Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından satır başları şöyle:
"6 yıl içerisinde Suriye'den ülkemize sığınan göçmenlerin 250 bin bebeği gözlerini dünyaya Türkiye'de açtı. Suriye'nin içten içe yanarak enkaz haline dönüşmesine Türkiye kayıtsız kalamazdı. Hiç bir fedakarlıktan kaçınmıyoruz. Bunun, bizim insanlığımızın, büyük devlet olma geleneğimizin bir gereği olduğunu düşünerek hareket ediyoruz. Yerinden yurdundan olmuş bu kadar insanın hayatını başka yerde sürdürmesi mümkün olamaz. Hani bir söz vardır bülbülü altın kafese koymuşlar, ille de vatanım demiş. Biz ne imkan sağlarsak sağlayalım, onların kendi toprakları var, bunu göz ardı edemeyiz. Bunun için Suriye'de bir an önce kalıcı barışa, çözüme gidilecek yolları birlikte hareket edip açmak gerekir."
"Bir ASTANA süreci var. Bu süreç belirli bir noktaya kadar geldi. Oldukça önemli yol katettik. Bu süreç Cenevre'de kalıcı barışı engelleyen bir süreç değildir. Bu konuda gerek koalisyon gücünü oluşturan ülkelerin, gerek ABD'nin bundan sonra daha fazla sorumluluk almaları icap etmektedir. Burada dikkat edilmesi en önemli husus DEAŞ ile mücadeledir. Bu mücadelede ciddi bir başarı sağlanmıştır. DEAŞ kurumsal olarak çökeltilmiştir."
"Dostlarımızla ayrıştığımız noktayı ifade etmek istiyorum. 'Fırat Kalkanı' konusunda çok önemli iş yaptık. Ülkemize girmeye çalışan 50 binin üzerinde yabancının girişine izin vermedik. Kapıda geri çevirdik. 5 binden fazla DEAŞ mensubunu gözaltına aldık."