1999 yılında emeklilik yaşı kademeli olarak kadınlarda 58, erkeklerde 60’a yükseltilirken, çalışanların kıdem tazminatı konusunda mağduriyet yaşamaması için bir düzenleme yapıldı. 1475 sayılı eski İş Kanunu’nun kıdem tazminatıyla ilgili 14. maddesine 5. fıkra eklenerek yapılan düzenlemenin özü, yaş dışındaki emeklilik koşullarını yerine getiren işçilerin işten ayrılmaları durumunda kıdem tazminatı alabilmesini sağlamak.
Kıdem tazminatı alabilmek için aynı işverene bağlı işyerlerinde en az bir yıl çalışmak gerekiyor. Son işyerindeki çalışmalar için ödenen kıdem tazminatı, her hizmet yılı için en son 30 günlük brüt ücret üzerinden hesaplanıyor.
KİM HANGİ KOŞULDA KIDEM TAZMİNATI ALABİLİR?
Emekli olmadan kıdem tazminatı alma koşulları, işe ilk defa başlanan tarihe göre değişiyor. İşe giriş tarihine göre, koşullar şöyle:
- 8 Eylül 1999’dan önce işe girenler: 15 yıl sigorta, 3600 gün prim.
- 9 Eylül 1999-30 Nisan 2008 tarihleri arasında işe girenler: 25 yıl sigorta, 4500 gün prim.
- 1 Mayıs 2008’den sonra işe girenler: 25 yıl sigorta, 5400 gün prim.
- 9 Eylül 1999’dan sonra işe girenler: Sigortalılık süresi şartı aranmaksızın 7000 prim günü.
Aralık 2017 itibarıyla Toplam aktif sigortalı sayısı 22.2 milyon kişi.
SÜRE VE GÜN KOŞULLARINI AYNI STATÜDE DOLDURMA ŞARTI YOK
Mevcut uygulamada emekliliği ve işten çıkarılmayı beklemeden kıdem tazminatı hakkı için 15 yıl ve 3600 gün primi aynı sigorta statüsünde doldurma şartı bulunmuyor. Örneğin önceleri Emekli Sandığı kapsamında memur olarak çalışıp sonradan özel sektörde 4A statüsünde çalışmaya devam edenler ya da Bağ-Kur kapsamında esnafken sonradan özel sektörde işe girenler için sürenin dolup dolmadığı konusunda çalışma hayatının tamamına bakılıyor. Ancak son çalışılan işyerindeki sürenin tazminatı alınabiliyor. Memuriyette geçen önceki sürenin tazminatı içinse emekliliğin beklenmesi gerekiyor.
İş sözleşmesini feshedenlerin, belli süre önce karşı tarafa bildirimde bulunması gerekir. Bu süre 6 aydan az çalışanlarda 2 hafta, 6 aydan 1.5 yıla kadar çalışanlarda 4 hafta, 1.5 yıldan 3 yıla kadar çalışanlarda 6 hafta, 3 yıldan fazla çalışanlarda 8 hafta. Bildirim süresine uyulmaması durumunda o süre kadar haftalık ücretin karşı tarafa ihbar tazminatı olarak ödenmesi gerekiyor. Yasadaki bu sürelerden bağımsız olarak işçi ve işveren tarafından imzalanan iş sözleşmesinde daha fazla ihbar süreleri konulabiliyor.
Emekli olmadan kıdem tazminatı alarak işten ayrılanlar ihbar tazminatı alamazlar. Uygulamada, işverenler, sigortalılık süresi ve prim gün sayısını doldurarak kıdem tazminatı almak suretiyle ayrılan işçilerden genellikle ihbar tazminatı talep etmiyor.
SGK YAZIYI İKİ KEZ VERİYOR
Bununla birlikte, sürpriz bir ihbar tazminatı yükümlülüğüyle karşılaşmamak, en azından davalarla uğraşmamak için işverene önceden yazılı bildirimde bulunmak yararlı olur. 15 yıl sigorta, 3600 gün primle kıdem tazminatı alarak işten ayrıldıktan sonra başka bir işte çalışmaya başlayanlar, buradan da emekli olmadan, aynı gerekçeyle ayrılarak kıdem tazminatı alabilir. Bu durumda da yine SGK’dan yazı alınması gerekiyor. Yasada herhangi bir kısıtlama bulunmamakla beraber SGK sadece iki defa yazı verdiği için 15 yıl sigorta, 3600 günle en fazla iki defa kıdem tazminatı alınabilir.