15 Temmuz darbe girişimi sırasında Mamak 28. Piyade Tugay Komutanlığına bağlı tank taburu personelinin katıldığı eylemlere ilişkin 64 kişinin yargılandığı davaya, sanık savunmalarıyla devam edildi.
15 Temmuz'da evde bulunduğu sırada karargaha gelmesi için telefonuna mesaj geldiğini anlatan Özer, birliğe gittiğinde bölük komutanı sanık eski yüzbaşı Hüseyin Nişancı'nın, Genelkurmay Başkanlığına terör saldırısı olduğunu, müdahale için gideceklerini söylediğini aktardı.
Daha sonra tanklarla karargahtan ayrıldıklarını belirten Özer, Nişancı'nın talimatı ile öndeki tankı takip ettiğini söyledi.
Sıhhiye Köprüsü'ne geldiklerinde kapıları ezilmiş bir araç gördüğünü, bu sırada tanklara uzak mesafeden ateş edildiğini öne süren Özer, bölük komutanı Nişancı'nın bu durumu tabur komutanı sanık eski yarbay Nuri Büyükyazıcı'ya aktardığını ifade etti.
Engelleri geçtikten sonra Genelkurmay Başkanlığına geldiklerini ifade eden Özer, karargaha özel kuvvetler mensubu askerlerin hakim olduğunu dile getirdi.
'SEN HİÇ İNSAN ÖLDÜRDÜN MÜ?'
Çapraz sorgu sırasında Özer'e, darbe girişiminin başarısız olmasının anlaşılmasıyla darbecilerin güvenlik kamerası görüntülerinin kaydedildiği sabit diskler ile dijital materyalleri tankların paletleri altında ezdikleri anı görüp görmediği soruldu.
Disklerin paletlerin altına atıldığına şahit olduğunu belirten Özer, "Hard disklerin ezildiği anı gayriihtiyari gördüm. O esnada tankın üzerindeydim. Tabur komutanı ile bölük komutanı aralarında görüştü. Bölük komutanı Vedat'a 'çalıştır tankı' dedi. Üç dört metrelik alanda eliyle gel git yaptı tanka" ifadelerini kullandı.
'KUVVET KOMUTANLIĞINA ATEŞ EMRİ VERİLDİ'
Sanık eski uzman erbaş Mustafa Toker de emir üzerine geldiği karargahta tankların çalışır vaziyette bekletildiğini ifade ederek, daha önce görmediği bir kargaşanın kışlaya hakim olduğunu söyledi.
Emir üzerine mühimmat yüklendikten sonra tanklara bindiklerini anlatan Toker, bölük komutanı Nişancı'nın Genelkurmay Başkanlığına terör saldırısı olduğunu, müdahale için gideceklerini söylediğini aktardı.
Darbe girişiminde yer almadığını iddia eden Toker, polise teslim olana kadar kimseye zarar vermeden Genelkurmay Başkanlığı karargahında kaldığını anlattı.
'EZE EZE GELİN'
Sanık astsubay Rifat Gökçen de Sıhhiye Köprüsü'ne geldiklerinde vatandaşların araçlardan barikat oluşturduğunu, bölük komutanı Nişancı'nın telsizden bu araçları kastederek "eze eze gelin" emrini verdiğini söyledi.
Tank şoförü uzman çavuş Vedat İpek'e "Sakın ezme, dikkat et, zarar verme, dikkatli sür" emrini verdiğini iddia eden Gökçen, Kızılay'a geldiklerinde telsizden "Genelkurmay Başkanlığına silahlı saldırı var, emniyet ve takviye için buraya gidiyoruz" anonsunun geçtiğini aktardı.
Bunun üzerine personeline tanktan dışarı çıkmamalarını emrettiğini ifade eden Gökçen, sabah saatlerinde polise teslim olduklarını savundu.
Sanık er S.A'nın savunmasının ardından davanın bugünkü celsesi tamamlandı.
Duruşmaya yarın sanık savunmalarıyla devam edilecek.