İstanbul Adalet Sarayı'nda görülen Cumhuriyet gazetesi davası öncesi Çağlayan Meydanı'nda açıklama yapan İstanbul ve Ankara Barosu başkanları dün çıkan 695 ve 696 sayılı KHK'ları eleştirdi.
Hürriyet'ten Fırat Alkaç'ın haberine göre, İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu şunları söyledi: "KHK ile getirilen en vahim düzenleme ‘resmi bir sıfat taşıyıp taşımadıklarına ve resmi bir görevi yerine getirip getirmediklerine bakılmaksızın' darbe teşebbüsü ve terör eylemlerinin bastırılması kapsamında hareket eden kişiler için getirilen cezasızlıktır. Peşinen ifade edelim ki, bu hüküm yok hükmündedir. Suç teşkil eden bir eyleme rağmen herhangi bir kişinin hukuken sorumlu tutulamayacağına ilişkin cezasızlık düzenlemesi hukuken genel mantığa ve felsefesine aykırıdır."
'SÜREÇ EN ÇOK FETÖ SANIKLARINA YARAYACAK'
Durakoğlu, "Biz demokrasi özlemimizi hukuku temel kılarak ararken, dün 695 ve 696 sayılı KHK'lar ile getirilen yeni düzenlemeler işimizi daha da güçleştirdi. Kısaca dünden bu yana yükümüz daha da ağır… Çünkü bu KHK'lar kanun hükmünde olsa bile hukuk hükmünde değildir. Savunma hakkı, böylesine yok sayılıp görmezden gelinince, adına yargılama dediğiniz o oturumların daha hızlı ve dilediğiniz şekilde yürüyeceğini sanıyorsanız bunların hepsi AHİM'den dönecektir. Bu süreç, en çok da FETÖ sanıklarına yarayacaktır. Hukuktan vazgeçerek adalet sağlanması olanağı yoktur. Avukatlar olarak mücadelemizi yılmadan sürdüreceğiz" dedi.
'TEK TİP KIYAFET İLE MASUMİYET KARİNESİ KISITLANDI'
Ankara Barosu Başkanı Hakan Canduran da açıklamasında KHK'lar ile paramiliter güçler oluşturulacağını belirtti. Canduran, "Yürürlüğe giren son iki KHK ile 135 kanun maddesi değiştirildi. Savunma daha da kısıtlandı. Tek tik kıyafet ile masumiyet karinesi kısıtlandı. Yüzlerce kişi görevinden atıldı, onlarca dernek ve vakıf kapatıldı. Ne yazık ki paramiliter güçler oluşturmak için ön açıldı. Vatandaş vatandaşa kırdırılacak hale getirildi. Vatandaş vatandaşın sokakta boğazına çökecek hale getirildi. Bu ülkede kolluk güçleri yok mu da vatandaşa böyle bir yetki verildi. Bunun bir iç savaş getireceğini tahmin etmiyorlar mı? Bunlardan çıkan sonuç şudur: Artık TBMM bitmiştir. KHK artık OHAL'e ilişkin çıkarılmamaktadır. Ülke, OHAL uygulanan rejim haline gelmiştir. Anayasa Mahkemesi sadece adı olan bir mahkemedir. Son iki KHK, hukuk tabutuna çakılan son iki çividir" diye konuştu.