Özhaseki, Türkiye'nin 1950'li yıllardan itibaren büyük şehirlere doğru başlayan göç ve plansız şehirleşmenin sonuçlarıyla karşı karşıya olduğunu belirterek, "Sağlıksız ve kimliksiz şehirlere sahibiz. Doğrusu bizim tarihte kurmuş olduğumuz medeniyete, medeniyetlere bakarsak bu şehirleşme bize yakışmıyor" ifadelerini kullandı.
'DEPREM DEĞİL, KÖTÜ YAPILAŞMA ÖLDÜRÜYOR'
Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğu ve topraklarının yüzde 66'sının birinci ve ikinci derecede deprem bölgesi içinde bulunduğu bilgisini paylaşan Özhaseki, ülke nüfusunun da yüzde 71'inin bu bölgelerde yaşadığını vurgulayarak, "Bizim bir an önce yemeden içmeden kesilip, bu işe çözüm bulmamız lazım. Deprem insanları öldürmüyor. Sadece kötü yapılaşma insanları öldürüyor" dedi.
'GEZİ OLAYLARI PATLAMAMIŞ OLSAYDI BAMBAŞKA BİR YERDE OLURDUK'
'GEZİ OLAYLARINDAN ÖNCE FAİZLER YÜZDE 5'İN ALTINA DÜŞMÜŞTÜ, DEHŞET YATIRIMLAR YAPILIYORDU, IMF'YE BORCUMUZ BİTMİŞTİ'
Gezi olaylarını sadece 12 ağacın yer değiştirmesi gibi görmenin safdillik olacağını belirten Özhaseki, şöyle devam etti: "O dönemde faizler bile yüzde 5’in altına düşmüştü. Dehşet yatırımlar yapılıyordu. IMF'ye borcumuz bitmişti, müthiş bir gelişme trendine girmişti Türkiye. Fakat 12 adet ağaç söküğü bahane edilerek dehşet olaylar yaşandı. Bu kişileri Ankara’ya davet edip gelin sizleri dinleyelim dediğimizde bizden istekleri şunlardı. 3. havalimanı inşaatını durdurun. İkinci köprüyü de durdurun. Nükleerden de vazgeçin, şunları şunları da yapmayın. Bunlar çok saf, kabul edilecek istekler değil."
Özhaseki, dünyada 450'nin üzerinde nükleer santralin olduğunu ve neredeyse her ülkede bulunduğu bilgisini vererek, "Paris’in etrafında 6 tane, Londra'nın etrafındaysa 9 tane nükleer tesis var." sözleriyle nükleere karşı çıkanların tutarsız olduklarını kaydetti.
'EN HIZLI BÜYÜYEN ÜLKE TÜRKİYE'