'SARRAF'A YOL GÖSTERMEDİM'
Duruşmada Savcı David Denton’ın sorularını yanıtlayan Atilla, “İran hükümetine altın satışının yasadışı olduğunu öncesinde biliyor muydunuz” sorusuna “Evet, biliyorduk” yanıtını verdi. Atilla, İran yaptırımlarının delinmesi için Sarraf'a hiçbir şekilde bir yöntem göstermediğini savundu.
Çapraz sorguda savcılık eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan ile davanın baş sanığıyken itirafçı olarak tanık kürsüsüne çıkan Rıza Sarraf'ın 2013 yılında tutuklanması da gündeme getirdi. Savcı Denton, Halkbank’ın bu tutuklamaların ardından iç soruşturma başlatıp başlatmadığını sordu. Atilla ise iç soruşturma yapıldığını ve denetmenlerin prosedürleri incelediklerini söyledi. ABD Hazine Bakanlığı’na bağlı eski Yabancı Varlıkların Kontrolü Ofisi (OFAC) Direktörü Adam Szubin’in kendisini yaptırımlar konusunda 'kenara çekip uyarmadığını' ifade etti, “Eğer Szubin’in kaygısı olsaydı, 2016’da Halkbank’ın böylesi işlemler yapmasına izin vermezdi” dedi.
Yargıç Berman, Rıza Sarraf'ın tanıklığını çürütmek için kritik önemdeki ses kaydının jüri üyeleri için dinletilmesine onay vermedi. Söz konusu kayıt, Sarraf'ın amcasıyla cezaevinde yaptığı bir telefon görüşmesini yansıtıyor. Bu görüşmenin dökümüne göre Sarraf, ABD’de hukukun üstünlüğü olmadığını ve yapmadığı bir şeyi de itiraf etmek zorunda kalabileceğini söylüyordu.
'ATİLLA'NIN SÖYLEDİĞİ YALANLAR DAVASI'
İddia makamının son argümanlarını ise Savcı Yardımcısı Michael Lockard sundu. Davanın 'multi-milyar dolarlık yaptırım delme programını örtbas etmek için Atilla’nın söylediği yalanlar davası' olarak tanımlayan Lockard, Atilla’nın kendi adına yaptığı tanıklığı süresince yalan söylediğini savundu. Lockard, Atilla’nın birçok konuda tonunu değiştirdiğini savunarak, “Tutuklanmadan önce önemli bir adamdı… Bu davada size o kadar da önemli olmadığını anlatmaya çalıştı” dedi. Savcı yardımcısı, Atilla’nın başından beri tüm bu işlerin içinde olduğunu ve her basamakta bulunduğunu savundu.
İddia makamının ardından Atilla’nın savunma ekibinden ünlü avukat Victor Rocco savunmaya geçti. Savcılığın Atilla’nın suçunu 'makûl şüphenin ötesine taşıyamadığını' vurgulayan Rocco, davanın Rıza Sarraf'ın şovuna dönüştüğünü söyledi. ABD’nin kendisine karşı ekonomik cihada katılan bir baş suçluya kucak açtığını belirten Rocco, Hakan Atilla’nın masum olduğunu savundu. Atilla’nın her gün işe giden, davada suçlanan diğerler isimler gibi rüşvet almayan çalışkan, dürüst bir adam olduğunu söyleyen Rocco, Sarraf'ın ‘sorun çözen’ adamının Atilla değil, eski Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan olduğunu söyledi ve şu ifadeleri kullandı:
“Reza Zarrab kime gidiyordu? Satın aldığı adama gidiyordu. Doğrudan Süleyman Aslan’a gidiyordu. Whatsapp ve Viper'da genç aşıklar gibiydiler.”
Rocco, jüriye dönerek, "Şimdiye kadar amaca ilişkin bir şey duymadık. Savcılığın iddia ettiği tüm bu şeyleri yaparken Atilla'nın amacı neydi" dedi.
Savcılık makamı adına savunmanın ardından tekrar kürsüye gelen savcı yardımcısı Sid Kamaraju, "Zarrab her şeyi tüm çıplaklığıyla anlattı. Yalan söyleseydi Atilla'nın gıda işinden haberi olmadığını söylemezdi. Zarrab isteseydi, bıçağı Atilla'ya daha derinden saplardı" dedi. Duruşmanın sonunda avukat Rocco, Atilla'nın sırtına 2 kez vurdu.
Hakim Berman bugün TSİ 17:15’de jüriye yaklaşık 1 saat sürecek direktifler verecek. Ardından jüri karara varmak için odaya kapanacak. Jürinin kararını ne zaman vereceği ise bilinmiyor.
ABD'DEKİ JÜRİ SİSTEMİ
ABD vatandaşları için zorunluluk olan jüri üyeliği için adaylara ömürleri boyunca iki veya üç defa çağrı yapılıyor. Adaylar, çok önemli bir mazeret gösteremedikleri durumda mahkemeye gelmek zorundalar. Ellerindeki çağrı mektuplarında gösterilen zamanda mahkeme binasına gelen yaklaşık 500 aday önce büyük bir salonda toplandıktan sonra, çekiliş yöntemi ile gidecekleri duruşma salonu belirleniyor. Herbirine tanıtıcı numara verilen adaylar duruşma salonuna gittiklerinde onları daha ismini bile bilmedikleri davanın hakimi, savcıları avukatları ve sanıkları ayakta karşılıyor.