AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 19 Eylül Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Giresun 6. Olağan İl Kongresi'nde konuşma yaptı.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
- Görevi devralırken 'Bir metal yorgunluğu var' dedim. Bu metal yorgunluğunu aşmamız lazım. Şimdi Afrin harekatıyla artık bir diriliş hamlesinin içerisine girdik. Bu yeniden dirilişe, özellikle buna 'diriliş muştusu' da diyebiliriz.
Hele hele ana muhalefetin başındaki zat (CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu) gibi her seferinde 'Yüzde 40 oy almazsam istifa ederim' demedik. Duydunuz mu bizden böyle bir şey? Peki seçimleri kaybettiği halde pişkince koltuğa yapışanlardan oldu mu bu adam? Hala oturuyor orada. Sen söyledin, biz söylemedik. Ama biz hep daha yükseğe çıkmak, hep daha ileriye gitmek için çaba harcadık. Bırakın oylarımızda düşüş olmasını, aynı oranları bile eksiklik, eksilik, noksanlık olarak değerlendirdik. Çünkü bizim nazarımızda oy oranımız yüzde 50 olsa bile, yerinde saymak asla büyük bir başarı değildir.
2019'da AK Parti'yi ve MHP ile yapmış olduğumuz cumhur ittifakını gelmiş geçmiş en yüksek oy oranları ile tanıştıracağız. Onun için MHP'li kardeşlerimizle el ele vererek, omuz omuza vererek dayanışma içerisinde inşallah 2019 seçimlerinde sandıkları patlatacak, ümmetin, milletin birliğini, beraberliğini zirveye taşıtacağız.
Oy oranımız yüzde 50 olsa bile yerinde saymak başarı değildir. AK Parti başkalarıyla değil kendi elde ettiği sonuçlarla yarışmıştır. Ülke düşmanlarına Osmanlı tokadı indirecek bir zafere koşmak istiyoruz.
Aşk olmadan hedef, ideal, vizyon olmadan siyaset de yapılamaz. Siyaset bir sevda işidir, muhabbet işidir. Kendini milletine adama, vakfetme işidir. Şunu hiçbir zaman unutmayın; biz AK Parti teşkilatı olarak büyüdükçe kibri artan değil, büyüdükçe tevazusu artan, toprağa daha da yaklaşan bir partiyiz. Teşkilatıma özellikle bunu söylüyorum. Biz Mevlana'nın diliyle 'Tevazuda toprak gibi olacağız.' Asla gurur, kibir bizde olmayacak. Gurur, kibir Rabb'ime aittir. Biz oyları yükseldikçe böbürlenen değil, sorumluluğu artan bir teşkilatız, bunu da böyle bileceğiz.
(2005 yılında Türk Lirası'ndan 6 sıfır atılması) Hatırlayın paramızda sıfırlar vardı değil mi? Tuvalete gittiğimiz zaman kaça gidiyorduk? 1 milyon lira. Hatırlayın, ne günlerdi o günler ya. N’oldu, biz geldik, dedik bu altı sıfırı bir atın bakalım. Altı tane sıfırı attık, 1 milyonluk tuvalet 1 liraya düştü. Bugünleri gördük mü. Mesele bu, iş bilenin kılıç kuşananındır.
(Kılıçdaroğlu'na) Kemal Bey diyor ya 'çiftçi mağdur.' Sen bunlardan ne haberin var ya? Resmi rakamlarla konuşuyoruz. İnşallah bundan sonra milletimiz için ter dökmeye devam edeceğiz. SGK'nın başındayken hastanelerimizin durumu malum değil mi, Savaş Ay'ın programını izlemeyenler var mı? Hepiniz izlediniz, değil mi? Rahmetli ne güzel anlatmış orada. O programda beyefendi de bakıyorsunuz, orada garip garip gülüyor, bir alem. Şimdi de öyle. Kolay kolay kızdıramazsınız ha, öyle de bir özelliği var.
Son 15 yılda nasıl ülkemizin en büyük imkanı AK Parti gibi bir iktidar tarafından yönetilmekse, maalesef en büyük talihsizliği de CHP gibi bir ana muhalefet partisine sahip olmasıdır. Bu bizim için talihsizlik. Biz bunca hizmeti hayata geçirirken, aynı zamanda dünyanın en çapsız ana muhalefet partisiyle de uğraşmak zorunda kalıyoruz.
Ey Kılıçdaroğlu, ben sana söyleyeyim. İsmet İnönü, merhum Gazi Mustafa Kemal'den sonra partinizin başına geçtiğinde ilk yaptığı işlerden bir tanesi nedir? Bir, Türk lirasından Atatürk'ün resmini kaldırıp kendi resmini ne yapmıştır, oraya koymuştur. Bitmedi… Bütün devlet dairelerinden Atatürk'ün posterini kaldırıp, İnönü'nün posterini yerleştirmiştir. Bitmedi… Posta pulları var ya, onun üzerinde de Atatürk'ün resmi vardı, onu da kaldırıp, oraya da ne yaptı, İnönü kendi resmini koydu. Bay Kemal, bunlardan haberin var mı? Gençler sizler de bunu, bazı onların ininde veya izinde yürüyenlere anlatın. Bunlar önemli.
Bugünün Afrin raporunu da vereyim. Bunlar PYD'ye terör örgütü demek için elimizde yeterli delil yok tezini savunuyorlardı. Afrin operasyonunu başka türlü sabote etmenin çabasına düştüler. ÖSO'daki kerdeşlerimize iftiralar atarak Zeytin Dalı Harekatı'nın başarısını gölgelemek istediler. Bunlar PYD/YPG'ye verdikleri desteği ÖSO'ya vermediler. O beğenmedikleri ÖSO, Fırat Kalkanı Harekatı'nda 614 şehit verdi. Zeytin Dalı Operasyonu'nda ise şu ana kadar 302 şehit verdi.
Doğu Guta'dan bu sabah bir lider hanımefendinin mektubunu aldım. "Afrin'de attığınız adımları Doğu Guta'da da atın" diyor.