Yunanistan'a 65 yıl sonra gerçekleştirilen en üst düzey ikinci ziyarette Eleutherios Venizelos Havaalanı'nda Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Kotzias tarafından karşılanan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Meçhul Asker Anıtı'na çelenk sunduktan sonra Cumhurbaşkanlık Binası'nda mevkidaşı Prokopis Pavlopulos ile bir araya geldi.
#Canlı: #CumhurbaşkanıErdoğan, Yunanistan Cumhurbaşkanı Pavlopoulos ile bir araya geliyor https://t.co/h28zJ3hpAb
— AA Canlı (@AACanli) December 7, 2017
'LOZAN, REFORM EDİLECEK BİR ANLAŞMA DEĞİL'
Görüşmenin basına açık ilk bölümünde konuşan Pavlopulos, Erdoğan'ın ziyareti öncesi gündeme getirdiği 'Lozan Anlaşması'nda güncelleme' konusu ile ilgili olarak, "Lozan'ın reform edilecek bir anlaşma olduğuna inanmıyoruz. Tartışılacak bir sözleşme değil" dedi.
'BU ZİYARETİN AB AÇISINDAN ÖNEME SAHİP OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUZ'
Pavlopulos'un açıklamalarından satırbaşları şöyle:
- Biz Yunanistan olarak Türkiye'yi her zaman AB'de destekleyen bir ülkeyiz. Bu ziyaretinizin AB açısından da çok büyük bir öneme sahip olduğuna inanıyoruz. AB'ye Türkiye'nin tam katılımı, hem Türkiye halkına, Türkiye'ye yararlı bir olgu olacaktır.
'TÜRKİYE-YUNANİSTAN ARASINDAKİ KÖPRÜ DAHA DA GÜÇLENMELİ'
LOZAN ANLAŞMASI TARTIŞMASI
- Lozan anlaşması iki ulusun ulusal toprakların sınırlarını çizen bir anlaşma teşkil etmektedir. Bu ikili ilişkiler açısından hiçbir boşluk bırakmayan, tamamlanması gerekmeyen muğlak bölge sınırları taşımayan bir anlaşmadır Lozan anlaşması. Bunun tartışılacak, reform edilecek bir sözleşme olduğuna inanmıyoruz. Ve bu anlaşma gereğince iki ülkede de yaşayan azınlıklar çok belirgin bir şekilde dile getirilmiştir. Ve azınlıklar Yunanistan açısından dini azınlık olarak tanınmıştır. Yunanistan'da Müslüman bir azınlık Lozan Anlaşması temelinde Yunanistan'da yaşamaktadır. Ve Yunanistan bu azınlığı bir hukuk devleti olarak tüm haklarını öngörüldüğü şekilde korumaktadır.
ERDOĞAN: LOZAN'DA HÂLÂ ANLAŞILMAYAN BAZI İNCELİKLER VAR
Erdoğan, bazı gerçekleri açık ve net olarak Yunan mevkidaşı Pavlopoulos'un açıklamasında ortaya koyduğunu belirterek, "Ben de açık ve net olarak ortaya koyacağım. Özellikle Lozan konusunda zannediyorum hala anlaşılmayan bazı incelikler var. 94 yıl önce yapılmış bir anlaşma ve bu anlaşma sadece Türkiye ile Yunanistan arasında yapılmış bir anlaşma değildir" ifadesini kullandı.
'BEN HUKUK PROFESÖRÜ DEĞİLİM AMA SİYASET HUKUKUNU İYİ BİLİRİM'
'BİZ OLMASAYDIK NATO'YA GİREMEZDİNİZ'
Kıbrıs konusunda Yunanistan gibi Türkiye'nin de garantör olduğunu anımsatan Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
"Bizzat o final görüşmelerinin içinde oldum. Kofi Annan ile o süreci birlikte yürüttük. Oradaki görüşmeler neticesinde aslında iş çözüme kavuşması gerekirken ne yazık ki orada alınan kararlar uygulamaya girmedi. Kıbrıs'taki Türkler, yapılacak olan referandumda yüzde 60'ın üzerinde 'evet' oyu verdiler ama Güney'de Rumlar tam tersine 'hayır' oyu verdiler. Avrupa Birliği'nin verdiği sözler de yerine gelmedi. Mali noktada vereceği desteklerin hiçbirini uygulamaya sokmadılar. Bugün bile hala bunlar yerine gelmiş değil. Bizler bu noktadaki sadakatimizi aynen sürdürüyoruz. Bizim hedefimiz şu; Kıbrıs'ta kalıcı, adil bir çözüm bulalım, aynı şeyi Ege'de bulalım. Bunlar, 'Lozan'da şöyle olmuş, böyle olmuş…' Tamam eyvallah ama biz o zaman olması gerekenleri şöyle bir an önce yapalım. Kolay değil, 94 yıl geçti bu arada, 94 yılda birçok şey değişti. Eğer bunlar gözden geçirilirse, birçok şeyin olması gerektiğini inanıyorum ki taraflar da kabul edecektir."
'Eğer biz engel olsaydık siz NATO'ya giremezdiniz'
— ANADOLU AJANSI (@anadoluajansi) December 7, 2017
[Video 🎥] Cumhurbaşkanı Erdoğan, Yunan mevkidaşı Pavlopulo ile görüştü https://t.co/mssCiqg5Zw pic.twitter.com/LIErsvVDRa
'65 YIL ARADAN SONRA BÖYLE BİR CESARETİ ORTAYA KOYARAK BURAYA BİR CUMHURBAŞKANI GELİYORSA…'
65 yıl aradan sonra Yunanistan'a çok farklı bir heyecan ile geldiklerinin altını çizen Erdoğan, "Batı Trakya'ya, soydaşlarımıza bundan önce yaptığım gibi bir ziyaret yapmayı da arzu ettim ama birileri de maalesef bu ziyareti provoke ediyor. Dağıtılan broşürlerden tutunuz oradaki binaların kapılarına çizilen çeşitli işaretlere varıncaya kadar. Her toplumun içinde artılar, eksiler vardır. O ayrı bir konu ama bunların 65 yıl aradan sonra böyle bir cesareti ortaya koyarak buraya eğer bir cumhurbaşkanı geliyorsa, bunun çok kontrol altında tutulması gerekir diye düşünüyorum. Bu ziyaretimizin, çok daha zengin, barışa yönelik şekilde yürümesi, tarafların özel gayretleriyle, önem arz ediyor. Aramızdaki gerek siyasi gerek askeri, ekonomik, ticari, kültürel, bütün bu ilişkileri yoğunlaştırmamız, güçlendirmemiz lazım" değerlendirmesinde bulundu.
Erdoğan, iki ülke arasındaki turizm amaçlı seyahat edenlerin sayısının hatırı sayılır şekilde yükseldiğini dile getirdi.
Ülkeler arasındaki Yüksek Düzeyli Stratejik Konseyi'ni güçlendirerek devam ettirmeleri gerektiğini vurgulayan Erdoğan, "Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanı olarak arzum şudur. Biz bardağın boş tarafıyla uğraşmayalım, bardağın dolu tarafına bakalım ve münasebetlerimizi güçlendirelim. Bu ziyaretimizin de inanıyorum ki 65 yılı bir kenara koyup artık ileriye bakacak bir ziyaret olması temennisindeyim" dedi.