Optimar Danışmanlık, Tanıtım, Araştırma ve Organizasyon Şirketi tarafından Türkiye'deki 26 ilde bin 508 kişinin katılımıyla bir anket çalışması yapıldı.
"Kendinizi ABD karşıtı olarak tanımlar mısınız?" sorusuna ankete katılanların yüzde 71.9'u 'ABD karşıtıyım', yüzde 22.7'si 'Kısmen ABD karşıtıyım' yanıtını verirken, sadece yüzde 5.4'ü 'ABD karşıtı değilim' seçeneğini işaretledi.
AA'nın haberine göre, ankete katılanların yüzde 58'i IŞİD'in Suriye ve Irak'ta kısa sürede güçlenme nedeninin, "Uluslararası güç merkezlerince (ABD, İsrail, Avrupa ülkeleri) desteklenmesi" olarak gördüğünü belirtti.
"Türkiye'nin Rusya ile yakınlaşmasını nasıl değerlendiriyorsunuz" sorusuna ise katılımcıların yüzde 62.1'i 'olumlu', yüzde 22.4'ü 'olumsuz', yüzde 15.5'i ise 'fikrim yok' yanıtını verdi.
DAŞDEMİR: ABD KARŞITLIĞI TARİHİNİN EN YÜKSEK SEVİYESİNDE
Optimar Araştırma Şirketi Genel Müdürü Hilmi Daşdemir, 2011'den beri "ODPAR Ortadoğu ve Dış Politika Araştırması" yaptıklarını ve dış politikadaki kamuoyu algı ve farkındalığını ölçtüklerini söyledi.
"Son dönemde Türkiye'de ABD karşıtlığı, tarihinin en yüksek seviyesine ulaşmış durumda. Anket sonucu, ABD-Türkiye ilişkileri açısından oldukça endişe verici. Tabi ki bunda, ABD'deki FETÖ/PDY'ye yönelik politikalar en belirleyici etkendir. Nitekim, 2016'da 25 ilde bin 500 kişi ile yüz yüze yapmış olduğumuz araştırmada '15 Temmuz darbe girişiminin arkasında kim var?' diye sorduğumuzda da yüzde 36.9 FETÖ, yüzde 25.2 ABD+FETÖ, yüzde 5.6 ABD, yüzde 2,3 diğer ve yüzde 29.2 'fikrim yok' cevabını vermişlerdi. ODPAR Araştırmasında sorduğumuz 'Türkiye dış politika alanında hangi ülkeler ile hareket etmelidir?' sorusuna da ABD 2015'te yüzde 23.1 iken bugün bu oran yüzde 13.6 olarak gerçekleşmektedir. Buna mukabil ABD ile işbirliği düşerken, Rusya ve Çin gibi ülkeler ile hareket etme isteği artmaktadır."
İŞ İNSANLARININ YÜZDE 66'SININ ABD'YE BAKIŞI 'OLUMSUZ'
Araştırma ve danışmanlık şirketi AGS GLOBAL de farklı sektörlerde 393 iş insanının katılımıyla bir anket çalışması yaptı.
ABD'ye karşı olumsuz bakış açısına sahip (yüzde 66) iş insanları olumsuz algıyı tetikleyen ve besleyen temel unsuru "güvensizlik" olarak değerlendiriyor.
AGS Global Araştırma Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Güler, Türk iş dünyasının tutumu doğrultusunda çıkan sonuçların üç sac ayağı olduğunu söyledi.
Bunların ilkinin "Yeni Türkiye'nin Batı tarafından hala eski ezberler üzerinden okunmaya çalışılması" olduğunu belirten Güler, şöyle devam etti:
"İkincisi, her kafadan ayrı ses çıkan, çelişkili açıklamalar yapan ve uzunca bir süredir liderlik krizi yaşayan AB'nin aynı hastalığı ABD'ye bulaştırması. Özellikle Trump sonrası yaşanan liderlik sorunu ve çelişkili yönetim anlayışı olumsuz algının artışına sebep olmuştur. Batı'da yaşanan liderlik sorununa mukabil Rusya'nın ise böyle bir probleminin olmaması algısal olarak olumlu sonuçlar doğurmuştur. Üçüncüsü ise dünyanın siyasi ve ekonomik ağırlık merkezinin Asya-Pasifik bölgesine kayması, dikkatleri bu bölgeye çekiyor. Bu sebeple Batı'dan duygusal kopuşların daha kolay hale geldiği bir dönemdeyiz."
'KARŞITLIK ORANI YÜZDE 85-90'LARA ÇIKMIŞ DURUMDA'
Yaklaşık 20 yıl önce Rusya karşıtı oran çok yüksek iken ABD karşıtı oranının ise düşük olduğunu dile getiren Gür, "Fakat son yıllarda ABD'nin PKK'ya destek vermesi ve FETÖ'ye sahip çıkması, ABD'ye olan karşıtlığı ciddi oranda artırdı. ABD'nin en son Afrin'deki Zeytin Dalı Operasyonu'nda PKK'ya desteğiyle karşıtlık oranı yüzde 85-90'lara çıkmış durumda. Türkiye'de yaşayan Kürtlerin yüzde 82'si Amerika'nın Kürtlerin dostu ve müttefiki olmadığını düşünüyor. 'Amerika kendi çıkarları doğrultusunda PYD'yi destekliyor' diyorlar. Toplam yetişkin nüfusun yüzde 87'si, PYD'nin PKK'nın uzantısı olduğunu düşünüyor" ifadelerini kullandı.