ÖZEL SEKTÖRE DE İZİN VAR
Resmi Gazete’de yayımlanan tebliğ değişikliğine göre, karkas eti ve kemiksiz et olarak tanımlanan sığır etlerini, Et ve Süt Kurumu, bakanlıktan gerekli izinleri almış olan kesimhaneler, et ve et ürünlerini parçalama ve işleme tesisleri, soğuk hava deposu olan et satış yerleri ile yemek fabrikalarına sahip kişi ve kuruluşlar veya bu işletmeler adına ithalat yapacak firmalar ithal edebilecek.
İthal edilecek kemiksiz etler, bir hayvanın bütün karkasının eksiksiz olarak tamamından elde edilecek ve karkasın hangi bölgesinden elde edildiği paketlerin üzerindeki etikette yer alacak. Türkiye’ye ithalatı yapılacak kontrolü ve denetimi yapılmış etler, Türkiye’ye ithalatı yapılmayacak etler ve farklı hayvan türlerinin etleriyle aynı depo veya nakliye aracında ise bulunamayacak. İthal edilecek etler, bakanlıkça görevlendirilen resmi veterinerler tarafından kontrol edilen sığırlardan elde edilecek.
Türkiye Kırmızı Et Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Başkanı Bülent Tunç ise, kararın ciddi sonuçlarının olacağını söyledi. Türkiye’de halen 1 milyon 150 bin ton kırmızı et üretimi yapıldığını söyleyen Tunç, “Alınan bu kararlarla sürekli bir panik havası estiriliyor. İnsanlar panik halde hayvanlarını satıyor. Yerli üretimi alt üst edecek kararlardan bahsediyoruz. Bu işi yapan insanlarda artık ‘yarın’ kaygısı var. Biz geçen yıl 20 kuruşa aldığımız samanı bile, bu yıl 50 kuruşa alıyoruz. Bu ortadayken bir de lop et kararı çıkıyor” dedi.
'DENETLEMEK DAHA ZOR'
Türkiye’de ilk kez lop et için ithalat izni çıktığını söyleyen Tunç, şöyle devam etti: “Daha önce farklı farklı dönemlerde karkas et, canlı hayvan ithalatına izin çıktı. Peki Türkiye ne kadar ucuz et tüketebildi ve kalıcı oldu mu? Olmadı. Bu işin üretici tarafı. Bir de sağlık boyutu var. Kemiksiz etin kontrolü, denetimi çok daha zordur. Karkas et ithalatında dahi sıkıntılar oldu. İnsanlar arabanın şasesini değiştiriyor. 10 kilo, 100 kilo değil, binlerce ton etten bahsediyoruz. Art niyetli olduktan sonra, pakete giren ette suistimal yapmanın yolunu ararlar. Sonuçta Avrupa’da sığır eti ve diğer etler arasında maliyet farkı yarı yarıya…’ Bufalo eti yedik mi, yemedik mi’ tartışmalarını unutmayalım.”
Artık yerli et üretiminden vazgeçilip vazgeçilmediğinin net bir şekilde belirlenmesi gerektiğini vurgulayan Tunç, “6 senedir verilen yerli besi desteği bu yıl verilmedi. Desteğin kesilmesi, lop et ithalat kararı için bir altyapı çalışması mıydı? Eğer yerli üretimin doğru olmadığını düşünüyorlarsa sektöre söylesinler, yüzbinlerce insanın geçim kaynağı olan bir sektörden bahsediyoruz ve biz artık önümüzü göremiyoruz. Eğer yerli üretim bu kadar sıkıntılıysa, bir süre sonra sucuk, pastırma, salam, ithalatı da mı gündeme gelecek? Gelecek paketli etten salam, sucuk üretmek doğru değil deyip, öyle bir karar alınırsa da artık şaşırmayız. Biz et açığı varsa bunun kapatılmasına karşı değiliz, ama hayvancılık gibi stratejik bir sektörle ilgili karar alınırken sektörün yarınları da düşünülmeli. İnsanlar üretime küstürülmemeli” diye konuştu.