Sputnik, Rus silahlarının hangi ülkelerde ve ne şekilde üretildiğini ve lisanslı üretim şemalarının en hassas yanlarını araştırdı.
SERİ ÜRETİME BAĞLANAN AVCI UÇAKLARI
Hindistan sadece hazır silahları satın almakla kalmayıp, lisanslı üretim de gerçekleştiriyor. Uçak üretim şirketi Hindustan Aeronautics Limited (HAL), sadece 2000'den bu yana 200'ün üzerinde Rus menşeili Su-30 ağır avcı uçağı üretti.
Strateji ve Teknoloji Analizi Merkezi Genel Müdür Yardımcısı Konstantin Makiyenko, Sputnik'e verdiği mülakatta, "Fiilen her büyük program çerçevesinde lisanslı üretim talep eden başlıca müşterimiz Hindistan ve bu çok doğal. Kaide olarak Hint tarafı çok miktarda silah satın alıyor. Su-30'lar ise muazzam bir program. HAL fabrikalı toplamda 222 avcı uçağı üretti, modern standartlara göre bu devasa bir rakam" diye konuştu.
Askeri-teknik işbirliği bakımından Rusya ile Hindistan arasındaki güvenin seviyesinin yüksek olduğunu söyleyen Makiyenko, Rus menşeili yeni T-90S tankının ve bu tankta kullanılan zırh delici ‘Mango' mermilerinin de Hindistan'da lisanslı olarak üretildiğine dikkat çekti.
Makiyenko, "En azından Hindistan'la yapılan bu işbirliği Rusya için faydalı. Zira işbirliğimiz belgelerin teslim edilmesiyle sona ermiyor, uzun vadede teknolojik setlerin, çeşitli teçhizatların sevkiyatı devam ediyor" ifadelerini kullandı.
KİMİ ÜLKELER LİSANSLI, KİMİLERİYSE LİSANSSIZ ÜRETİM YAPIYOR
Sovyetler Birliği'nin dağılmasından sonra Çin, Rus silahlarını seri türetmeye başlayan ilk ülke oldu. 1996'da 200 adet Su-27 avcı uçağı üretmek için Rusya'dan lisans ve gerekli tüm belgelerle teknolojik setleri satın alan Pekin, 100 uçağı bu şekilde ürettikten sonra, Rusya'dan alımları durdurdu ve Rus teknolojilerini ‘kendisine ait' J-11B uçağını (lisanssız olarak) üretmek için kullandı.
Makiyenko, benzer bir durumun Rus yapımı BMP-3 piyade savaş aracında yaşandığını, araçların üretim lisansını satın alan Çin'in, Rusya'dan zırhlıları satın almaktan vazgeçip, kendi üretimini kurduğunu belirtti.
Uzmanlar, hafif silahların lisanslı üretiminin daha rahat yapılabildiğini, ülkelerin ihracatçıdan çizimleri ve teknik belgeleri aldıktan sonra fabrika kurarak ihracatçının desteğiyle üretim bandı kurabildiklerini belirtiyor.
‘Kalaşnikov' dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Mihail Degtyarev, Sputnik'e verdiği demeçte ateşli silah teknolojilerin sızmasından korkulmaması gerektiğini söyledi. Degtyarev, "Kalaşnikov tüfeğinin teknolojisinde ve malzemesinde gizli herhangi bir şey yok. Makine sanayi bakımından da oldukça basit bir silah. Modern şartlarda ateşli silah üretmek hiçbir ülke için zor değil, yeter ki istek ve kaynak olsun" diye konuştu.
Ancak projelendirme ve testleri her ülkenin yapamadığına dikkat çeken Degtyarev, Vietnam'ın Rus menşeili 12,7 kalibre OSV-96 keskin nişancı tüfeğinin üretim bandını kurduğunu, ancak bu silahın teknolojisini projelendiremediğini ifade etti.
İki kilometreye kadar varan mesafelerde etkili olan ve zırh delici mermiler sayesinde hafif zırhlı araçları, radar antenlerini, deniz mayınlarını ve hatta topçu sistemlerini etkisiz hale getirebilen Rus menşeili OSV-96 keskin nişancı tüfeği, Vietnam'daki Z111 şirketi tarafından üretiliyor.
‘DIŞ ÜRETİM İHRACATÇI ÜLKENİN BÖLGELERDEKİ ETKİSİNİ GÜÇLENDİRİYOR'
Degtyarev, "Venezuela'da Kalaşnikov tüfeklerini ve mermilerini üretecek olan fabrikanın yapımına yönelik planlar uzadı. Şimdi Suudi Arabistan'da da benzer bir fabrika projesinin üzerinde duruluyor. AK-47'nin modern sürümleri söz konusu" ifadelerini kullandı.
Rus uzman, ateşli silahların üretimini yapan bir büyük fabrikanın dahi ihracatçıya tüm bölgedeki orduların silahlanmasında etkili olmaya imkân tanıdığını kaydetti.