Cemevinin 12 direkli bir çadır görünümünde 2.5 metre yüksekliğinde, 1.5 metre kalınlığında taş duvarlar üzerine bindirilerek kırlangıç kubbe tekniği ile 1224 yılında inşa edildiği öğrenildi.
Onar'da oturan ve gönüllü olarak cemevinin rehberliğini yapan Serdan Kaygusuz da cemevi hakkında şu bilgileri verdi:
"Anadolu Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat'ın bölgeye yaptığı bir ziyaret sonrası Türkmen Şeylerinden Hasan Onar'a verdiği Zaviye yerleşim birimi belgesi ile Türkmen Şeylerinden Hasan Onar tarafından inşa edilen cemevi girişinde dört kapı bulunur.
İlk kapı şeriat, ikinci kapı tarikat, üçüncü kapı marifet, dördüncü kapı hakikat kapısıdır. Dört Kapı, normal bir insanın başlangıçta ham olan ruhunun ve benliğinin dört aşamadan geçerek, ergin olgun hale gelmesi, ilahi sırra ulaşmasını da ifade etmektedir. Ağaçlardan yapılan cemevi çatı sistemi yedi katlı olup yedi kat göğü simgeler.
Tepedeki üçgen şeklindeki havalandırma boşluğuna 'sır lokma' derler. Yani bu boşluktan lokma atılır, kimsenin ne getirdiği ne götürdüğü bilinmez. Lokma, her canın kendi olanakları ve isteği doğrultusunda ceme sunduğu yiyecek, içecek ve diğer yardımlardan oluşur.
Cemevine yapılan bağışlar bu bağlamda birer lokmadır ve bunlar da cemi yürüten kişi tarafından tek tek ya da lokma sahiplerinin adları topluca anılarak dualanması gerekir. Lokma böylece birbirinden rızalık almış canların katkılarının toplamıdır. Bu katkılar, cemin 12 hizmetlisinden lokmacı ve diğer görevliler tarafından dağıtılır ve yenir.”