Posta'dan Alev Gürsoy'un haberine göre Serbes'in mektubundan öne çıkanlar şöyle:
'NEDEN ŞAŞIRDIKLARINI ANLAMIYORUM'
Evet, düşündüm, taşındım. Kullandığım ilaçları bıraktım, ailemle vedalaştım ve kazanın 6’ıncı gününde teslim oldum. Tanrı bile dünyayı altı günde yaratmışken benim altıncı günde teslim olmama neden şaşırdıklarını anlamıyorum.
Savcılığa teslim olduğumda Savcı Bey bana teşekkür etti, hakkımda bir soruşturma yürüttüğünü de o gün öğrendim. Hakkımda ne bir tebligat vardı, ne de yurt dışına çıkış yasağı. Beş yıllık Schengen vizem vardı, isteseydim yurt dışına çıkabilirdim ve hiçbir ülke de beni Türkiye’ye iade etmezdi.Ama ben bu memleketin yazarıyım ve memleketimi seviyorum. İsviçre’de, Fransa’da ya da Almanya’da ölmek istemiyorum.
Ben bir kahraman değilim ama bahsettikleri gibi bir canavar da değilim. Ben sadece insanım. Benim yüzümden üç kişi hayatını kaybetti. Vicdan azabı ve utanç içindeyim. Suçluyum, pişmanım ve üzgünüm.
'İNSANLAR BENİ UNUTSUNLAR'
Cezamı çekmek istiyorum. Cezaevinde olmak bana iyi geliyor. Demir kapılar sertçe kapandığında, infaz memurları adımı bağırdığında, ayakkabılarımı çıkararak üst aramamı yaptıklarında, bütün bunları cezamın bir parçası olarak görüyorum. İnsanlardan tek ricam var, beni unutsunlar beni rahat bıraksınlar ve cezamı çekeyim."