TBMM'de gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtlayan Özel'e, Başbakan Binali Yıldırım'ın, CHP Genel Başkan Yardımcısı Haluk Koç'un 'cumhur ittifakı'na ilişkin sözlerine yönelik, "Şeytan bile bunların yanında masum kalır. Böyle alçakça ifadeleri partimize, insanımıza yakıştıranlar siyasi mevta olmaktan kendilerini kurtaramazlar" yaptığı değerlendirme soruldu.
"Bir ittifak kuracağız, ittifakın içinde iki parti yer alacağız, üçüncü parti isterse MHP kapris yaptığı için olmayacak. İttifak herkese açık ama BBP'ye kapalı. Çünkü MHP, BBP ile aynı kantara çıkarsa sıkıntıya düşecek. Çünkü bir sene önce 20 katı oy alıyordu şu anda onlar kadar oy alacağından şüpheli. Mühür, başka partilerde kutu dışına taşmayacak, bunlarda ittifakın neresine basılırsa basılsın geçerli olacak. Partiye verilmeyen oylar ittifakta toplanacak, sonradan pay edilecek. Kendileri bir ittifak kuracak, yetmeyecek öbür partilere 'illa sen kur' diye baskı yapacak, sistemi ona zorlayacak, artık oyları, kepçenin dibinde kalanı ittifaka dökecek, sen de ittifak kurmaya mecbur kalacaksın. Bunlar şeytanlık değil de nedir, bunlar siyasi şeytanlıktır."
'YILDIRIM'IN FRENLERİ TUTMUYOR'
Bunları söyleyince beyefendinin ağırına gittiğini öne süren Özel, Yıldırım'ın, "frenlerinin, ABS'lerinin tutmadığını, kızaklama yaptığını, hızını alamayarak, olur olmaz laflar söylediğini" savundu.
Özel, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Binali Bey, biz yüzde 50'yiz, kendine gel. Resmen 'Halk hayır verdi, vatandaş bundan rahatsız' diyor. Hayır diyenlere halk düşmanı demek, hem vicdansızlık, hem akıl tutulmasıdır, hem kendi teziyle çelişmektir. Madem 16 Nisan hayırcıları halk düşmanı, niye Saadet Partisi'nin peşindesin. Anayasa Komisyonu Başkanı'nı kapısında yatırıyorsunuz. 3 saat kapısında yatıyor. 'Görevlendirdim gitsin' diyor, 'Gitmiştim' diyor, 'Bir daha git' diyor. Sonra Binali Bey, bize, vatandaşın kendisine halk düşmanı diyor. Bize aynı konuşmasında, 'Kıskanma cumhur ittifakına sen de gel' ifadesini kullanıyor. Ben teröristsem, sen de milli isen senin teröristle işin ne, bizi niye çağırıyorsun?
'TEK DERTLERİ KOLTUK'
Bunların derdi ne terör ne terörist ne halk ne millet ne refah ne huzur. Bir tek dertleri var, koltuk. Biri koltuğu kaybetmek istemiyor, öbürü Meclisteki koltuklara tek başına oturma şansı kalmadı büyük abinin paçasına tutunarak, gelip o koltuklarda tekrar yer almak istiyor. Diyorlar ki; er meydanıymış çık. MHP yöneticileri, er meydanında güreş tek başına olur. Hadi gel, yok. 'Bizim büyük abi gelecek, güreşecek, o seni yenince ben de seni yenmiş sayılacağım…' Hepiniz birleşseniz bizi yenemeyeceksiniz. Bu mahalle kavgası değil. Abini çağırmakla olmuyor. Senin abinden büyük milletin iradesi var. Binali Yıldırım'a şunu söylemek lazım. İyice yönetebilme kabiliyetini kaybettiler."
'NE KONUŞSA FALSO, HATA'
Yıldırım'ın, CHP'nin Afrin'de yaşamını yitirenler için evlere, dükkanlara, bürolara bayrak asma çağrısına da laf ettiğini belirten Özel, anamuhalefet partisi lideri "Bayrak asalım" dediği için Yıldırım'ın buna da karşı çıktığını, geçmişten üretilen yalan polemiklere sarıldığını savundu.
'ŞEKER İTTİFAKI, SARAYIN İTTİFAKINI YENECEK'
"Türkiye bugün, saray ittifakını değil Anadolu'daki şeker ittifakını konuşuyor. Şeker ittifakında CHP, genel merkezlerinin suskunluğuna rağmen gerçek milliyetçiler, MHP'liler, Saadet Partililer, İYİ Partililer, bölgesine göre HDP'liler vardır. 16 Nisan'da saray rejimine hayır diyen herkes, bugün şeker fabrikalarına sahip çıkmaktadır. MHP'nin yönetim kadrosu buradadır ama gerçek milliyetçiler şeker ittifakının içindedir. Şeker ittifakının karşısında saray ittifakı da duramaz. İlk patlak, sarayın en zayıf halkasından gelmiştir, bunun arkası gelecektir. Şeker ittifakı, sarayın ittifakını yenecektir."