İSİM LİSTESİ GENİŞLEYEBİLİR
Washington'dan yapılan açıklamada "Oligarkların listesi için, kamusal kaynaklara göre 1 milyar dolar veya daha fazla net varlığa sahip olduğu tahmin edilen kişiler sıralandı" ifadeleri kullanıldı. Rapora Moskova'dan tepki de gecikmedi. Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, rapordaki tüm isimlerin fiilen "ABD düşmanı" ilan edildiğini söyledi. Listede adının yer almamasına alaycı bir tepki veren Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise listeyi, Rusya-ABD ilişkilerini zorlaştıran ve uluslararası ilişkilere zarar veren 'dostça olmayan bir belge' olarak nitelendirdi.
Raporla ilgili önemli bir nokta ise, listedeki Rus şirketleriyle iş birliğine başlayacaklara yönelik ceza uyarısının yer alması. Böyle bir uyarının bulunması, hem ABD Başkanı Donald Trump hem de Rusya'nın AB'deki partnerleriyle ilişkilerde manevra alanını daraltabilir. Üstelik Putin her ne kadar ‘Listeye dahil edilmediğim için kırıldım" sözleriyle raporu hedef alsa da; listenin neredeyse tüm üst düzey devlet veya iş adamlarını kapsayacak şekilde genişletme ihtimali endişeler arasında.
Peki ABD'nin Ağustos ayında Rusya karşıtı yaptırımları kabul etmesinin ardından hazırlanmaya başlayan ve Rusya'yı hedef alan bu listenin amacı ne ve ABD bu hamleyle amacına ulaşabilir mi? Sputnik'in bu sorularını Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu üyesi ve Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkan Yardımcısı Yunus Soner ve Enerji Piyasaları ve Politikaları Enstitüsü (EPPEN) Başkanı Dr. Volkan Özdemir yanıtladı.
Listenin yayınlanmasının ‘beklenen bir hamle' olduğunu söyleyen Özdemir "Bu beklenen bir hamleydi. Ağustos ayında Rusya karşıtı yaptırımlar kabul edilmiş; akabinde ABD Hazine Bakanlığı, Şubat ayına kadar bir rapor hazırlamakla görevlendirilmişti. Raporun konusu da Rusya'nın gerek oligark gerekse hükümet yetkililerinin off-shore hesaplarının ifşa edilmesi şeklindeydi. Söz konusu rapor bugün yayınlanmış oldu" dedi.
ABD'nin amacının seçimler önce ‘Putin'in elini zayıflatmak' olduğuna işaret eden Özdemir "Ortada henüz yaptırım kararı yok, bu hamlenin amacı bu aşamada isimleri ifşa etmek. Rusya'daki çok büyük off-shore ekonomisi var. Rusya yerleşiklerinin yurt dışında tuttuğu çok büyük miktar para söz konusu, güvenli hesaplamalara göre bu miktar 1 trilyon dolara ulaşır durumda. ABD'nin temel gayesi ise Rusya eliti içerisinde bir kırılma yaratarak bunu Rusya'ya karşı bir pazarlık konusu haline getirmek. Eğer ileride bir karar alınıp, bu off-shore hesapların dondurulmasına kadar gidilirse, Putin'e karşı Rus elitlerin harekete geçmesini sağlamak. Böylece elitler arasında yaratılacak bir yarılmayla siyasi bir gündem oluşturmak" ifadelerini kullandı. Sözlerine ABD'nin amacına ulaşamayacağını da ekleyen Özdemir şöyle devam etti:
"ABD'nin ‘Ya kendi yönetiminize karşı harekete geçin ya da geçmemenin sonuçlarına katlanın' gibi bir tavır söz konusu. Ancak ben ABD'nin amacına ulaşacağı kanısında değilim. Putin iktidarını koruyacaktır."
'ABD'NİN HAMLESİ TERS TEPİP KENDİSİNE ZARAR VEREBİLİR'
ABD'nin yaptırım uygulama aşamasına geçmesi durumunda ortaya çıkacak olası tabloyu aktaran Özdemir "Yaptırımların boyutu genişlerse Rusya finansla piyasalardan izole edilirse buna karşı oligarkın paralarını rusya'ya getirmesi gündeme gelir. O zaman ters bir etki yaratır. Sonuçta paraların Rusya'ya dönmesi, Amerika'nın sermaye çevreleri ve hükümet içerisindeki Batıcı grupların konumlarını kaybetmesiyle sonuçlanabilir" dedi.
Özdemir "Finansın, ekonominin siyaset için araç olarak kullanıldığına tanıklık ediyoruz. Eğer Rusya izole edilirse buna siyasi olarak da çok büyük bir tepki verecektir. Dolayısıyla Rusya ve ABD arasındaki en önemlisi olan ekonomi alanında bir kopukluk meydana gelecek. Bu da dolayısıyla ilişkilerin sertleşmesine sebep olacak. Ben bunun finansal bir savaşa sebebiyet vereceğini düşünüyorum" diye ekledi.
ABD'nin hamlesinin olası siyasi motivasyonu ve sonuçlarını Sputnik'e değerlendiren Vatan Partisi Merkez Karar Kurulu üyesi ve Uluslararası İlişkiler Bürosu Başkan Yardımcısı Yunus Soner oldu. Soner "Bu liste dünya çapında yalnızlaşana ABD'nin son çırpınışlarından biridir. Listenin amacı sadece Rusya'nın önemli sanayicilerini veya Rusya'yı hedef almak değil; Soçi konferansıyla aynı tarihte yayınlanan bu liste aracılığıyla ABD, Avrasya ve Asya ülkelerini hedef almakta. Bu birliğin Amerika güdümünde başlayan Cenevre sürecinden daha başarılı olması ve bunun da ötesinde Avrasya Ekonomik Topluluğu çerçevesinde ABD hegemonyasına alternatifler oluşturulması,tabii ki Amerika'yı rahatsız etti" dedi.
ABD'nin ‘Rusya'yı ve Rusya sanayicilerini hedef alan bu girişiminin başarısız olacağına' işaret eden Soner "Bildiğiniz gibi Türkiye'nin İran'la ticareti de bir yargı süreciyle hedef alındı. Ancak Halkbank Genel Müdür Yardımcısı'nın mahkum edilmesiyle devam eden yargı süreci, Türkiye ve İran arasındaki ekonomik ilişkileri etkilemedi. Aynı şekilde bu Kremlin listesi de Rusya'nın Batı Asya ve diğer Avrasya ülkeleriyle ekonomik ve siyasi ilişkilerini etkilemeyecek, tam tersine bu liste Amerika'nın Soğuk Savaş döneminde kalan enstrümanlarının en kadar geçersiz olduğunu bütün dünyanın gözünün önüne serecektir. ABD artık dünyanın gerçeklerini kabul etmeli, bu tür tek taraflı, dayatmacı araçlardan uzak durmalı ve çok kutuplu bir dünyada yerini almalıdır" ifadelerini kullandı.
