata geçirilmiş. Ürünlerin tasarımı ve bunu üretecek makineler bizzat Tümkaya ve birlikte çalıştığı endüstri mühendisi tarafından hayata geçirilmiş. Bu konuda ciddi bir teknoloji çalışmasının ardından dünya çapında ses getirecek bir sistem hayata geçirilmiş.
Ancak her girişimcinin yaşadığı en büyük sorunlardan biri olan tanıtım Çıtır Fincan girişimini de çok zorlamış. Makine parkı kurulup ev ortamında üretim başladıktan sonra bunu dünyaya tanıtmak isteyen Tümkaya, elindeki tüm imkanları seferber edip devletten hiçbir destek almadan Ortadoğu'da konuyla ilgili fuarlara gitmiş. Buralarda neredeyse son kurşununu atsa da yine bu bölgeden müşteri bulmayı başarmış.
'KAR EDEBİLMİŞ OLSAK ZATEN DESTEK İSTEMEYE İHTİYACIMIZ OLMAZ'
Girişimi için hiç yatırımcı almamış. Bunun sebebi yatırımcının girişimi büyütmesi için değil, çok az para vererek onun bütün emeğini almak için kendisine gelen yatırımcılar olmuş. Fuarlara gittikten sonra yatırımcıya çok da fazla ihtiyacı kalmamış. Fuarlara gittikten sonra Almanya, Ürdün ve İran'dan müşterileri olmuş. Burada en çok zorlandığı yer ise yiyecek içecek sektörü olduğu için bunlara gerek Türkiye'den gerekse yurt dışından uygun belgeleri alabilmek olmuş. Sonuçta yurt dışından Helal Sertifikası alınmasıyla tüm sorunlar halledilmiş.
Tümkaya son kertede, makinelerin patentini almaya çalışıyor. Devletten yardım ve destek konusunda çok büyük beklentilere sahip değil. Ancak devletin özellikle makineler için verdiği desteğin kendileri için çok da yararlı olmadığını dile getiriyor: "Destek alabilmek için geçtiğimiz sene için yüz binlerce TL karda olmamızı bekliyorlar. Biz bu kadar kar edebilmiş olsak zaten destek istemeye ihtiyacımız olmazdı. Tanıtım ve bu gibi desteklerin daha farklı yollarla verilmiş olmasını isterdik."