'BİZE HİÇ KİMSE BASKI YAPAMAZ'
Basın mensuplarına yaptığı değerlendirmelerde BM Temsilcisi'nin 'yanlış' yaptığını ifade eden Suriyeli diplomat şöyle konuştu: "Hükümetimiz tam egemenliğe sahiptir, bize hiç kimse baskı yapamaz. Müttefiklerimiz var, dostlarımız var, sahada bizimle birlikte savaşanlar var. Bu yüzden BM Temsilcisi'nin röportajda yanlışlıkla söylemiş olabileceği şey, bizim müttefiklerimizle olan ilişkilerimizin gerçek durumunu yansıtmıyor."
SOÇİ'DE MUHALİFLERLE DOĞRUDAN GÖRÜŞME İÇİN İKİ ŞART
De Mistura'nın bu açıklamasının arabuluculuğuna gölge düşürdüğünü, bunun tüm BM inisiyatifindeki Cenevre sürecini olumsuz etkileyeceğini belirten Caferi, diğer yandan Soçi'de Suriyeli muhaliflerle olası bir görüşmenin bazı şartlarla yapılabileceğini söyledi. "Soçi programı, Cenevre ve Astana'dan tamamen farklı. Doğrudan görüşmeler için Riyad-2 Konferansı'nın sonuç bildirgesinin mimarları, onu geri çekmeli. Ayrıca muhalifler, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin (BMGK) 2254 sayılı kararı doğrultusunda gerçekten temsili bir heyet kurmalı" dedi.
'ŞANTAJ VE SABOTAJ'
Suriyeli diplomat, Batı'nın yönlendirmesiyle Suudi Arabistan'ın desteklediği muhaliflerin 8. Cenevre müzakerelerine gelmeden önce Riyad-2 Konferansı sonuç bildirgesi yayımlayarak Cenevre sürecine şantaj ve sabotaj yaptıklarını, Cenevre'ye vardıktan sonra da bildirgeyi çekmek yerine destekleyen ek açıklamalarda bulunduklarını dile getirdi. Sözkonusu bildirgede muhalifler, Esad'ın iktidarı bırakması ve geçiş sürecinde yer almaması talebine geri dönüş yapmıştı.
DE MISTURA'DAN MUHALİFLERE DESTEK
BM Temsilcisi ise son açıklamalarında muhaliflerin heyetinin Riyad'dan birlik içinde geldiğini ve hükümet heyetiyle görüşmek istediğini, ama hükümetin buna hazır olmadığını söylediğini savundu. De Mistura, barış müzakerelerinin ancak BM aracılığıyla Cenevre'de yürütülebileceğine vurgu yaptı.