Rusya'nın İsrail tarafından gerçekleştiğini açıkladığı saldırı, Suriye hükümetinin, başkent Şam yakınlarındaki Duma'da kimyasal silahla saldırı düzenlemekle suçlanmasını takip etmesi itibarıyla dikkat çekici. Ancak İsrail'in Suriye'ye yönelik ilk başarısız saldırısı bu değil. Zira, Şubat ayında İsrail aynı askeri üsse saldırı gerçekleştirmiş ama İsrail'in F-16 tipi uçağı Suriye tarafından düşürülmüştü. Peki, Batı'nın Suriye hükümetini ‘kimyasal saldırı düzenlediği suçlamasıyla hedef aldığı bir dönemde gerçekleşen bu saldırıyı nasıl yorumlamak gerekir? Konuyu Sputnik'e Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş ve Emekli Hava Korgenerali Erdoğan Karakuş yorumladı.
Emekli Hava Korgenerali Karakuş "Esad'ın Doğu Guta'da kimyasal silah kullandığına dair haberlerle ilgili daha önce Suriye'de askeri ataşelik yapmış olan ABD'li bir yarbay ‘her şey iyi giderken neden Esad gaz atmış olsun, bu inandırıcı değil' diyor. Düşünün ABD'li bir yarbay bile konuyla ilgili bunu söylüyor. Karmaşa hedeflendiğinden kimsenin şüphesi yok" ifadelerini kullandı.
Karakuş, Halepçe Katliamı'nın üzerinden 30 yıl geçmesine rağmen katliamın sorumlularının bulunmadığına ve katliamdan sorumlu tutulan Saddam Hüseyin'in suçlu olduğunun hiç bir zaman kanıtlanmadığını hatırlatarak "Halepçe Katliamı'nda da sorumluları bulamayıp sonra da ‘Muhtemelen İran sorumludur' denildi. Bu yüzden bugünkü iddiaların bana göre inandırıcılığı yok. Her şey iyi giderken Suriye'nin böyle bir hamle yapmasının bir inandırıcılığı yok. Karmaşa yaratmak için İsrail elinden geleni yapıyor" dedi.
‘SALDIRI MÜKEMMELE YAKIN BİR HAVA SAVUNMA SİSTEMİYLE PÜSKÜRTÜLMÜŞ'
Dünyanın büyük bir güç mücadelesine sahne olduğunu söyleyen Karakuş "Irak'ı işgal ederken provokasyona başvuran Batı'nın bu tutumu yüzünden insanlık maalesef neredeyse hiçbir yerde kalmadı. Bugünkü medya gücünü kullanarak bazı şeyler gizleniyor, olmamış şeyler de olmuş gibi gösteriliyor. Birleşmiş Milletler'i de kapsayacak şekilde bir güç mücadelesi söz konusu. Bir tarafta Türkiye, Rusya, İran konusu var. Öteki tarafta da Batı, ABD ve İsrail bir kutup" diye konuştu.
İsrail uçaklarından fırlatılan 8 füzeden 5'inin Suriye'nin hava savunma sistemi tarafından vurulmasının ‘mükemmele yakın bir hava savunma sisteminin başarısı' olduğunu söyleyen Karakuş "Savunma sistemi mükemmel de olsa, atılan her füzeyi veya bombayı mutlak karşılayamaz. Ancak atılan 8 füzeden 5'ini engellemesi, mükemmele yakın bir hava savunma sistemine işaret ediyor" dedi.
Peki, İsrail böyle bir saldırıyı neden gerçekleştirdi? Sputnik'in bu sorusunun yanıtını ise Vatan Partisi Genel Başkan Yardımcısı Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş verdi. İsrail'in saldırının hedefi olan üssü daha önce de iki kez bombaladığının altını çizen Karataş "İsrail, Suriye'de Humus ve Palmira arasında yer alan ve İran'a ait insansız hava araçlarının bulunduğu T4 Hava Üssü'nü daha önce de iki kez bombalamıştı. İsrail ABD'yi başta İran'la olmak üzere savaşa sokmak için çaba sarf ediyor" dedi.
