CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ataşehir Büyükşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi'nin görevden uzaklaştırılmasını değerlendirdi.
- Bütün medya mensuplarının doğru bilgilendirilmesi gerekir. Biz size Ataşehir Belediye Başkanı ile ilgili alınan kararın ne kadar hukuksuz olduğunu bütün ayrıntılarıyla sunacağız. Ben değil bir hukukçu arkadaşımız sunacak.
Avukat İnan Bektaş belediye başkanına yönelik 6 maddelik iddiaları tek tek sıralayıp hukuki yanıtlarını verdikten sözü tekrar Kılıçdaroğlu aldı.
'ŞU ANDA YAPILMAK İSTENEN HAYSİYET CELLATLIĞIDIR'
- (Kılıçdaroğlu) Bu basın toplantısı asla bir savunma değil. Bilgilendirme amacıyla yapılıyor. Verilemeyecek hiç bir hesabımız yoktur.
Belediye başkanımız daha önce medyada yer alan haberler ve benim isteğim üzerine savcılığa gidip kendisi başvurmuştur. Soruşturma yapın diye. O soruşturmaların tamamından aklanmıştır. Şu anda yapılmak istenen haysiyet cellatlığıdır. Yılmayacağız. Kılıçdaroğlu konuşmasın istiyorlar. Ben tüyü bitmemiş yetimin hakkı için sonuna kadar konuşacağım. Bu ülkede vicdanları ayağa kaldıracağım.
'BİZİM BELEDİYELERİMİZ MAN ADASI'NDA ŞİRKET Mİ KURDU?'
- Hukuku iğfal edeceklerine neden cesaret edip karşımıza çıkmıyorlar. Biz onlara belge gösterdik, onlar da hesabını verselerdi. Bizim belediye başkanları Man Adası'nda şirket mi kurdu? Bütün banka hesapları, kredi kartları, yaptığı her alış veriş denetlendi. Biz denetlenmekten korkmayız. Ama haysiyet cellatlığına karşı çıkarız. Buna asla izin vermeyiz.
Kılıçdaroğlu basın toplantısı sonrası büyük bir kalabalığın olduğu Ataşehir Belediyesi önünde yeniden açıklama yaptı.
- Bizim mücadelemiz halkın ve hakkın mücadelesidir. Bu ülkede demokrasiyi yeniden inşa edeceğiz. 80 milyona sesleniyorum. Sen belediye başkanını seçtin. Şimdi sen seçimle getirdiğin belediye başkanına sahip çıkacaksın. Zulme boyun eğmeyeceksin. Zalimin karşısında susmayacaksın.
- Hesabını millete vereceksin. Biz gücümüzü Saray'dan değil milletten alıyoruz. Milyonluk tazminat davaları açıyorlar. Sanıyorlar ki biz korkacağız.
Ya senin feriştahın gelse bizi korkutamaz.
Beraat edilen davayı yeniden açıyorlar. Hangi görüşten olursa olsun benimle aynı havayı teneffüs eden vatandaşıma sesleniyorum. Bizim mücadelemiz Türkiye mücadelesidir. Hak, bayrak, adalet ve bir arada huzur içinde yaşama mücadelesidir.
'RIZA'NIN ALTINA YATANLAR BİZDEN HESAP SORUYOR'
- Daha düne kadar Rıza'nın önüne yatanlar… Niye onlara bir şey yapmadınız? Hükümete sormak istiyorum. Niye bir şey yapmadınız? Ayakkabı kutularına dolar istifleyenlere niye bir şey yapmadınız? Rıza'nın altına yatanlar bize hesap sormaya kalkıyor. Sen önce bunun hesabını vereceksin.
Kemal Kılıçdaroğlu, CHP'li belediye başkanlarının farklı olduğunu, hiçbirinin koltuğunu terk etmeyeceğini söyledi. https://t.co/0YFgtoFBhw pic.twitter.com/f8PI8H44xb
— Ensonhaber.com (@ensonhaber) December 9, 2017
'BELEDİYE BAŞKANLARIMIZA DOKUNDURTMAYACAĞIM
- Dün yurt dışındaydım, sabaha karşı geldim. İlk geldiğim yer burasıdır. Bizim belediye başkanlarımıza dokundurtmayacağız. Hesapları varsa, gelip benimle hesaplaşırlar. Başkasını aramaya gerek yok. Benim çocuklarımın da mal varlığı ile ilgili bir sürü şey söylediler. Havuz medyası söyledi. Milyon nanenin oluşturduğu havuz medyası söyledi.
