İspanya'nın özerk Katalonya Bölgesi ile Irak'taki özerk Kürdistan Bölgesindeki bağımsızlık referandumları dünya çapında ayrılıkçılık talepleri ve yeni ulus devlet kurma girişimlerini gündeme taşıdı. Avrupa Birliği, Katalonya'nın bağımsızlık referandumunu ve ayrı devlet olarak birliğe katılma taleplerini kabul etmiyor. Liberal Batı dünyası da bu tür hareketlerin gidişatı etkileme potansiyellerini tartışıyor. Gelişmeleri bu konuda çalışmalarıyla tanınan akademisyen Dr. Elçin Aktoprak ile konuştuk.
‘YENİ İÇERİKLERLE YÜKSELEN AYRILIKÇI TALEPLER'
Elçin Aktoprak'e göre var olan ulusal kimlik, milliyetçilik ve bağımsızlık talepleri son dönemlerde ayrılmak ve kendi devletini kurmak isteyen çevre bölgeler üzerinden yeni bir içerik ile yeniden yükselişte. Bu söylemlerle birlikte yeni kavramların gündeme geldiğini belirten Aktoprak, dünya çapında tartışmaları şu sözlerle özetledi:
‘MÜZAKEREYİ REDDEDEN PUIGDEMONT ŞİMDİ AB ARACI OLSUN DİYOR, ÇÜNKÜ…'
Ayrılıkçı hareketleri hem Katalanlar hem de Kürtlerin ayrı devlet kurma talepleri bağlamında değerlendiren Aktoprak, yeni kurulacak devletin ezen-ezilen ilişkisini eskisinden farklı olarak nasıl kuracağının hiçbir garantisi bulunmadığını vurguladı:
‘TANINMA MESELESİ KATALONYA'NIN KİLİT NOKTASI OLACAK'
Devlet olma ve kendi kaderini tayin hakkını kullanma konusunda uluslararası hukukta var olan belirsizliğe dikkat çeken Aktoprak, Katalonya'nın devlet olması halinde İspanya ve AB tarafından tanınmaması ihtimalinin kilit nokta olacağına dikkat çekti:
‘SAĞDAN DA SOLDAN DA BAĞIMSIZLIK KARŞITI OLANLAR VAR'
Aktoprak, Katalonya mselesinin hep sol hareket üzerinden tartışıldığını, ancak solun da kendi içinde bölünmesi gibi Katalanlar içinde bağımsızlığın destekçileri kadar karşıtları ve meselenin ekonomik boyutunu dikkate alınların bulunduğuna dikkat çekti:
"Biz şu anda hep sol hareket üzerinden tartışıyoruz ve bu önemli bir şey çünkü farklı bir tahayyül de karşımıza getiriyorlar. Bu aynı zamanda kendi içindeki kilitlere rağmen heyecanlandırıcı bir şey de ama bir taraftan da Katalanların büyük çoğunluğunu kimin oluşturduğuna cevap veremiyoruz. Bağımsızlığı sağdan da soldan da destekleyenler var ama iki taraftan da bağımsızlık karşıtı olanlar da var. Buna ek olarak, her şeyin ötesinde istikrar arayanlar da olacaktır büyük ihtimalle. Dolayısıyla AB'nin dışına atılmış, ticaret yapamayan bir Katalonya kendi ekonomisini döndüremeyen bir Katalonya'ya dönüşürse ne olacağı sorusu başka bir kilit soru olarak karşımıza çıkar."
‘FAKİR İSPANYA KATALANLARIN PAZARI'
İspanya'nın geri kalan ve ekonomik olarak zor durumda olan bölgelerinin aynı zamanda Katalonya için bir pazar olduğu anımsatıldığında zenginliğe rağmen Katalonya'nın yüklü borcuna dikkat çeken Aktoprak, Barcelona'nın kredi almak için merkezi iktidara ihtiyacı olduğunu belirtti:
‘İYİ MİLLİYETÇİ-KÖTÜ MİLLİYETÇİ TARTIŞMASI BİLE YAPILDI'
Avrupa'nın kendi içinde benzer sorunlarla karşılaşmamak için Katalanlara destek vermediğini belirten Aktoprak'a göre tüm bu taleper aslında neoliberal dönemin krizinden kaynaklanıyor:
‘KATALANLARIN TARİHSEL BİRİKİMİ AYAKTA TUTACAKTIR'
Günümüzde talepler doğrultusunda kurulacak olan devletlerin eski devletlerden daha farklı olabileceği şerhini de düşen Aktoprak, Katalanların zengin bir tarihsel geçmişleri olduğunu ve bu birikimle birlikte kendi devletlerini kurup ayakta kalmalarını daha olası olduğunu ifade etti: