İstanbul Beyoğlu'ndaki Tarlabaşı semtinde Beyoğlu Belediyesi ile Çalık Grubu'na bağlı GAP İnşaat'ın yüzlerce mahalleliyi yerinden edecek kentsel dönüşüm projesine ilişkin Mimarlar Odası Büyükkent Şubesi'nin açtığı dava sonuçlandı. Tarlabaşı semtindeki kentsel dönüşüm projesi yargı kararıyla iptal edildi. Dava sonucunda İstanbul 3. İdare Mahkemesi'nin oybirliğiyle verdiği iptal kararında, dava konusu kurul kararı ve yenileme projesinin ‘planlama esaslarına, kamu yararına ve hukuka' aykırı olduğu belirtildi. CHP İBB Grup Başkanvekili Ertuğrul Gülsever, projenin iptal edilme süreci ile ilgili detayları Zafer Arapkirli ile Seyr-i Sabah'ta anlattı:
‘TARLABAŞI'NDA AVAM BİR PROJE YAPILDI'
"Çok önceden Tarlabaşı'nda birtakım uygulamalar yapılmaya başlandı. Sonraki dönemlerde de konumunu koruduğu için ve cazibe merkezi olduğundan dolayı Tarlabaşı'nda bugün mevcut belediye iktidarı ve hükümet burası ile ilgili kararlar almayı planlıyordu. 2005-2006 yıllarında orası kentsel sit alanıydı. Hala öyle ama bu kentsel sit alanına ilişkin bir plan üzerinde hazırlıklar yapılmaya başlandı. Burada toplam 269 binadan 209 tane tescilli bina var. Dolayısıyla bu tescilli binaların mevcut konumlarını koruyarak ve bozmayarak birtakım projeler, iyileştirmeler yapılabiliyordu. Ama maalesef burada avam bir proje yapıldı.
Bunun üzerine mülk sahipleri, STK'lar, siyasi partiler, toplumun çeşitli kesimleri itiraz ederek yargıya başvurdu. Ancak mahkeme ‘Üstün kamu yararı var' diyerek bu itirazları reddetti. Bunun üzerine kararı temyiz ettik. Sonucunda da kurulun yetkisini doğru kullanmadığı, bu alana ilişkin projelerde plan hükümlerine uyulmadığı, gerekli bütünlüğün korunmadığı gerekçesiyle tekrar görüşülmek üzere mahkemeye iade etti. Mahkeme 2015'ten yana bu kararı inceledi. Ve bu planların daha evvelce bütünlüğü bozduğu ve imar mevzuatına aykırılıklar taşıdığı, planların kamu yararı taşımadığını belirterek bu kararların tamamını iptal etti."
‘MEVCUT DOKUYU KORUMALISINIZ'
"Burada bir şeyler yapılmasına hiç itirazımız yok" diyen Gülsever, "Ama önce bu tip yoksul halkın yaşadığı bölgeler kriminal bölgeler haline getiriliyor. Bu İstanbul'da hep yapılan bir şey. Bu planların yapılabilmesi için önce toplumda bir algı oluşturuluyor. Toplum da ‘Evet, burası temizlenmeli kardeşim' mantığıyla harekete geçiriliyor. Bunlar bilinçli yapılmış şeyler. Elbette buranın ihya edilmesi gerekiyor. Ama dünyanın başka yerlerinde olduğu gibi mevcut dokuyu koruyarak yapacaksınız" ifadelerini kullandı.