Ankara 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Sincan Cezaevi yerleşkesindeki salonda görülen duruşmaya; Selahattin Demirtaş, avukatları, bazı HDP milletvekilleri ile bir kısım izleyici katıldı. Dünkü savunmasını, hakkında hazırlanan 31 fezlekeden 1, 3 ve 32 numaralı fezleke yönünden yaptığını belirten Demirtaş, bugün 3 ve 9 numaralı fezlekeler yönünden yapacağını ifade etti.
Demokratik özerklik konusunun 2007'de parlamentoya girdikten sonra ve eş genel başkanlığı yaptığı dönemde parti tüzüğünde yer aldığını söyleyen Demirtaş, "Partimizin tüzüğünde ve parti programında 'Demokratik Özerklik' olmuştur. Seçim dönemlerinde katıldığımız tüm programlarda, açıkça bunu savunmuş, seçmene bir idari model olarak sunmuşuzdur. Genel ve Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde açıkça seçmene vaadimiz, merkezi hükümetin yanında güçlü bir yerel yönetimler modeli olmuştur. Biz bunu söylerken, şiddetin alternatifini oluşturmaya çalıştık. Yaptığımız açıklamalarda bunun bir siyasi tartışma, siyasi fikir olduğunu söyledik. Hatta, 'Demokratik Özerklik'le ilgili yaptığımız çalışmaları 3 dilde kitap haline getirip parlamentoda 550 milletvekiline dağıttık. İktidar ve diğer partilerden birçok milletvekili bu kitabı inceleyip bize eleştirilerini sundu, önerilerde bulundu" diye konuştu.
'HENDEK VE BARİKAT OLAYI 2015'TE ÇIKMADI'
Fezlekelerde kendisi ve partisine yönelik yapılan suçlamaları kabul etmediğini ve bu suçlamaların haksız olduğunu dile getiren Demirtaş, şöyle devam etti:
'BU KADAR YAYGIN OLDUĞUNU BİLMİYORDUM'
'HENDEKLERİN KALDIRILMASINI İSTEDİK'
Aradan 15 gün geçtikten sonra partililerden olaylarla ilgili raporlar geldiğini belirten Demirtaş, şöyle devam etti:
'YAPTIĞIM KONUŞMALARI MEDYA VERMEDİ'
"Kusura bakmasınlar, hendek ve barikat var diye yıllardır savunduğum demokratik özerkliği savunmaktan vazgeçemezdim. Ama o dönem hendek ve barikata da karşı çıkmaya devam ettik. Bu ilçelerde yaptığımız konuşmaları ilginç bir şekilde merkez medya vermediği gibi, Kürt medyası da vermedi. Bütün o hendek olaylarını HDP'ye ve bana mal etmek için basın bu konuşmalarımızı vermedi. Sesimizi ilçe halkı dışında kimseye duyuramadık. Biz hendek ve barikat olayları kaldırılsın diye bir direniş başlattık. Bizim bu direnişimiz, iddianamede farklı yansıtılmış."
'MECLİS'İ BOMBALADIĞINA İNANIYORSUNUZ, SİVİL ÖLDÜRDÜKLERİNE İNANMIYORSUNUZ'