Komisyonun raporu hakkında bir basın toplantısı düzenleyen Çelik'in açıklamalarından satırbaşları şöyle:
- Dün Fransa Cumhurbaşkanı bir konuşma yaptı. Konuşmada daha çok Avrupa vurgusu vardı… Biz tabii ki Balkan ülkelerine genişleme perspektifi verilmesine destek veriyoruz.
Rapor yakınlaşmayı teşvik etmekten uzaktır. Fasıllar ülkenin kriterleri hayata geçirmesine bağlı olmalı. Fasılların açılmaması demek 18 Mart anlaşmasına bağlı kalmamak demektir.
Komisyona bir mektup yazmayı düşünüyorum. Fiili durumun altını çizmek başka bir şeydir, açılmayacak diye taahhütte bulunmaları ayrı bir şeydir. Türkiye'nin aday ülke olma perspektifi bir kenara bırakılıp komşuluk perspektifi kabul edilemez.
Türkiye'nin aday olma konusu bir tarafa bırakılamaz. Adil ve ilkeli bir yaklaşım yok. Türkiye'yi evrensel değerlerden uzaklaşmakla itham ediyor. AB değerlerinden uzaklaşma sözü siyasi bir yaklaşımdır.
Raporda Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile ilgili değerlendirmeler var. Yeterli denetleme mekanizması içermediği eleştirisi, halkın iradesine saygı duyulmadığı anlamına geliyor.
#CANLI "Biz her şeyi mükemmel yapıyoruz demiyoruz. Kimse mükemmel değil" ➤ https://t.co/0upNjL4xrJ https://t.co/ho0w0GQs22
— CNN Türk (@cnnturk) 18 Nisan 2018
Kıbrıs konusunda ise ilkesizlik devam ediyor. Koskoca AB, Güney Kıbrıs'ın esiri olmuş durumdadır. Mahalle dayanışması dediğim, AB'nin kendi değerleriyle çelişen bir tutumdur.
Kuşkusuz bu rapor da, diğer raporlar da doğası gereği eleştireldir. Biz bu eleştirileri fırsat kabul ediyoruz. Beraber çalışmaya odaklı bir eleştiri belgesi hazırlanmışsa, birileri bizim için çalışmış, belli noktaları tespit etmiş deriz, ancak burada geleceğe dair olumlu bir eleştiri görmüyoruz. 'Biz her şeyi mükemmel yapıyoruz' demiyoruz. Kimse mükemmel değil.
Göç konusunda Türkiye'nin yaptıklarını olağanüstü olarak değerlendiriyorlar. Türkiye göçmenlere ev sahipliği yaparak Avrupa'nın onurunu kurtarmıştır. Türkiye bunu yaparak Avrupa demokrasilerini de kurtarmıştır.
Türkiye'de FETÖ'cü terör örgütü, yargıyı ele geçirmek üzereyken, hala bu eleştirileri sürdürüyorlar. Peki Türkiye'ye hangi ortak çalışma önerisinde bulunmuşlar? AB, FETÖ tehdidini anlamaktan uzak.
Terör propagandası varsa, teröre destek varsa demokrasi yoktur. PKK'nın terör örgütü olduğunun altının çizilmesini olumlu buluyoruz, ancak yaptırımda bulunulmamasını olumlu bulmuyoruz. PKK saldırılarına karşı dayanışma görmüyoruz. FETÖ'den masum bir Gülen hareketi diye bahsedilmesiyle tam olarak anlaşıldığını görmüyoruz, kınıyoruz. Türkiye'nin karşı karşıya olduğu terör tehdidini anlamaktan uzaklar.
Avrupa Birliği, siyasi ve insani açıdan doğru yerde durmuyor. Türkiye'nin karşı karşıya olduğu terör tehdidini anlamıyorlar. Zeytin Dalı Harekatı'yla ilgili gerçeklerle uyuşmayan yorumlar var.
Çelik, gazetecilerin sorularına da şu yanıtları verdi:
(OHAL kalkmalı mı?) FETÖ tehdidi devam ediyor. TSK komutanlarından bir tanesinin yakın koruması kripto çıktı. Hükümetin değerlendirmesi OHAL'e ihtiyaç olduğudur. Hukuksuz bir iş yapmıyoruz. AİHS'in verdiği hakkı kullanıyoruz.