ABD'yle Türkiye arasında karşılıklı vize hizmetlerinin askıya alınmasıyla doruk noktasına ulaştı. ABD yönetimi İstanbul Başkonsolosluğunda çalışan Murat Topal'ın 15 Temmuz darbe girişimiyle bağlantılı olduğu iddiasıyla tutuklanması sürecine karşı güvenlik gerekçesiyle bu yola başvurduğunu söylüyor.
Ankara ise konunun yargıyı ilgilendirdiğini belirtirken, diğer yandan ABD'de İran'a yaptırımların delinmesiyle ilgili tutuklu bulunan Rıza Zarrab davasına atıf yapıyor. İlişkiler iyiden iyiye gerilmiş durumda. Krizi, Ankara kulislerini yakından takip eden gazeteci/yazar Metehan Demir'le konuştuk.
‘ABD DİPLOMASİ BİRİKİMİYLE DAHA DİKKATLİ OLMALIYDI‘
Metehan Demir'e göre, ABD gibi tüm dünyada söz sahibi olduğunu iddia eden, diplomaside birikim sahibi bir ülkenin bu krizde daha dikkatli davranması gerekliydi. Washington'ı özellikle de Türkiye ile yaşanan krizleri vatandaşlara yansıtmakla eleştiren Demir, şu vurguları yaptı:
‘TÜM SIKINTILARA RAĞMEN GEÇMİŞTE İLİŞKİLER DEVAM ETTİ'
Demir, bu bağlamda iki ülke arasındaki sıkıntıların sadece bu hükümet dönemine özgün olmadığını anımsatırken, geçmişte tüm sıkıntılara rağmen ilişkinin devam etmiş olmasına dikkat çekti:
Ancak son dönemde özellikle de 15 Temmuz darbe girişiminin ardından Cemaat'le bağlantılı kişilerin gittiği yer olan ABD ile yaşanan sıkıntılara dikkat çeken Demir, "15 Temmuz darbe girişiminin faillerine dair ABD'den Türkiye'nin iade talebine karşılık alamadığı, PYD'ye yapılan silah yardımı, Amerika'da Cumhurbaşkanlığı korumaları krizi gibi bir sürü olay cereyan etti' anımsatması yaptı. ABD'nin vize hizmetlerini askıya alma kararından 24 saat geçmeden kritik bir diplomatla konuştuğunu anlatan Demir, "'Şimdi biz güvenlikten bahsediyorsak, Türk misyonlarının önünde, özellikle Washington'da sürekli gösteriler var. Sürekli Türkiye'den ziyaretçiler olduğunda orada kavga kıyamet kopuyor. Eğer güvenlik sorunuysa bizim de endişelerimiz var' bilgisini aktardığını anlattı. Demir, "ABD misyonlarının Türkiye'de korunması adında Türkiye'de polisler şehit oldu, sivil güvenlik görevlileri şehit oldu. Türkiye'de de bu konuda hassasiyetinin gösterildiğini söylemek lazım" diye konuştu.
‘PEARL HARBOUR'DAN SONRA JAPONLARA BİLE BÖYLE BİR ACEMİLİK YAPILMADI'
Japonya'nın İkinci Dünya Savaşı'nda ABD'ye saldırısından sonra bile Amerika'da yaşayan Japonların böyle acemi bir tutumla karşı karşıya kalmadığını söyleyen Demir, ABD yönetiminin bu davranışıyla insani durumlara da zarar verdiğini belirtti:
''Yetkililer enteresan bir açıklama yapıp şöyle diyorlar: ‘Başka bir adım atsalardı çok daha sert bir yanıt verirdik ama bu biraz 'bel altı vurmak' gibi oldu'. Hatta şu dile getiriliyor; sağlık sorunları olan insanlar vize için başvurabilir ya da eğitim bursunuz olabilir, toplantı-kongre olabilir. Bunlar insanlığa ortak yararı olan, insani şeylerdir ama ABD şimdi diyor ki, ‘gelemezsin'. Yani bununla ABD yönetimi bu insani durumlara da zarar vermiş oluyor. Artık dünya da global, herkes oradan oraya gidiyor, Japonya'dan oraya gidiyorlar geliyorlar. Bu olayları düşünürken bugün Pearl Harbor baskınını anımsadım. Pearl Harbour baskınından sonra bile Japon vatandaşlarına ABD bu kadar diplomatik bir acemilik yapmamıştı. Çok ağır baskılar getirildi fakat daha sonra ABD hata yaptığını kısa sürede anlayıp düzeltmeye başladı.''
