Feyzioğlu: Karşı karşıya değiliz, hepimiz aynı gemideyiz

Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Cumartesi günü Viranşehir Adliyesi'nde polislerce darp edildiği iddia edilen Şanlıurfa Baro Başkanı Ahmet Tüysüz'e destek vermek amacıyla akşam saatlerinde Şanlıurfa'ya gitti.

Tüysüz ile ilgili açıklama yapan Metin Feyzioğlu, şunları söyledi: "Viranşehir Adliyesi'nde müvekkiliyle konuştuğu sırada sivil giyimli bir polis memuru kaba bir şekilde 'Hop hop' diyerek, başkanımıza yanaşıyor. Ondan sonrada 'Dur bakayım sen kimsin; dost musun, düşman mısın?' Başkanımız da sükunetini bozmadan 'Ben avukatım. Sorarsan da kimliğimi gösteririm.' demesine rağmen ters bir muameleye maruz kalıyor. Devlete yakışmayan bir düşünceyle başkanımıza müdahale eden başka polisler de var. Başkanımızı kolundan tutup savcının odasına götürüyorlar. O ana kadar kamera kayıtları var. Bu kayıtları savcının toplatıp güvence altına aldığını söylediler. Göreceğiz inşallah öyledir. Ona güvenmek istiyorum. Son anda hay Allah kamera çekmiyormuş gibi bir durumun olmasını istemiyoruz. Burada valimizde 'Ben o kamera kayıtlarını izledim' dedi. Daha sonra savcının odasına başkanı götürdüklerinde orada fiziksel taciz ve şiddet devam ediyor. Başkanım kollarında morluklar var. Bu konuda rapor da aldı. Bu olay bir savcıya, bir hakime, bir grup polis tarafından yapılsaydı sistem ne tepki verecekse biz o tepkiyi istiyoruz. Çünkü görevini yapmak üzere adliyeye gelen müvekkiline 'Seni ben savunacağım' diyen bir avukata saldırı var. Bu olay son derece acıdır. İnandığımız güvendiğimiz tüm değerlere aykırıdır."

'BİZ BU İŞİ HASSİYETLE TAKİP EDECEĞİZ'

Feyzioğlu, konunun takipçisi olacaklarını ifade ederek, "Sayın Valimiz bu olayı takip ederek, gerekenin yapılacağını bize teyit etti. İl Emniyet Müdürü de bu işin hassasiyetle takip edileceğini söyledi. Ben de herkese şunu söyleyeyim. Biz de bu işi hassasiyetle takip edeceğiz. Başsavcı'ya denek olarak, kanun baro başkanlarını devreye koymuştur. Açık söyleyeyim biz buraya kavgaya, gürültüye gelmedik. Sayın başkanımızın uğradığı ama hepimize yapıldığını düşündüğümüz; bu büyük saygısızlığı, zorbalığı, kabadayılığa karşı bir duruş sergilemeye geldik. Böyle bir suçun örtbas edilmesi, suçun kendisinden daha vahim olur. Bizim gözümüz gibi baktığımız baştacı ettiğimiz, Allah korusun bir acı haberlerini aldığımızda tanımasak ta oturup yaslarını tutuğumuz polisimize, askerimize en büyük saygısızlığı kendi içlerinde yapmış olurlar. Çünkü polis bir elinde kanun kitabı, belinde silah ama devletin şefkatli otoritesini temsil eden hayata geçiren kişidir. Karşı karşıya değiliz, hepimiz aynı gemideyiz. Biz kavgaya değil, bu işi hukuk yolunda çözmeye geldik" diye konuştu.