İİT Zirvesi'nde açıklanan deklarasyona ilişkin, "Bütün bu deklarasyonlar bizi etkilemez" diyen İsrail Başbakanı, "Kudüs'le ilgili bir diğer gerçeği de kabul etmek gerek: Bu kentin sadece İsrail'in başkenti olduğunu söylemiyoruz, aynı zamanda Kudüs'te tüm dinler için ibadet özgürlüğüne saygı gösterdiğimiz hususunda ve bunu tüm Ortadoğu'da yapan tek ülke olduğumuzda ısrar ediyoruz" ifadelerini kullandı.
'BİRÇOK ÜLKENİN BÜYÜKELÇİLİKLERİ KUDÜS'E TAŞINACAK'
Nihai olarak 'hakikatin kazanacağını' savunan Netanyahu, birçok ülkenin Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyacağını ve büyükelçiliklerini bu kente taşıyacaklarını söyledi.
ABD Başkanı Donald Trump'ın 6 Aralık'ta Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanımalarını açıklamasına karşı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın girişimiyle bugün İstanbul'da düzenlenen İİT Olağanüstü Zirvesi'nde Doğu Kudüs, Filistin'in başkenti ilan edilmişti. Yayınlanan deklarasyonda, BM'ye sorumluluklarını üstlenmesi, Kudüs'ün yasal statüsünü teyit etmesi ve Filistin topraklarındaki İsrail işgaline son vermesi çağrısı yapılmıştı.
Bu arada İİT'deki zirve bildirgesinde artık arabulucu olarak kabul edilmediği vurgulanan ABD'nin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, Washington'ın hem İsrail hem de Filistin'in yararına olacağına inandığı bir Ortadoğu planı üzerinde çalışmaya devam edeceklerini söyledi. Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas'ın İİT'deki açıklamalarına da değinen Nauert "Bu türden bir söylem geçmişte barışa engel teşkil etti. Bu tür ifadelerin kullanılması da şaşırtıcı değil" diye konuştu.
'İKİ BAŞKENT İLANI ARASINDAKİ FARK NEDİR?' SORUSUNA YANIT
Hürriyet'ten Cansu Çamlıbel'in aktardığına göre de Nauert "Sizin Kudüs’ü başkent olarak tanımanızın İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Doğu Kudüs’ü Filistin’in başkenti olarak tanımasından ne farkı var?" sorusuna şu yanıtı verdi: "Biz sınırlar ve egemenlik üzerinde bir karar almıyoruz. Bunlar tarafların nihai statü müzakerelerinde karar vereceği hususlar."