TBMM'de gazetecilerin sorularını yanıtlayan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti 120. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'ndaki konuşmasının 13 dakikasını CHP ve kendisine ayırmasıyla ilgili şunları söyledi:
Erdoğan'ın konuşmasında kendisini, 'rızkını ticaretle kazanan kişilere çamur atmakla' suçladığını söyleyen Kılıçdaroğlu, rızkın helal bir kavram olduğunu, hayatın her alanında alnının teriyle rızkını kazananlara şükran borçlu olduklarını dile getirdi.
'ÖNCE ZARRAF İÇİN NE DİYORSUN BUNU BİR KONUŞ'
Türkiye'nin ayakları üzerinde durmasında alnının teriyle emek sarf edenlerin payı olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:
Kendisinin çalışan, kazanan, vergisini ödeyen tüm yurttaşlara saygılı olduğunun altını çizen Kılıçdaroğlu, "Ben vatandaşın vergisini koruma derneğinin de başkanlığını yaptım, sivil hayatımda. Kim vergi ödüyorsa onun haklarını korudum. Ne ben, ne yakınlarım hiçbir zaman gidip Man Adası'nda veya Malta Adası'nda, Türkiye'de vergi ödememek için şirket kurmadılar. Şimdi ben Erdoğan'a sormak istiyorum; senin yakınların Man Adası'ndaki şirketle hangi ticari ilişkiler içindeler? Sana küçük bir çocuğun anlayabileceği dilden soru soruyorum" ifadesini kullandı.
Sorularına "bir şirket satıldığı" yönünde yanıt verildiğini belirten Kılıçdaroğlu, hangi şirketin satıldığının, ne kadar para kazanıldığının kamuoyuna açıklanmasını istedi.
'KARŞIMA ÇIKSIN HESAPLAŞALIM'
"Sizler aldığınız her kuruşun vergisini para elinize geçmeden ödüyorsunuz. Bu beyler gidecekler Man adalarında şirket kuracaklar, ortaklıklar yapacaklar, Türkiye'de vergi vermemek için her türlü dümenin peşinde olacaklar. Ben bunu soracağım, benim aleyhime milyonluk tazminat davaları açacaklar. Açmazsanız namertsiniz. Ben tüyü bitmemiş yetimin hakkını sonuna kadar savunacağım ve koruyacağım. Benim kızımın dairesiyle uğraştılar, diğerleriyle de uğraştılar. Ben ona bir soru daha sorayım; senin bütün organların beni dinliyor, çocuklarımın, eşimin telefonunu dinliyor. Ben hiçbir zaman dönüp de çocuklarıma, 'Oğlum paraları sıfırladınız mı?' demedim. Sen söyledin. Çık bakalım cevap ver; o paralar ne paralarıydı? Ne kadar açık ve net sorular soruyorum; yüreği varsa karşıma çıksın, cesareti varsa karşıma çıksın, adamsa karşıma çıksın. Karşıma çıksın, hesaplaşalım."