HDP’li Beştaş: Partiler iktidarın çizdiği sınırlarda siyaset yapıyor

CHP'nin açıkladığı ittifakın içinde HDP'nin bulunmaması farklı tartışmaların başlamasına yol açtı. HDP Adana Milletvekili Meral Danış Beştaş, Seyr-i Sabah programında yaptığı açıklamalarda HDP'nin denklem dışında bırakılarak çözüm sürecinin hallolmasının mümkün olmadığını dile getirirken partileri iktidarın çizdiği sınırlar dahilinde siyaset yapmakla eleştirdi. Beştaş, partinin kritik yüzde 10 barajında bulunduğunu, diğer partiler bir çalışırken kendilerinin 10 çalışacaklarını ve bu sorunun üstesinden geleceklerini vurguladı:

'DİĞER PARTİLERLE ARAMIZDA KIRGINLIK YOK'

"Baştan beri ittifak yapmak isteyen partiler CHP, İYİ Parti, DP ve SP bizi dışarıda bırakmak üzere bir araya gelmişlerdi. Bizim bu anlamda onlara müdahale etme ısrarımız olmadı. Karşı tarafın HDP'ye ikinci bir baraj kurduğunu söyleyebilirim. Kimseyle aramızda kırgınlık yok. Bizim pozisyonumuzu söylemek lazım. Sonuçta şu anda bu ülkenin üçüncü partisiyiz ve ana muhalefet rolünü oynayacağız. Biz iki parti arasında oluşan iklimin değişmemesi için muazzam bir çaba içinde olduk. Geçen seçimde herkes ‘hayır'ını alsın gelsin demiştik. Bugün de aynı noktadayız. Bu ülkede siyaseti Erdoğan dizayn etmeye devam ediyor. Bugün onun söylediklerinin hala CHP için ne kadar belirleyici olduğunu görmeye devam ediyoruz. İktidarın çizdiği sınırlarda siyaset yapılıyor.

Herkesin aynı nakaratla savaş dediği bir ortamda barış diyoruz. Biz savaşa karşı olduğunu ölümlerin kutsanmaması gerektiğini söylüyoruz. Ama bunlar bilinçli bir propagandayla halka sunuluyor. Bize yönelik davaların tümü ifade özgürlüğü davalarıdır. CHP; AKP gibi, onun çizgisinde siyaset yapıyor derken bunu kastediyorum.

Şu anda yaygın medyada oluşturulan propaganda karşısında halk alternatifi duyamıyor. Bizim bu konuyu kabul etmemiz mümkün değil.

Biz çözüm sürecinde iktidarda olan partiyle görüştük. CHP iktidarda olsa yine görüşürüz. Bu ülkede çözümü sağlayacak mekanizmaların oluşturulmasından konuşmaktan yanayız. O zamanlar CHP ile görüşmeler yaptık. Ancak CHP oluşturulan komisyona üye göndermedi. 100 yıllık sorun çözülecekse bu konuşulmalı. Bu ülkede 80 milyonun oyuna talip bir partiyiz. Kürt meselesi çözülmeden ülke demokratikleşemez. Ülke demokratikleşmeden Kürt sorunu çözülemez. Bunun silahla çözülemediği kanıtlandı.

‘KÜRT MESELESİNİ KADIN YA DA EMEKÇİLERDEN AYRI DÜŞÜNMEDİK'

Biz Kürt meselesinin çözümünü Türkiye'deki kadın ve demokrasi meselesinden emekçi meselesinden ayırmadık. Dolmabahçe mutabakatına bakarsak tek Kürt kelimesi dahi geçmiyor. Ana problemlerin başlıkları orada yer almış. Biz AKP ile ittifak yapmadık çözüme yöneldik. Yanlış olan çözüm süreci değildi. Yanlış olan eski politikaya dönülmesidir. Biz kandırılma üzerinden meseleye bakmıyoruz. İnsanların yaşamı ve özgürlüğü temelinde yaklaşıyoruz.

Bütün dezavantajlı duruma rağmen seçim konusunda cesareti taşıyan ve bunu büyüten bir parti olarak yolumuza devam ediyoruz. Bu sürecin bizsiz olmayacağını söyleyeyim. İki ittifak da bizi denkleme almadan çözüm getiremez. HDP'nin giremediği bir parlamento AKP'nin çoğunluğu alacağı bir yapı olacak. Bu şekilde Türkiye'nin geleceği karartılıyor. Biz olmazsak AKP-MHP koalisyonu daha çok hırçınlaşacak. Adayımızı yarın açıklıyoruz ve kararlılıkla yola devam edeceğiz."