Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, canlı yayında, NTV Ankara İstihbarat Şefi Ahmet Ergen'in sorularını yanıtladı.
'HİÇBİR HÜKÜMET DURUP DURURKEN VERGİLERİ ARTIRMAZ'
'YA BORÇLANACAĞIZ YA VERGİLERİ ARTIRACAĞIZ'
Şimşek, borçlanmanın yüksek faiz ve yapılacak hizmetlerden imtina etmek anlamına geldiğini vurgulayarak, bu nedenle ilave harcamaları vergi gelirleriyle karşılama kararı aldıklarını söyledi: "İnanıyorum ki kısa süre içerisinde nasıl bir düzenleme olacak bu açıklanacak. Hiçbir hükümet durup dururken vergileri artırmaz. Önümüzdeki sene sadece savunma harcamalarımız Milli Savunma Bakanlığına aktarılacak terörle mücadele için muhtemelen 17-18 milyar liralık ilave bir harcama yapacak. İki seçeneğimiz var: Ya daha çok borçlanacağız, biz bir tercih yaptık, kamu ilave harcamalarını sağlıklı vergi gelirleriyle yapalım dedik."
Borç açığı arttığında makroekonomik istikrarın riske atılacağına dikkati çeken Şimşek, ikiz açığın Türkiye'nin geleceği için tehdit olacağını kaydetti.
'SİLAH SİSTEMLERİ İÇİN BORÇ ALMAK YERİNE VERGİ ARTIŞINI TERCİH ETTİK'
"Türkiye'de topladığımız tüm vergiler 100 lira ise bunun 23 lirasını eğitime, 21 lirasını sağlığa, yaklaşık 20 lirasını sosyal güvenliğe ve sosyal harcamalara, en az 10 lirasını yatırımlara, yaklaşık 10 lirasını faize ayırıyoruz. Faizi bir kenara bırakırsanız tamamı milletimize hizmet olarak gidiyor. Bizim petrol gelirimiz yok, yoktan bir şeyi var edemeyiz. Milletten topladığımızı tekrar milletimize yatırım olarak sunuyoruz. 2018'de Türkiye'nin etrafındaki tehditlerle baş edebilmesi, caydırıcı bir güce sahip olabilmesi için ilave silah sistemleri gündemde. Bunu karşılamak amacıyla borç yerine vergi artışlarını tercih ettik."
'100 MİLYAR DOLAR DEĞERİNDE 2.200 TON ATIL ALTIN KAYNAĞI VAR'
Türkiye'nin tasarruf açığı olduğuna ve bunun da Türkiye'yi dışa bağımlı hale getirdiğine değinen Şimşek, 'altın tahvili ve altına dayalı kira sertifikası ihracı' kapsamında ilk gün yaklaşık 15 milyon liralık talep geldiğini bildirdi.
Bu kapsamda sadece altın ithalatı ve ihracatı arasındaki farka dayalı bir hesaplama bulunduğunu anlatan Şimşek, yaklaşık 100 milyar dolar değerinde, 2.200 ton atıl altın kaynağı bulunduğunu söyledi.
'MERKEZ BANKASI REZERVLERİ ARTACAK'
Vatandaşın, 'yastık altı' altınlarını Hazine garantisinde Ziraat Bankası'na teslim edebileceğine işaret eden Şimşek, şunları kaydetti:
"Ziraat Bankası'ndaki eksperler bakacaklar, kaç ayar, değeri ne? Teslim ettiğinizde karşılığında faiz istemiyorsanız altına dayalı bir kira sertifikası, kar-zarar hesabı gibi bir şey olacak. Faiz konusunda hassasiyetiniz yoksa altına dayalı tahvil vereceğiz. Bu tahvilin reel getirisi yüzde 2.4. Bu getiri otomatik olarak hesabınıza yatacak. Altınınıza ihtiyacınız olursa altına dayalı tahvil hesabınızdan altınınızı geri de alabileceksiniz. Ufak tefek bir masraf söz konusu ama onun dışında likidite olacak. Muhatabınız devlet. Ziraat Bankası bugün Türkiye'nin en büyük bankası ve yüzde 100 devletin bankası. Tasarruf havuzumuz büyüyecek, dışa bağımlılık azalacak. Özellikle Merkez Bankası rezervleri artacak. Bu da Türkiye'yi güçlendirecek, şoklara karşı direncimiz artacak. Hazine olarak biz bu maliyete katlanıyoruz. Eksperler, altının külçeye dönüştürülmesi, altın rafinerileri gibi birçok masrafa da katlanıyoruz. Faizi düşürmenin başka yolu yok."
'OVP'NİN AMACI ÜLKENİN REFAHINI ARTIRMAK'
Orta Vadeli Program'ın (OVP) temel özelliği ve öncekilerden farkına ilişkin soruya Şimşek, OVP'nin amacının yüksek büyüme ve istihdam, adil gelir dağılımıyla ülkenin refahını artırmak olduğunu söyledi.
Şimşek, OVP'de özellikle bir yıl içinde yapılacak reformlarda öncelik ve hedeflerin göz önüne alındığını ifade ederek, hedeflere ulaşmak için hangi reformlara ihtiyacın olduğunun yansıtıldığını dile getirdi. Şimşek, "Yani bir temenni metni, listesi değil. Oldukça somut, gerçekçi olduğuna inanıyorum" diye konuştu.
Belirsizliklerin olduğunu, ülkenin yakın coğrafyasında sıkıntıların bulunduğunu anlatan Şimşek, metni sunduktan hemen sonra Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) referandumu sorunuyla karşı karşıya kalındığını anımsattı.
'BÜTÇE HEDEFLERİNİN ALTINI DOLDURDUK'
OVP'nin gerçekçi olduğunu belirten Şimşek, şunları kaydetti:
'PROGRAM TÜRKİYE'Yİ ÜST GELİR GRUBUNA TAŞIYACAK'
Bunlar uygulanır ve program hedeflerine ulaşırsa 2020 yılında Türkiye'de kişi başına milli gelirin 13.000 doları aşacağına işaret eden Şimşek, bunun da Dünya Bankası'nın kriterlerine göre Türkiye'yi üst gelir grubuna taşıyacağını kaydetti.
Şimşek, Türkiye'nin kalıcı olarak bunu başarabileceğine inandığını dile getirerek, "Biz, satın alma gücü paritesiyle zaten kişi başına milli gelirde 25 bin doları aştık ama cari dolar kuruyla… Şimdi bir sürü eleştiri olacak, memnuniyetle bu eleştirilere cevap vereceğiz" dedi.
'REEL OLARAK CARİ HARCAMALARI DÜŞÜRÜYORUZ'
Kamu gelirlerine yönelik hamleler ile tasarruf kalemlerine ilişkin soruya Şimşek, kamu gelirlerine yönelik esaslı birkaç reform inisiyatifi alacaklarını söyledi.
Gelir vergisi reformunun gözden geçirildiğini ve revize edildiğini ifade eden Mehmet Şimşek, gelecek yılın ilk yarısında hayata geçeceğini bildirdi.
Bunun verginin tabana yayılmasına sağlayacağı için kalıcı bir anlamda gelirlerin kalitesini artıracağını belirten Şimşek, şöyle konuştu:
Şimşek, kamuda tasarruf, önceliklendirme, gelirleri ve kalitesini artırma noktasında güçlü bir çaba olduğunu vurgulayarak, "OVP bunu içeriyor. Bütçe rakamlarına da bu yansıyacak. Net olarak 'biz sadece edeceğiz, yapacağız' demiyoruz, yapmaya başladık. Politikaları oluşturduk, şu anda fiilen uygulamada" dedi.