Kongre'nin Suriye'ye barış getirmemesine rağmen müzakerelerin Cenevre'de yapılan 10 oturuma eşdeğer olduğunu söyleyen Mirzayan, Kongre'nin nispeten başarılı olmasının, listeleri önceden onaylanan çok sayıda katılımcının sürece dahil olmasından kaynaklandığını yazdı.
'1600 KİŞİ DİYALOG AMACIYLA BİRARAYA GETİRİLDİĞİNDE BÖYLE ŞEYLER OLUR'
BM'nin Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura da Kongre ile ilgili değerlendirmesinde "Şüphesiz gerginlik derecesi yüksek bir etkinlikti. Çoğuna fikirlerini ilk kez ifade etme imkanı tanınan 1600'ün üzerinde Suriyeli bir araya geldi. Kaos olmadı, fakat yoğun bir hareket yaşandı. 1600 kişi diyalog amacıyla bir araya getirildiğinde bu tür şeyler olabilir" demişti.
Batı'nın ve Körfez ülkelerinin, Yüksek Müzakere Komitesi (HNC) boykot ettiği için Kongre'nin yeterli temsili güçte olmadığını düşündüklerini aktaran Mirzayan, ancak Rus yetkililerin aynı fikirde olmadıklarına dikkat çekti ve Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un şu sözlerini hatırlattı:
"Suriye halkının hem hükümete bağlı olan hem de tarafsız ve muhalif kesimleri temsil eden farklı gruplarının tüm temsilcilerinin toplanabilmesini kimse ummuyordu. İki-üç grubun katılamamasından ben trajedi yapmıyorum."
SURİYE İÇİNDEN 100, SURİYE DIŞINDAN 50 TEMSİLCİ
Yapıcı sonuçlar almak isteyen katılımcıların, toplantının sonucunda en önemli olarak görülen konuyu, Suriye'nin yeni anayasasını oluşturma çalışmalarını başlatabildiklerine dikkat çeken Mirzayan, anayasa taslağının oluşturulması için Suriye hükümetinden ve 'yapıcı iç muhalefetten' 100, dış muhalefetten 50 kişi olmak üzere 150 kişilik özel bir komisyonun oluşturulduğunu vurguladı.
'SIRADA SOÇİ-2 VAR'
Rus siyaset bilimci, Moskova, Ankara ve Tahran'ın bundan böyle müzakerelere yönelik uğraşlarını daha da yoğunlaştırmasının ve 'Soçi-2' adlı ikinci bir toplantının beklenebileceğini belirtti.
''Şimdi asıl önemli olan, Suriye yönetimi ile aklı başında muhaliflerini müzakere masasına oturtmakla kalmayıp, talepleri bir listede birleştirilmiş bir tür birleşik muhalefet grubunun kurulması'' diyen Mirzayan, Rus senatör Konstantin Kosaçev'un sözlerini hatırlattı. Kosaçev, Kongre ile ilgili değerlendirmesinde, "Bu kişilerin bir anda bir araya getirilmesi mümkün değil, fakat bunu yapmayı denemeliyiz, bir kez de bunu Soçi'de yapmayı denedik. Bu tür toplantılarda er geç muhaliflerden yapıcı bir diyalog başlatmaya hazır olacak bir kısım ortaya çıkacak" demişti.
'SOÇİ-ASTANA FORMATI CENEVRE'NİN YERİNE GEÇEBİLECEĞİ İÇİN TELAŞLANDILAR'
Diğer yandan Soçi formatına katılmayı reddeden ülkelerin, ileride (ve özellikle Suriye ordusunun İdlib'de başarılı bir şekilde ilerlemesi halinde) Soçi ve Astana formatlarının Cenevre müzakere sürecinin yerine geçebileceğini anladıklarını ve bu nedenle İsviçre'deki görüşmelerin önceliğinin kabul edilmesi için çağrıda bulunduklarını belirten Rus siyaset bilimci, şöyle devam etti:
"Putin ile Trump da Vietnam'ın Da Nang kentinde bu konuda anlaşmaya varmıştı. Ancak sorun şu ki, aynı görüşmede Rusya ile ABD, Suriye'nin toprak bütünlüğü ilkesine saygı duymayı kararlaştırmıştı, fakat Amerikalılar, Kürt meselesindeki girişimleriyle bu anlamayı ihlal etti. Bunun dışında Moskova, Washington'dan Suriye konusunda bir takım öneriler beklemişti, zira Kremlin başarılı bir çözüm için birçok şey ortaya koymuştu. Şimdiyse Amerikalılardan yardım beklemeye değmediği açıkça ortada.''
'KREMLİN SURİYE'DE GERÇEK BİR GÜÇ DENGESİ İSTİYOR'
''Elbette ki bu Moskova'nın Cenevre formatından vazgeçeceği anlamına gelmiyor. Birincisi, Moskova, (Tahran ve Ankara'dan farklı olarak), dış aktörlerin Suriye'deki çıkarlarını dikkate alıyor, zira Kremlin orada gerçek bir güç dengesi oluşturmak istiyor.''
'SURİYE'Yİ AYAĞA KALDIRMAK İÇİN GEREKEN PARA, ABD VE AB'DE VAR'
''İkincisi, savaş sonrasında Suriye'nin yeniden kalkınması için milyarlarca dolarlık yatırımlar gerekecek ve böyle bir para, Astana formatına katılan hiçbir ülkede yok. Bu paralar ABD'nin ve Avrupa Birliği'nin (AB) elinde var ve onlar, Suriye'deki çıkarlarının dikkate alınması karşılığında Suriye'nin ekonomisinin kalkınmasına para yatırmaya hazırlar. Bu nedenle Rusya, pozisyonuna aykırı olmadıkça ve Suriye'deki savaşın mümkün olduğu kadar hızlı bitmesine müdahale etmedikçe onlarla kısmen uzlaşmaya hazır."