'KÜRESEL KÜLTÜR YEREL KÜLTÜRLERİ EZİP GEÇİYOR'
Küresel kültürün bütün imkanlarıyla yerel kültürleri ezip geçtiği bir çağda bulunduklarının altını çizen Kurtulmuş, "Bunun için bizim gibi iddia sahibi olan ülkelerin milli kültürel bağımsızlığına önem verme mecburiyeti vardır. Milli kültürel bağımsızlığını koruyamayan ülkelerin ekonomik ve teknolojik olarak bağımsız olmaları asla mümkün olmamıştır. Güçlü ve büyük bir Türkiye'den bahsediyorsak Türkiye topraklarında var olan bu zengin, kültürel çeşitliliğimizi yaşatmamız, çoğaltmamız ve sonraki nesillere aktarmamız boynumuzun borcudur" diye konuştu.
'BATILI ANLAMDA DEĞİŞTİRMEYİ MARİFET ZANNETTİK'
'CHOPİN'İN CENAZE MARŞI YERİNE ITRİ'NİN TEKBİR'İ'
Konuşmasında 1936-1938 yılları arasında Türk Sanat Müziği'nin radyolarda çalınmasının yasak olduğunu hatırlatan Numan Kurtulmuş, şunları söyledi: "Türk Sanat Musikisi geri bir kültürün müziğiydi. Bizim Batı müziğini dinlememiz gerekiyor, Batı müziğiyle bir şekilde halkımızı yoğurmamız gerekiyordu. Daha birkaç hafta öncesine kadar şehitlerimizin cenazelerinde kimsenin anlamadığı ve bilmediği, on yıllardır çalınmasına rağmen kimsenin de anlam veremediği Chopin'in 'Cenaze Marşı' ile şehitlerimizi defnediyorduk. Çok şükür, artık Itri'nin marşıyla herkesin 'Allahu Ekber' diyerek katılabileceği marşlarla şehitlerimizi defnedebiliyoruz. Maalesef, iddia sahibi ülkelerin iddialarını sürdürebilmesi için kendi kültürel kökleri üzerine yükselmesi şarttır. Son iki asrımız köklerimizden uzaklaşmayla geçti, ne kadar uzaklaşırsak adam olacağımızı zannettik, çok şükür artık derin uykulardan uyandık ve ayağa kalktık."