Barzani'nin 'çadır tiyatrosu sözde referandum oyununu sergilediğini' iddia eden Adan, antidemokratik bir ortamda geçen referandum sürecini, Barzani'nin feodal fedaileri ve onların silahlarının yönettiğini belirtti.
Sözlü uyarıların, asilik ve şakilikle ruhu şekillenmiş olan Barzani'ye yeterli gelmediğine dikkati çeken Adan, "O ve etrafındakiler, sözde Kürdistan-özde ise İsrail'in ileri karakolu olacak bir kukla devleti inşa etmenin ilk adımlarını kendilerince atmışlardır" değerlendirmesinde bulundu.
'TÜRKİYE'NİN YAPMASI GEREKEN…'
'Barzani'nin kafasındaki ilk planın Kerkük başta olmak üzere Türkmeneli'ni ele geçirmek ve kanını emmek, Irak bölücüsünün mecburi istikametinin de Suriye'nin bölücüsü YPG ve Türkiye'nin bölücüsü PKK ile birleşmek' olduğunu iddia eden Celal Adan, şöyle devam etti:
Türkmeneli, peşmergenin insafı ve Barzani'nin sinsiliğine teslim edilmiştir. Eğer haykırılmazsa, hesap sorulmazsa, tedbir alınmazsa, Türkiye'nin her bir karışı da PKK'nın kiralık katillerine, Barzani'nin satılık hainlerine altın tepside sunulmuş olacaktır. Ülkemizde bazılarının kafa karışıklığı ifadelerine yansımakta, 'referandum savaş sebebi sayılmaz' benzeri açıklamaları, peşmergeye gönül rahatlığı ve güvence vermekten öte bir sonuca varmamıştır."
'BAHÇELİ, HERHANGİ BİR SİYASETÇİ DEĞİLDİR'
Adan, Türkiye'yi tehdit eden bu süreçlerin tümünde devletin bekası ve milletin menfaati için ayağa kalkan kişinin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli olduğunu öne süren, şunları kaydetti:
'BAHÇELİ HAKLI ÇIKACAKTIR'
Türkiye'nin kaderini sırtlanma iddiasına sahip olanların, rahatça hareket etme ve adeta ıslık çalarak uçurumun kenarında dolaşma lüksü bulunmadığına dikkati çeken Adan, "Gelinen noktada bir kez daha anlaşılmıştır ki tarih her zaman Genel Başkanımızı ve ülkücü hareketi haklı çıkaracaktır" ifadesini kullandı.
FETÖ'yü bir hayır kurumu, bir lobi grubu, bir iyilik camiası gibi görenlerin hatalarını er geç anladıklarına işaret eden Adan, ancak bunun 15 Temmuz'a mal olduğunun altını çizdi.
Celal Adan, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
"Lakin bu geç kavrayış da memlekete sayısız PKK saldırısına, hendekli özerklik provalarına ve onlarca al bayraklı tabuta mal olmuştur. Sayın Genel Başkanımızın yüreğinde ise her seferinde haklı çıkmanın mağrurluğu değil, millet ve devlet adına kaybedilen vakitlerin acısı vardır. MHP, 'biz demiştik' demekten mutlu değildir. Genel Başkanımızın ağzından çıkanlar, binlerce yıllık bilgelikle yeni devrin bilgilerini birleştiren bir köprüdür. Genel Başkan'ın tavsiyeleri, büyük milletimizin çağları aşan irfanını temel alan bir erken uyarı sistemidir. Rotasını bilmeyenin batacağı, hatasını bilmeyenin biteceği fırtınalı günlerin eşiğindeyken, Bahçeli'nin şahsiyetini bu şekilde ele almanın, onun fikir ve tespitlerini bir de bu gözle analiz etmenin herkes için çok faydalı olacağına inancımız tamdır."
Türkiye, YPG'yi, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olarak görüyor ve bu yapıyla ilişkili DSG gibi örgütlerin de 'terör örgütü' olarak kabul edilmesini istiyor. Ancak, Başta ABD olmak üzere Batılı güçler, Ankara’nın bu görüşünü kabul etmiyor. Ankara, ayrıca YPG'ye silah verilmesine de sert bir şekilde karşı çıkıyor.