Karataş "İsrail, şimdiye kadar bu son saldırıyla birlikte İran'ın insansız hava araçlarının bulunduğu noktaya üçüncü kez saldırmış oldu. Burada can alıcı nokta, İsrail'in uzun yıllardır ABD'yi İran'a karşı savaşa sokma konusunda önemli girişimleri oldu. Neredeyse Soğuk Savaş'ın bitiminden, Birinci Körfez Harbi'nden bu yana süregelen girişimler silsilesinin bir parçası. Suudi Arabistan'ın da desteğiyle İsrail'in bütün gayesi bu. Ama ABD, Rusya, İran ve hatta Çin'in devreye girmesi ihtimali ve Türkiye'nin şu anki pozisyonunu göz önünde bulundurarak ihtiyatlı davranıyor. Dolayısıyla, bölgeye doğrudan savaşla değil PKK'yı, şunu bunu destekleyerek müdahil oluyor" dedi.
#İsrail, #Suriye'de #Humus ve #Palmira arasında yer alan ve #İran #İHA'larının bulunduğu #T4Airbase #T4HavaÜssü'nü daha önce de iki kez bombalamıştı. #İsrail her seferinde #ABD'yi başta #İran'la olmak üzere savaşa sokmak üzere yıllardır yoğun çaba göstermektedir. pic.twitter.com/jpL5yiOo5i
— Beyazıt Karataş (@BeyazitKaratas) April 9, 2018
‘SARİN GAZI KULLANILMIŞ OLSA ÇOCUK KUCAKLAYIP FOTOĞRAF ÇEKEMEZLERDİ'
Karataş, İsrail'in bu saldırısının amacının dünya kamuoyunun dikkatini Gazze'ye yönelik müdahalelerinden başka yöne çekmek ve Doğu Guta'da kimyasal silah kullanıldığına ilişkin provokasyonun desteklemek olduğuna işaret etti.
Doğu Guta'da kimyasal silah kullanıldığına yönelik iddiaları ‘komik' diye nitelendiren Karataş "Sarin gazı kullanıldığı iddia ediliyor ancak sarin gazı kullanılmadı. Zaten fotoğraflara baktığınızda, bunun bir senaryo olduğu da açık. Çünkü eğer iddia edildiği gibi sarin gazı kullanılmış olsaydı, ne baba o çocuğu kucağına alırdı; ne orada fotoğraf çeken kameramanlar olabilirdi. Dolayısıyla, bunun bir komedi olduğu ortada. Zaten aylardır, böyle bir provokasyonun olası olduğu da aylardır söyleniyordu" dedi.
ABD, İsrail ve Batı'nın klor gazını ‘kimyasal silah' olarak lanse etmeye çalıştığına işaret eden Karataş "Öyle bir şey yok. Klor gazı, kesinlikle ve kesinlikle kitle imha silahı değildir; toksik bir maddedir. Banyoda, tuvalette klor kullandığınızda baygınlık etkisi yaratabilir. Bir binadaki kişileri öldürebilmek için en az 50 ton klor dökmeniz lazım. Kısacası, kitle imha silahı olarak kullanılabilecek bir madde değildir. Kaldı ki bunu Amerika'nın CIA Direktörü bunu kendisi de itiraf etti. CIA Direktörü bile bir senatörün sorusu üzerine ‘Sarin gazı kitle imha silahıdır. Klor gazıysa kitle imha silahı değildir. Ancak biz kloru da kitle imha silahı olarak kabul ediyoruz' diyor. Kısacası, sarin gazı kullanılsa basit bir ameliyat maskesiyle orada öyle duramazlardı. Orada hiçbir canlı kalmazdı. Bu bir film stüdyosunda çekilmiş mizansen" dedi ve şöyle devam etti:
"Geçenlerde Skripal hadisesiyle ilgili Rusya'yı suçladılar. O iddia da yalan çıktı. Kısacası bunların (Batı'nın) sicili bozuk. Bu yalancılara kimse inanmıyor dünyada. Sade vatandaşın büyük bir bölümü bunun mizansen, palavra olduğunun farkında. Kaldı ki Esad'ın böyle bir durumda kimyasal silaha başvurmayacağını aklı çalışan herkes biliyor, anlıyor. Esad böyle bir gaz kullanmadığı gibi böyle bir gazı kullanmasının da bir amacı yok. (Esad) böyle bir gaz kullanarak kendi askerlerini zehirlemez. Çünkü sarin gazı öyle yerinde duran bir gaz değil. O civardaki askerleri de zehirler."