'CEHENNEMİN KAPISINI AÇTI'
8 Aralık’ı ‘Öfke Günü’ ilan eden Hamas, Trump’ı ‘cehennemin kapısını’ açmakla suçladı. Açıklamalarında daha yumuşak ama yine de kararlı olan Filistin Başkanı Mahmud Abbas, Trump’ın tüm barış çabalarını baltaladığı ve barış görüşmelerinde ABD'nin rolünü bitirdiğini söyledi. Öfke hızla Filistin'in ötesine geçti ve tüm İslam dünyasına yayıldı. Hamas’a destek veren İran, intifadayı yeniden başlatma tehdidinde bulundu. Ürdün, ABD’nin bu kararı için 'uluslararası hukukun ihlali' dedi. ABD’nin bölgedeki kilit müttefiki Suudi Arabistan da yüzünü Amerikalılardan çevirdi. Riyad, Kudüs’ün İsrail’in başkenti olarak tanınmasının 'sorumsuzca ve yersiz adım' olduğunu açıkladı.
Avrupa ülkeleri de ABD’nin kararına tepkili. Fransa, İngiltere, İtalya ve İsveç, BM Güvenlik Konseyi’ni Filistin için acil toplanmaya çağırdı. Paris ve Londra’nın bu çağrısına sonra Uruguay ve Mısır da katıldı.
'KARARA KARŞI OLMALARINA RAĞMEN AVRUPALILARA YÖNELİK SALDIRILARA DA YOL AÇABİLİR'
'ORTADOĞU'DAKİ AŞIRILIK YANLISI GRUPLAR İÇİN BİR ŞANS'
Filistinlileri, ılımlı aktivistlerin radikallerle birleşmek zorunda kaldığı duruma sokmanın düşüncesizce bir hareket olduğunu dile getiren Lukyanov, bu konuyla ilgili şu yorumda bulundu: “Şuna dikkat çekmek gerekir ki, IŞİD’in hiçbir zaman bu topraklarda resmi varlığı yoktu, sadece yandaşları var. Gazze ve Batı Şeria’da IŞİD’e destek verenler var. 2015-2016’daki bıçaklı intifadalar sırasında IŞİD ve ona yakın ilahiyatçılar aktif olarak İsraillilere yönelik saldırılara destek verdi. Ancak IŞİD giderek artan tehlikenin tek kaynağı değil. El Kaide de var. Mevcut durumda öfkeli Arap sokakları, İsrail’e daha radikal biçimde karşı koymaya hazır politik güçlere destek verebilir. Bu, Ortadoğu’da çok sayıdaki aşırılık yanlısı gruplar için bir şans”.
'TRUMP SUUDİ ARABİSTAN'I KÖTÜ DURUMDA BIRAKTI'
Lukyanov, sözlerini şöyle sürdürdü: “Elbette Trump, Suudi Arabistan’ı çok kötü durumda bıraktı. Gerçi bugüne kadar Suud hanedanlığının mali kaynakları ve otoritesi Batı ile dostluğun verdiği manevi zararı en aza indirme fırsatını veriyordu."
Dış politikadaki zikzakların büyük güç imajına uymadığını, bu yüzden ABD’nin bu kararından vazgeçme ihtimalinin çok küçük olduğunu dile getiren Dolgov, böylelikle Washington ile Müslüman ülkeler arasındaki ilişkilerde yeni çözümü zor anlaşmazlığın belirlendiğini söyledi.
Bu gelişmelerin ABD’nin Ortadoğu’daki müttefiki Suudi Arabistan için riskleri arttırdığını kaydeden Dolgov, bu yıl içinde Washington ile 110 milyar dolarlık silah anlaşmasını imzalayan Riyad’ın öfkeli Arap sokaklar ve ABD’yle dostluk arasında ortak bir payda bulmak zorunda kaldığını ifade etti.
Suudi Arabistan’ın İran’a karşı istihbarat alanında dahil İsrail ile işbirliği yaptığını kaydeden Dolgov, “Trump, Suudilerin bu yöndeki politikaya darbe vurdu” dedi.