Şekilleriyle şaşırtan uzaydaki gök cisimleri

NASA’nın Hubble ve Spitzer uzay teleskopları aracılığıyla çekilen Dünya’dan 23 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan ve değerli yumurtasını koruyan bir penguene benzeyen iki etkileşen galaksinin görüntüsü.

Astronomlar, NASA’nın Spitzer uzay teleskobunu kullanarak yaptıkları gözlemde, tıpkı dikkatle bakan bir göze benzeyen spiral bir galaksinin görüntülerini elde etti. Görüntülerde göz gibi duranın, aslında Güneş’ten 100 milyon kat daha büyük dev bir kara delik, etrafındaki makyaj gibi duranların da yeni doğmuş yıldızlar olduğunu belirten Spitzer astronomları, NGC 1097 diye tanımlanan galaksinin 50 milyon ışıkyılı uzakta, Fornax takımyıldızında yer aldığını söyledi.

Adeta gökyüzünde süzülen bir kum saatini andıran bu muhteşem oluşumun bilinen ve sürekli kullanılan farklı birkaç ismi bulunmaktadır: Kelebek Bulutsusu ya da Böcek Bulutsusu gibi. Gökbiliminde kullanılan Yeni Genel Katalogda NGC 6302 adı ile yer alan bu oluşum, Evren’deki bilinen en ilginç ve karmaşık gezegenimsi bulutsulardan biri. NGC 6302, gökyüzünde Akrep Takımyıldızı içerisinde yer alır ve bizden yaklaşık 3.400 ışık yılı uzaklıkta. Bulutsunun üzerinde yapılan analizler, büyük miktarda karbon ve oksijen içerdiğini göstermektedir.

Ruh Bulutsusu, Kraliçe takımyıldızı yönünde yaklaşık olarak 7,500 ışık yılı uzaklıkta bulunan bir salma bulutsu.Bu cisim daha çok küme adıyla IC 1848 olarak bilinir. Bu kompleks, doğudaki komşusu olan ve görüntüsünün benzerliği nedeniyle Kalp Bulutsusu olarak adlandırılan IC1805 adlı bulutsu ile birlikte "Kalp ve Ruh" olarak anılır.

NASA'nın ölü yıldızlar ve karadelikleri bulmak için geliştirdiği Nükleer Spektroskopik Teleskop Dizisi'ni (NuSTAR) kullanan bilim adamları, "Tanrı'nın Eli" adı verilen bir görüntü elde etti.
Tanrı'nın Eli" adı verilen uzay cismi, aslında uzayın derinliklerindeki bir yıldızın patlamasından sonra çevresine yaydığı gaz ve toz bulutundan oluşuyor. PSR B1509-58 ya da B1509 adı verilen patlayan yıldız, saniyede 7 kez olmak üzere büyük bir hızla çevresinde dönmeye başlıyor. Yıldız, dönüşü sırasında çevresine minik parçacıklar fırlatıyor.

Büyük Köpek takımyıldızında konumlanan ve Dünya'dan tahmini olarak 145 milyon ışık yılı uzaklığında bulunan dev maske görünümlü NGC 2207 ve IC 2163 galaksi çifti.

NGC 3372 olarak da bilinen Karina Bulutsusu, çevresindeki açık yıldız kümesiyle birlikte büyük ve parlak bir bulutsu. Bulutsu, Karina takımyıldızı yönünde Dünya'dan yaklaşık olarak 6.500 ilâ 10.000 ışık yılı uzaklıkta bulunmaktadır.

Uzayda süzülen bir hayalete benzetilen bulutsu, Şili'de And Dağları üstünde yer alan dünyanın en güçlü telsiz teleskopu ALMA tarafından gözlemlendi. Astronomlar, Bumerang Nebulası'nın gerçek şeklini ve çok soğuk yapısını daha iyi anlayabilmek için ALMA'nın dev antenlerini Erboğa Takımyıldızı'na çevirdi. Bulutsuya 'hayaletimsi' görüntüyü veren gizemli sisin, görünebilen dalgaboyları gibi bir ışık yanılsaması olduğu düşünülüyor. Bumerang bulutsusu, yıldız çekirdeğinden çıkan gazdan oluşuyor. Bu gaz dışarı doğru saniyede 164 kilometre hızla hareket ediyor ve uzayda çok büyük bir hızla genişliyor. Çok düşük sıcaklığın nedeninin bu hızlı genişleme olduğu belirtiliyor.

Kocaman IC 417 ile küçücük NGC 1931'e doğru atılan yaratıcı bir bakış, insanın aklına evrensel boyutlarda bir örümcek ve sinek* sahnesi getirmektedir. Yaklaşık 10.000 ışıkyılı uzaklıkta yer alan bu çiftin iki üyesi de yıldızlararası bulutlar içerisinde oluşmuş genç açık yıldız kümelerinin birer temsilcisi olup, halen ışıldayan hidrojen gazının içerisine gömülü vaziyetteler.

2010 yılında Hubble teleskobu ile görüntülenmiş, yaklaşık 300 milyon ışık yılı uzaklıkta bulunan birbiriyle bağlantılı bu iki galaksi, şekli itibariyle Kainatın Gülü olarak da bilinir.

Andromeda takımyıldızındaki bu iki galaksi, dikkatli bakıldığında bir gül resmini oluşturduğu için Arp 273 ismiyle anılıyor.