HDP Parti Meclisi toplandı

Toplantının açılışında konuşan Buldan, 11 Şubat'ta düzenledikleri kongrenin kapalı siyaset kanallarının açılmasına yönelik verilen mücadelenin bir göstergesi olduğunu ifade etti.

'HALKIMIZ AFRİN'E SAVAŞ AÇMA POLİTİKALARINA KARŞI OLDUKLARINI ÇOK AÇIK ŞEKİLDE İFADE ETTİ'

Kongreye katılanların, ülkeyi yönetenlere, 'Siz HDP'yi yok etmeye çalışsanız bile HDP'nin yanındayız' mesajını verdiklerini belirten Buldan, şöyle konuştu:

"Verilen bir mesaj da Afrin'e yapılan işgal girişimine yönelikti. Kongre salonundaki her bir arkadaşım, halkımız, Afrin'e savaş açma politikalarına karşı olduklarını çok açık bir şekilde ifade ettiler. Alkışlarıyla, zılgıtlarıyla, sloganlarla 'biz savaşa karşıyız' dediler. Kongrede verilen bir diğer mesaj, Sayın Öcalan'a yönelik uygulanan ağırlaştırılmış tecritti. Kongre salonunu dolduran herkes, tecride karşı olduğunu bir kez daha beyan etmiş durumdadır. Sayın Öcalan'ın bu ülkede barış için, demokrasi için, özgürlükler için bir şans olduğunu ifade eden sloganlar atıldı kongre salonunda."

'KEMALBAY'IN VE DİĞER TUTUKLANAN ARKADAŞLARIMIZIN BU ÜLKEDE BARIŞI SAVUNDUKLARINI BİLİYORUZ'

Buldan, kongrede ayrıca eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve partinin diğer tutuklu üyelerinin derhal serbest bırakılması mesajının da verildiğini belirtti.

Buldan, verilen bu mesajların bu ülkeyi yönetenler tarafından çok farklı algılandığını, kongrenin hemen ertesinde eski HDP Eş Genel Başkanı Serpil Kemalbay'ın gözaltına alınmasının bunun bir göstergesi olduğunu söyledi.

Ezilenlerin Sosyalist Partisi Genel Başkanvekili Fadime Çelebi ve Halkların Demokratik Kongresi Eş Sözcüsü Onur Hamzaoğlu'nun tutuklanmasının da 11 Şubat'taki parti kongresine verilen bir mesaj olarak algılanması gerektiğini söyleyen Buldan, "Serpil Kemalbay'ın ve diğer tutuklanan arkadaşlarımızın bu ülkede barışı savunduklarını biliyoruz. Ancak barış yanlısı ya da savaşa karşı çıktıklarından tutuklandıklarını ve gözaltına alındıklarını biliyoruz. Ancak ne olursa olsun ne yaparlarsa yapsınlar bu ülkede bizler yani HDP olduğu sürece, biz kadınlar var olduğumuz sürece onların savaşına karşı çıkacağız, barışı savunmaya devam edeceğiz" dedi.

DENİZ YÜCEL'İN TAHLİYESİ

Buldan, Die Welt gazetesi muhabiri Deniz Yücel'in tahliyesine ilişkin, "bir gazetecinin cezaevinde olmasının asla kabul edilir bir durum olmadığı" değerlendirmesinde bulunarak, "Deniz Yücel elbette ki tutuklanmamalıydı ancak serbest bırakıldığında bu ülkenin başbakanı yargıyı işaret ettiği zaman biz aynı yargının cezaevinde olan tüm vekillerimiz, belediye başkanlarımız, yönetici arkadaşlarımız için niçin gerekli ya da geçerli olmadığını sormak durumundayız. Eğer bu ülkede hukuk, adalet varsa ve bağımsız bir yargıdan bahsediliyorsa o zaman yargı ve adalet herkes için eşit olmak durumundadır" ifadesini kullandı.

Pervin Buldan, Ahmet Altan, Mehmet Altan ve Nazlı Ilıcak'a verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası konusunda da "Sadece düşüncelerinden dolayı ağırlaştırılmış müebbet hapsi verilmesinin bu ülke açısından çok talihsiz bir karar olduğunu ve tarihe kara bir leke olarak geçeceğini belirtmek isterim" görüşünü savundu.

'YÜCEL, SİYASİ MÜDAHALE SONUCU BIRAKILDI'

HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli de Deniz Yücel'in serbest bırakılmasına çok sevindiklerini belirterek. şunları kaydetti:

"Fakat Deniz Yücel bir hukuki işlem sonucu serbest bırakılmadı, yine bir siyasi müdahale sonucunda serbest bırakıldı. Sayın Merkel'in dolaylı talimatları ve orada yürüyen pazarlıklar, tabii bunları biz bilmiyoruz, bunların sonucunda bir gazeteci serbest bırakıldı."