Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu'nun (ICIJ) kamuoyuna açıkladığı Paradise Papers (Cennet Belgeleri), offshore vergi indirimi yapan ya da vergi almayan ülkelere yatırım yaparak vergi kaçıran zenginlerin ve siyasetçilerin ilişkiler ağını ortaya çıkarttı. Paradise Belgeleri'nde göze çarpan isimlerin başında, Başbakan Binali Yıldırım'ın çocukları Erkam ve Bülent Yıldırım geliyor. Yıldırım'ın çocuklarının, Malta'da Hawke Bay Marine Co. Ltd ile Black Eagle Marine Co. Ltd adlı şirketleri olduğu anlaşılıyor.
Çocuklarının dokunulmazlığının olmadığına da değinen Yıldırım, soruşturma yapılabileceğini de sözlerine ekledi. Yıldırım, "Bunlar açık seçik faaliyet gösteren şirketlerdir. Bu iddia yeni de değil, bu gazete ilk defa 2008'de bunları gündeme getirdi. Şimdi de aynı haberi büyük bir usulsüzlük olarak yapıyorlar. Benim siyasetçi olmam nedeniyle çocuklarımın faaliyetleri üzerinden haber yapmaları egzotik bir iştir. Benim dokunulmazlığım var ama çocuklarımın yok. Buradan davet ediyorum, her türlü soruşturma yapılabilir" diye konuştu.
ERDOĞDU, OFFSHORE'U ANLATTI
Yıldırım'ın çocuklarının Paradise Papers'la ortaya çıkan şirketleriyle ilgili RS FM'de yayınlanan Yavuz Oğhan'dan Bidebunudinle programında değerlendirmelerde bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı Aykut Erdoğdu, offshore şirketler aracılığıyla vergiden kaçınmanın yolunu şu örnekle anlattı:
"Türkiye'de üretim yapıp Azerbaycan'a televizyon satan bir şirket düşünün. 200 dolara mal edip, 1000 dolara satıyor. 800 dolar kar edecek, ortalama yüzde 30 vergi ödeyecek. Yani ödemesi gereken vergi, televizyon başına 240 dolar vergi ödeyecek. Oysa, 200 dolara ürettiği televizyonu, kağıt üzerinde 250 dolara Virgin Adaları'na ihracat gösterse, Türkiye'de aradaki 50 dolarlık farkın vergisini ödeyecek. O miktar da 15 dolar. 240 dolar yerine 15 dolar yani. Şirket, Virgin Adaları'na 250 dolara ithal ettiğini göstermiş olduğu televizyonu, Azerbaycan'a yine 1000 dolara satarsa, Türkiye'de ödemiş olduğu 15 dolarlık vergiyle konuyu kapatmış olacak. Çünkü Virgin Adaları'nda vergi yok."
Erdoğdu, Türkiye'nin büyük bir ekonomik krize sürüklendiğini ifade ederek, "Bizim ülkemizin geleceğinde, belki Türkiye Cumhuriyeti tarihinde görülmemiş bir ekonomik krize doğru sürükleniyoruz. Mesela 1994'de krize girdik, bir sürü önlemler alındı, yere vurduk ve çıktık. Şimdi gittimiz noktada daha yavaş dibe doğru gidiyoruz ama yere vurduktan sonra yukarı çıkamayacağız. Sürüneceğiz senelerce" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP'den kurtulmak istediğini ileri süren Erdoğdu, şunları söyledi:
"AKP'nin en üst yönetimiyle, AKP'nin milletvekilleri ve il örgütleri arasında büyük bir kopuş var. AKP milletvekillerinin bir kısmı durumu görüyor ve bunu bir milli mesele olarak CHP'den üstü örtülü bir şekilde yardım istiyor. Cumhurbaşkanı, AKP'yi yenileme projesine girişti. Aslında, başına bela olduğunu düşündüğü AKP'den kurtulmak istiyor."
Başbakan Binali Yıldırım'ın "Soruşturma yapılabilir" sözlerine de değinen Erdoğdu, Yıldırım'ın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a meydan okuduğunu söyledi. Erdoğdu, Yıldırım'ın sözlerinin ardından Meclis Araştırma Önergesi hazırladıklarını da ifade ederek, şunları söyledi:
"Binali Yıldırım'ın isteğini geri çevirmedik ve Meclis Araştırma Önergesi hazırladık. Kimin kendisinin, eşinin, oğlunun, damadının yurtdışında parası var, hep beraber TBMM'de oturup mal varlıklarını inceleyelim. Bütün liderlere yapalım bunu. Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Recep Tayyip Erdoğan'ın, Binali Yıldırım'ın, Devlet Bahçeli'nin, Selahattin Demirtaş'ın ve hatta biz milletvekillerinin ve bakanların da hesaplarını araştıralım. Binali bey, büyük bir yol açtı aslında bu sözüyle. Tayyip Erdoğan'a meydan da okudu. En son meydan okuyan da Ahmet Davutoğlu'ydu. 'Yolsuzluk yapan, kardeşim dahi olsa kolunu keserim' demişti. Bir sivil darbeyle götürüldü. Binali Yıldırım'ın başına ne gelir bilmiyorum ama samimiyetle bu sözünü takdir ediyorum."