'BİRİNE BİR İŞ VERDİYSENİZ SONRASINA KARIŞMAZSINIZ'
"Kadınların tiyatro olayını ilk duyduğumda, haber sendikaya ulaştığında bir şey hissetmemeye çalıştım. Bunun doğru olmayacağını düşündüm. Doğruluğunu teyit etmeye çalıştım. Orada olup bitenleri öğrendikçe bunun bu devirde olmuş olmasından büyük hicap duydum. 100 yıl öncesinde bitmiş bir mevzuya böylesine bir geri dönüş olması kabul edilebilecek bir şey değil.
Olayın bir sürü rencide edici tarafı var: Bir kurumdan haydi gelin burada bir şey yapın diye talimat verilmesi. Sizden bir haber istemiştim, bir müzik parçası bestelemenizi istemiştim diyebilirsiniz. Sonra o kişinin işine karışmazsınız. Siz başka bir evin mutfağına gittiğinizde orada olan bitene karışır mısınız? Sonra alıp orasını burasını kesip parçalamak en başından tuhaf. Orada edep ötesi bir yaklaşım var sanatçıya karşı. Bu müdahaleye rıza gösterilmiş olması çok rahatsız edici. Bir karambol olduğunu düşündüğüm sırada kadın oyuncuların ağlayarak bu müdahaleye itiraz etmeme davranışları var. Bu olayların başlangıcındaki zihniyet çok ürkütücü.
Ne sanat, ne demokrasi, ne bu topraklar, ne de bu cumhuriyet bu muameleyi hak etmiyor. O kadar olamayacak gibi bir şeydi ki bu olayın doğrulanmasını bekledim. Sonrasında elinizi yanınca çekmeniz gibi bir tepkiyle imza kampanyası başlattık. Belki son zamanlarda iyice bilenmiş olduğumuz kadının kamusal alandan yok edilmeye çalışılması, artan kadın cinayetleri, çocuk gelin olayları, toplumsal olarak erkek dilinin giderek şiddetlenmesi ve onun tezahürleri o kadar dolu olduğumuz bir alan ki bu birden böyle bir imza metni çıktı. Bu topraklardaki kadınlar Afife Jale'den beri, ne sahnede ne iş yerlerinde erkeklere işimizi bırakacak bir durumumuz yok. Kazanılmış haklarımız konusunda geriye dönme niyetimiz yok.
İmza kampanyasının ardından herkes kuvvetli bir ses çıkarma ihtiyacı duydu. Bugün Kenter tiyatrosunda 100 kadın 100 replik etkinliği yapacağız. Her kadının bir sözü olacak. İzleyenlerin de kadınlı erkekli hep birlikteyiz diyeceği bir etkinlik olacak.
Galiba birbirimizden çok ayrı yaşıyoruz. Cumhurbaşkanıyla etkinliğe giden kadınlar diğer taraflarda olanı görmüyorlar diye düşünüyorum. Ben iyi niyetle bu tarafta olanların diğer tarafa yansıtılmadığını umuyorum. Cumhurbaşkanı'nın (Recep Tayyip Erdoğan) yaptığı buluşmalara kimlerin ne ölçülerle davet edildiğini bilmiyorum. Muhtemelen insanların dünya görüşleriyle uygun bakışı olanların buralara çağrıldığını düşünüyorum."