Hürriyet'ten Rıfat Başaran'ın haberine göre CHP lideri Kılıçdaroğlu, partisini izleyen gazeteciler ile bir araya geldi ve gündemi değerlendirdi.
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
“Kişiliği zaafa uğramış insanların bakanlık koltuğuna oturmaları doğru değil. Düne kadar iktidar partisine en sert söylemlerle karşı çıkan birisinin (Süleyman Soylu), en sert söylemleri sergilediği partinin göbeğine gelip oturması da hazin bir tablodur. Bize gelmek istiyor herhalde, AKP’ye de aynı şeyleri yapmıştı. Ama bizim kapımız kapalı. Biz öyle yanar döner insanları kendi bünyemizde tutmayız.
'ORTADA CUMHURBAŞKANI YOK Kİ'
'HAKKIMDA KAÇ DAVA VAR BİLMİYORUM'
Hakkımda kaç dava olduğunu bilmiyorum. Sabah, öğle, akşam davalar açılıyor. Dava açıldı diye söylediklerimden vaz mı geçeceğiz? Geçmeyeceğiz. Onlar bizi susturmak istiyorlar ama susmayacağız.
(BAE Dışişleri Bakanı’nın Fahreddin Paşa’yla ilgili sözleri) Tam bir densizlik. Türkiye, büyükelçisini derhal çekmeli. İlişkileri minimum düzeye indirmeli, bakan özür dileyinceye kadar.
'AMACIMIZ YÜZDE 60'
Erken seçime hazırız. Özel bir ittifak arayışımız yok. Cumhurbaşkanlığı seçimi, bir parti seçimi değil; demokrasiden yana olanlar ve olmayanlar seçimidir. Bizim amacımız 50 artı 1 değil, en az yüzde 60.
'HÜKÜMETTEN TIK YOK'
'ERDOĞAN'IN ZARRAB'LA NE İLİŞKİSİ VAR?'
Niçin rüşvet veren, bakanlarını satın alan bir şarlatan, bir itirafçı, iadesi için 2 kez nota verilen bu kişi hakkında Erdoğan olumsuz tek cümle kullanmış değil şu ana kadar? Soralım isterseniz sayın Erdoğan’a; Zarrab ile ne tür bir ilişkiniz var ki, bu kişi hakkında olumsuz bir cümle dahi kullanmıyorsunuz?
'HESAP VERMEK ZORUNDA'
'KIZIM MEKTUP YAZACAK'
Ev benim üstümde olmadığı için kızımın evi. Güneş gazetesinin sahibi kim belli değil, bunu öğreneceğiz ve kızım doğrudan doğruya mektup gönderecek, ‘vekalet verdiğiniz avukatı bildirin, evi satmaya hazırız’ diye. Böylece 1 milyon dolarlık evden kurtulmuş olacağız.”
Habertürk'ten Düzgün Karadaş'ın haberine göre de Kılıçdaroğlu, seçimde ittifak iddialarına ilişkin olarak şunları söyledi:
"Özel bir ittifak arayışımız yok. Şu anda Siyasal Partiler Yasası da buna izin vermiyor. Şimdi önümüzde 3 seçim var. Yerel, milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı seçimi. Cumhurbaşkanlığı seçimi, bir parti seçimi değil. Bu seçim, demokrasiden yana olanlar ve olmayanlar seçimidir. Demokrasiden yana olan demokratlar, sosyal demokratlar, ülkücüler, milliyetçiler, muhafazakârlar, liberaller kendisini nasıl tanımlıyorsa, demokrasiyi savunuyorsa birinci grupta yer alıyor. 'Hayır, efendim, ben demokrasiyi değil otoriter rejimi savunuyorum' diyenler de ikinci grupta yer alacak."
'RAKİP BEKLİYORUM'
“Güzel bir kurultay yapmayı hedefliyoruz. Değişimden yanaysa, bazı arkadaşları değiştirmek istiyorlarsa PM’de, doğal olarak PM’deki değişiklik MYK’ya da yansıyacaktır. Rakip bekliyor muyum? Olabilir tabii. Sonuçta biz demokrasiyi savunan bir partiyiz. İsteyen arkadaşımız gelir, rahatlıkla aday olabilir, yarışabilir. Demokrasinin kurallarını sonuna kadar çalıştırırız.”