Bir şey söyledim alındılar, dedim ki o havuz medyasının sahiplerine, yöneticilerine. Rıza Sarraf'ı çıkardınız televizyona, arkasında da Türk Bayrağını fon olarak kullandınız. Bunun adı ülkeye ihanetti, o ihanet yaftasını sizin boynunuza asacağım. Hiç endişelenmeyin siz. Bir yolsuzun, bir hırsızın, bir şarlatanın arkasına Türkiye Cumhuriyeti bayrağı koyacaksın, ben buna itiraz edince de ‘Ey Kılıçdaroğlu beni asacak mısın'. Seni asmayacağım, seni bu ülkede rezil edeceğim, rezil. Daha dur bakalım, şimdi bir bu başlangıç. Senin de bütün kirli hesaplarını çıkaracağım. Bu milletin önünde sen de hesap vereceksin. Bana hesap mı soracaksın. Sormazsan namertsin, sormazsan namertsin."Bu daha başlangıç. Mücadeleyi sonuna kadar yapacağız. Öyle bizden kurtulamazlar.
'ONLAR RIZA'DAN RÜŞVET ALDILAR'
- Ne yaptık, çoluk çocuğunla ilgili nesi var nesi yok, malvarlığının. Ben onun gibi kaçmadım. Oturdum dilekçeyi yazdım TBMM Başkanlığı'na verdim. Kılıçdaroğlu'nun ailesi, soyu sopu nesi varsa hepsini masaya yatırın, getirin Meclis'e hepsini sorgulayın dedim, önce de elimi ben kaldıracağım dedim. Der miyim? Dedim mi? Dedim. Ama onlar buna cesaret etmiyorlar. Çünkü onlar Rıza'dan rüşvet aldılar, malı götürdüler. Onların milletvekillerinin çocuklarına verecekleri hesapları yoktur. Yüzü kızaracaktır ileride torunlarıyla yan yana geldiklerinde.
Diyecek ki torunu bir dönem bu ülkede Rıza diye bir adam vardı, bu adam hırsızdı, bu adam yolsuzdu, bu adam bakanlara rüşvet dağıttı. Bu adam Meclis'te görüşülürken bunun dosyasını kim kapattı. Bu diyecek ki ben kapattım. Peki sen niye kapattın. Senin evine de mi bir ayakkabı kutusu kondu. Merak ediyorum. Evine de mi kondu bir ayakkabı kutusu. Niye bunu yapıyorsun. Hiç endişeniz olmasın, her kuruşun hesabını soracağız. Tüyü bitmemiş yetimin hakkı için. Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır. Onlar şeytan biz konuşacağız ve söyleyeceğiz. Sesimizi yükselteceğiz. Bu ülke için, çocuklar için yükselteceğiz.
Bütün vatandaşlarıma çok açık ve net bir çağrı yapıyorum. Hangi belediye olursa olsun, bütün belediye başkanlarımıza sahip çıkınız. Belediyelere gidiniz, belediye başkanına sahip çıkınız. Senin oy verip belediye başkanı seçtiğin kişi gayrimeşru yollarla görevden alınırsa o belediye başkanına sahip çıkmak bu milletin onuru ve şerefidir. O onuru ve şerefi her vatandaş göstermelidir. 20 Temmuz'da bir darbe yaptılar. OHAL'le bir darbe yaptılar. Şimdi yerelde bir darbe yapmak istiyorlar, halkın oyuna karşı, halkın iradesine karşı, halkın iradesini yok etmek istiyorlar. Biz bunu size yedirmeyiz arkadaş, kusura bakma. Yedirmeyiz, sana parça parça yediririz bunları.
Sizden tekrar açık ve net bir görev bekliyorum. Hepimiz demokrasi adına, bayrağımız adına, birlikte barış içinde yaşama adına oy verdiğimiz belediye başkanlarına sahip çıkacağız. Hangi partiden olursa olsun. Bizim belediye başkanlarımız onlarınki gibi değil. Ağlayarak koltuklarını terk etmeyecekler, istifa etmeyecekler. Çünkü hesabını verebilirler. Biz hesabını veririz, her kuruşun hesabını veririz. Çünkü bizim defterimizde namuslu olmak yazılı. 5 kuruşa tenezzül etmeyeceksin. Bizim defterimiz böyledir. Bizim kitabımız da böyledir. Bizim ahlakımız da böyledir. Biz böyle yetiştik, böyle de devam edeceğiz. Bizim yolumuz hak yoludur, bizim yolumuz doğru yoldur.