ABD Başkanı Donald Trump'ın ABD medyasını "yalan haber ağı" olarak nitelendirmesinin son derece dikkat çekici ve önemli bir gelişmek olduğuna değinen Gazeteci Mehmet Ali Güller "Bu, ABD içi güç mücadelesini bir yana bırakırsak, ABD dışı dünya için çok önemli bir gelişmedir. Çünkü ABD dışı dünya yaklaşık 100 yıldır bu ‘yalan haber ağı'nın saldırısına maruz kalmaktadır. Fakat önemle bilmeliyiz ki, ABD medyası da aslında ve en sonunda ABD emperyalist sınıfının çıkarı gereği yalana sarılmaktadır" dedi. ABD'nin yalan haber sicilinin kabarık olduğuna işaret eden Trump "Örneğin Irak'a saldırabilmek için bu ülkenin kitle imha silahına sahip olduğu yalan haberi önce ABD emperyalist sınıfının, sonra Beyaz Saray'ın, sonra da ABD medyasının haberiydi" dedi.
ABD hâkim sınıflarının 2008 krizinden tam olarak çıkılamamasından dolayı kendi içlerinde şiddetli bir güç mücadelesine yol açtığını söyleyen Güller "Daha Obama zamanında, CIA Başkanı'nın gönül işi üzerinden istifa ettirilmesi, Dışişleri Bakanı'na görev bıraktırılması, üst üste Savunma Bakanları değişikliği, Beyaz Saray bahçesine atlayan meczup olayları üzerinden verilen mesajlar bunun önemli örnekleri. Şimdiyse Trump'ın ABD Başkanı olmasıyla bu çarpışma şiddetlendi. Trump'ın ekibine yapılan baskılar, ekiptekilerin bir bölümünün görevi bırakmak zorunda kalması, daha yıl dolmadan kabineden bir bakanın istifa etmesi vs. Kuşkusuz mazlumlar dünyası için bu ABD içi çarpışma hayırlıdır, fakat bu çarpışanlardan bir tarafın diğerine göre daha az emperyalist olması anlamına gelmez" ifadelerini kullandı.
‘ABD'DEKİ GÜÇ ÇATIŞMASI DOĞRU HABERCİLİĞİN ÖNÜNÜ AÇACAKTIR'
ABD içi mücadelenin, Trump'la birlikte, özellikle Rusya'nın başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddiası üzerinden sürdüğüne değinen Güller "Bu aslında ABD açısından bir acizlik göstergesidir. Moskova'nın Beyaz Saray'a seçilen isim üzerinde belirleyici etkiye sahip olduğunu iddia edebilmek, ABD'nin büyük devlet iddiasını dağıtmaktadır. Gerçi kısmen doğrudur, ABD bir büyük devlet olarak sahada inisiyatifi tek başına artık elinde tutamamakta, örneğin Suriye'de Rusya'nın belirleyici rolünü ancak izlemektedir. Trump'ın kendisine yönelik saldırıyı püskürtebilmek için ülkesinin medyasını "yalan haber ağı" olarak nitelemesi, o güç kaybının bir tezahürüdür ve ABD dışı dünya medyasının, daha doğru haber verdiğinin de bir itirafıdır. Mevcut durum üzerinden gidersek, ABD'nin baskı uyguladığı Sputnik ve RT haberciliğinin doğruluğunun bir itirafıdır" dedi ve ekledi:
"ABD içi güç çarpışmasının daha da derinleşmesi ve dünya halklarına yönelik ABD yalanlarının servis edildiği bu merkezlerin kirlerinin ortalığa serilmesi, aynı zamanda bağımsız ve halk için gazeteciliğin de önünün açılması demektir.