Mahkeme, 'Suçun işleniş biçimi, bir eğitim kurumuna yönelen eylemle ortaya çıkan suç konusunun önem ve değeri, yakılan binanın içinde o anda bir insanın bulunmasının yarattığı tehlikeyi' gerekçe göstererek maddede öngörülen en üst sınırdan hüküm kurdu.
İstanbul Anadolu 49. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen karar duruşmasına tutuksuz sanık Mehmet Ali Aligül ve Avukatı Begüm Kaya ile MSGM'nin Avukatı Toygar Öztürk katıldılar. Hakim Gökhan Pala, sigorta şirketi tarafından mahkemeye gönderilen yazıda, suçtan kaynaklı hasar nedeni ile sigortalı MSGM'ye yaklaşık 40.000 liralık bir ödemenin yapıldığını belirterek, sanığa bu zararı ödeme gücünün bulunup bulunmadığını sordu.Bu zararı giderme gücünün olmadığını söyleyen sanık, "Ben de bir araştırma yaptım. Söz konusu yangından kaynaklı zarar bana göre en fazla 10-12.000 TL olabilir. 40.000 lira gibi bir meblağ bence çok fahiştir, şişirilmiş bir fiyattır. Şu anda ödeyemiyorum" dedi.
Son sözü sorulan sanık, olayı bir anlık öfke ile yaptığını belirterek, "Bir anlık öfke ile öyle bir olayı gerçekleştirdim. Hatam vardır. Hatamı kabul ediyorum. Takdir mahkemenindir" dedi.
EN ÜST SINIRDAN CEZALANDIRILDI
Hakim Gökhan Pala, kısa bir aradan sonra sanığı, 'Yakarak mala zarara verme' suçundan ceza verdiğini açıkladı. Kararda, 'Suçun işleniş biçimi, bir eğitim kurumuna yönelen eylemle ortaya çıkan suç konusunun önem ve değeri, yakılan binanın içinde o anda bir insanın bulunmasının yarattığı tehlike' gerekçe gösterilerek, sanığa verilen cezanın alt sınırından uzaklaşıldığı belirtildi. Bu nedenle sanığa maddenin öngördüğü en üst sınır olan 3 yıl hapis cezası verildiği belirtilen kararda, suçun yakıcı madde ile işlenmesi gözetilerek sanığın cezasının 5 yıla çıkarıldığı, uygulama şartları bulunmadığı gerekçesi ile bu cezada 'Haksız tahrik' indirimi yapılmadığı belirtildi. 'İyi hal' indirimi ile sanığın cezası 4 yıl 2 aya düşürüldü.