Pendik'te 21 yaşındaki Mustafa Yetgin, 13 Ekim'de 17 yaşındaki Helin Palandöken, Cemil Yıldız ve Deniz Morsümbül'e pompalı tüfekle ateş etmişti. Olayda Palandöken hayatını kaybederken, Yıldız ile Morsümbül yaralanmıştı. Lise öğrencisi Helin Palandöken'i sokak ortasında katleden, 2 arkadaşını da yaralayan Mustafa Yetgin'in, katliam silahını internet üzerinden yurtdışından satın aldığı ortaya çıktı. Türkiye'deki bireysel silahlanmanın vardığı korkunç boyutu Zafer Arapkirli ile Seyr-i Sabah'a değerlendiren Bursa Barosu Başkanı avukat Gürkan Altun, "Tüm gazetelerin üçüncü sayfalarına baktığımızda kadın cinayetlerinde en fazla kullanılan vasıtanın av tüfeği olarak tanımladığımız silahlar olduğunu gözlemliyoruz" dedi.
‘BIRAKIN AV TÜFEĞİNİ, İNTERNETTE OYUNCAK SİLAH DAHİ SATMAMALISINIZ'
Altun, silahların kolay satılmasını durdurmak gerektiğinin altını çizdi: "Av tezkeresi verilmesinin bir silah ruhsatı verilmesi kadar kesin bir kayda bağlanması gerekiyor. Gelişmiş ülkelerde 21 yaş altına içki satılmazken, biz bunu tartışırken 18 yaşında kişilere kimlik ibrazıyla pompalı tüfek ya da av tüfeği satıyorsunuz. Bırakın av tüfeğini, internette oyuncak silah dahi satmamalısınız. Bunun sanal alemden tamamen çıkarılması egerkir. Katı kurallara bağlanarak satışının başlaması lazım. Bunun dışında silahlar üzerinde teknik değişiklikler yapılması lazım. Seri atış yapan silahların tümüyle yasaklanması, tek tek atış yapması ve atışlar arasında da aralık koyacak teknik bir düzenleme yapılması lazım ki burada kurban olma durumundaki insanlarımızın kendilerine bir kaçış noktası bırakması lazım."
‘BU SİLAHLAR PEYNİR EKMEK GİBİ SATILIYOR'
"Bu silahlar peynir ekmek gibi satılıyor" diyen Altun, "Bunun yanında çekirdek çitler gibi çok rahat kullanılabiliyor. Satımı çok kolay, kullanımı bundan çok daha kolay. Birçok vasıta ile cinayet işlenebiliyor. Ancak ne kadar kolaylaştırırsanız, yaygınlaştırırsanız eylemi, sonuçları o kadar vahim olur. Haliyle cezalandırılmasının da o kadar ağır olması lazım. Burada bizzat kişinin yaşamı elinden alınıyor. 17 yıl siz büyütüyorsunuz, gözünüz gibi bakıyorsunuz fakat caninin biri geliyor, o bedeni ruhu sizden alıp gidiyor. Bunun kabul edilmesi mümkün değil. En başta meclisin yasama organının bir şeyler yapması lazım. Bizim toplumu bilgilendirmemiz gerekiyor" ifadelerini kullandı.
‘BU ÜLKEDE HER ŞEYE BİR KHK İLE MÜDAHALE EDEBİLİYORSUNUZ'
Bursa Barosu Başkanı avukat Altun şöyle devam etti: "Aslında bir kanuna bile ihtiyaç yok. Çünkü beşinci defa olağanüstü hal (OHAL) kararı alındı. Bu ülkede her şeye ama her şeye bir KHK ile müdahale edebiliyorsunuz.
Hafif alkollü içki üreten bir firmanın spor alanlarındaki tabelası kaldırıldı. Hatta 50 yıllık köklü bir spor kulübünün ismini değiştirdik biz bu ülkede. Burada insanın bedeninde ruhsal halinde değişikliğe zarar verici maddelerden bahsetmiyoruz, bizatihi öldürmeden bahsediyoruz."