‘ABD'DE TRUMP BAŞA GELDİĞİNDE ÇOK BAŞLI YÖNETİMLER OLUŞTU'
ABD gibi lider konumda olduğunu iddia eden bir devletin vatandaşların hayatını etkileyen bir karar almasını fevri ve duygusal olduğunu düşünen Demir, Trump'ın seçildikten sonra bazı konularda zorlandığını ve yönetimin çok başlı hale geldiği görüşünü dile getirdi:
ABD'nin bu konuda biraz dikkat etmesi gerekiyordu. Eğer ABD gibi bir devlet olarak dünyada lider konumunda önemli bir konumda olduğunu söylüyorsanız bunu sahip olduğunuz çok birikimli diplomasisiyle vatandaşların hayatını etkilemeden çözmeniz gerekirdi. Bu karar duygusal ve fevri bir karardır. Hafta sonu verilmiş bir karar olması da dikkatimi çekti, çünkü ABD ve Batı diplomasisinde hafta sonları yoğun mesai yapılmaz. Trump'ın ne kadar haberi var onu da sorgulamak gerekir. Çünkü Trump iş başına geldikten sonra Amerika'da çok başlı yönetimler oluştuğu ve herkesin bazı konularda inisiyatifler almaya başladığı söyleniyor. Trump'ın bu konuda zorlandığı söyleniyor. Bunu bilip olaya buradan da bakmak gerekiyor.''
‘YA TÜRKİYE'NİN ABD'DEKİ MİSYONLARINDA TERÖRLE BAĞLANTILI BİRİSİ ÇALIŞSAYDI…'
Yaşanan sorunlara rağmen ilişkinin devam ettiğini belirten Demir, ABD'nin daha sorumlu davranarak hareket edebileceğini ve aynı durumla karşılaşılsaydı neler yapabileceğini sorguladı:
‘JOHN BASS İŞİ DUYGUSAL BİR ŞEKİLDE GÖTÜRÜYOR‘
ABD Büyükelçisi John Bass, görev süresinin dolması söz konusuyken Türkiye'de hedef tahtasına oturtulmuşken, Metehan Demir, Amerikalı diplomatların Türkiye'de her zaman ağır eleştirilere maruz kaldığını anımsattı. Demir, bu eleştirilere rağmen diplomatların ilişkileri en iyi seviyede tutmaya yönelik görevlerini duygusallıktan uzak bir biçimde yapmaları gerektiğini söyledi:
‘BU ÜRKÜLECEK BİR YAPTIRIM DEĞİL BELALTI VE KIRICI BİR YAPTIRIM‘
ABD'nin aldığı vize hizmetlerini askıya alma kararının Türkiye'de Amerika'ya olumlu ve tarafsız bakanlara bile ‘artık bu kadarı fazla‘ dedirttiğini söyleyen Demir bu kararın Türkiye açısından kırıcı bir davranış olduğunu söyledi:
‘BİR BÜYÜKELÇİ TEK BAŞINA BÖYLE BİR HAREKET YAPAMAZ'
Bu kararın ABD'de hangi süreçlerle alındığının irdelenmesi gerektiğini de vurgulayan Demir, tarafların duygusallıktan uzak durması gerektiğinin altını çizdi:
‘‘Bir büyükelçinin tek başına böyle bir hareket yapamayacağını biliyoruz. Büyükelçiler düzenli olarak rapor yazıyorlar başkentlerindeki masalara. O raporlar çerçevesinde de tekrar istişare telefonları yapılıyor ve ondan sonra da kararlar alınıyor. Fakat bu karar tek başına alınmamıştır ama mesela Trump'ın haberi var mıdır? Henüz bilemiyoruz. Bu meseleleri Türkiye'de haberinin mutlaka olması gerekir diye düşünüyoruz değil mi? Fakat yine de bilemiyoruz. Trump bu saatten sonra çıkıpta benim haberim diyemez çünkü kendisinin tamamen karizması çizilir. Örneğin Tillerson'un yalanlansa da Trump'ı dikkate almadığı hatta istifanın eşiğine geldiğine yönelik iddialar var, hakkında not yazmış diye iddialar var. Bunlara bakıldığı zaman birkaç başlı dışişleri ve Amerikan politikası var. İnsanın buraya bakarken kafası karışabiliyor. Türkiye gibi bir ülkeyle bu karar alıyorsa bu çok büyük tepki çekicektir ve ortalığı ayağa kaldırıcaktır."
‘BU ANLAMSIZ KARAR KISA ZAMAN İÇERİSİNDE KALDIRILACAKTIR'
Metehan Demir, ABD'nin aldığı ‘anlamsız kararın' kısa zaman içerisinde kaldırılacağı beklendisini de şu sözlerle dile getirdi:
‘MENFAAT NOKTALARINDA BULUŞUNCA BU SORUNLAR HATIRLANMAZ‘
Türkiye-ABD ilişkilerinde inişli çıkışlı zamanları hatırlatan Demir, sorunların menfaatler noktasında anlaşılarak hatırlanmamış gibi yapıldığını ve ilişkiye devam edildiğini söyledi: