ABD Ulusal Güvenlik Konseyi temsilcisi tarafından gayrı resmi bir 'çerçeve' olarak tanımlanan anlaşma, ekim ayında Cumhurbaşkanı Donald Trump'in İran'a yeni bir Amerikan politikası yaklaşımını ortaya koyan ve İran'ın nükleer anlaşmasını tekrar onaylamayacağını açıkladığı konuşmasının ardından geldi.
Jerusalem Post gazetesine konuşan ABD'li yetkili anlaşmaya dair, "Belge, İran'a karşı yeni bir ortak girişimin başlangıcına işaret ediyor" ifadelerini kullandı. ABD'li yetkili verdiği demeçte, "Henüz çerçeve halindeki bir belge olduğunu söylemek daha doğru, tamamlanmış bir plan değil. Bu, gelecekte yapılacak işbirliği için bir çerçeve. Bir sürecin sonu değil, başlangıç noktası" diye konuştu.
'YENİ İRAN STRATEJİSİ ÇERÇEVESİNDE GÖRÜŞMELER YAPILDI'
İsrail Başbakanlık Ofisi'nden bir sözcünün habere ilişkin yorumunda ise, 'Washington'da bir görüşme yapıldığı' doğrulandı.
Haberde yer alan bilgiye göre, İsrail heyetinin başında Ulusal Güvenlik Konseyi Başkanı Meir Ben-Şabbat yer alırken, ABD'li heyet ise Ulusal Güvenlik Danışmanı H.R. McMaster başkanlığında görüşmeye katıldı. Görüşmede ayrıca, her iki ülkeden savunma, istihbarat ve diplomasi yetkilileri yerlerini aldı.
'TAHRAN'IN NÜKLEER SİLAHLARA SAHİP OLMASINI ÖNLEMEYİ AMAÇLAYAN ÇALIŞMA GRUBU KURULDU'
'BİR DİĞER ÇALIŞMA GRUBU, İRAN'IN BÖLGEDEKİ FAALİYELERİYLE MÜCADELEYİ AMAÇLIYOR'
Kurulan bir diğer çalışma grubunun ise İran'ın başta 'Hizbullah'a yönelik desteği' olmak üzere bölgedeki faaliyetleriyle mücadele etmeyi amaçladığı belirtiliyor. Söz konusu bu grup, aynı zamanda Suriye'deki çatışmaların sonlanmasından sonra hayata geçirilecek ortak bir politika oluşturacağı kaydediliyor.
Habere göre ABD-İsrail anlaşması kapsamında kurulan üçüncü çalışma grubu İran'ın balistik füze alanındaki geliştirmeleri ve Suriye ve Lübnan'daki hassas füzelerin imalatına karşı mücadele etmeyi hedeflerken, dördüncü grubun da bölgede İran'la ya da Hizbullah'la gerçekleşebileceği öngörülen gerginlik senaryolarına yönelik ortak hazırlık planlamaları yapmayı hedeflediği belirtiliyor.