Bakan Soylu: İHA'larla oluşturduğumuz kabiliyet sadece 2 ülkede var

Bakan Soylu, AK Parti Beşikdüzü İlçe Başkanlığının 6. Olağan Kongresi'nde yaptığı konuşmada, “Bu işler öyle kolay işler değildir. Sayın Cumhurbaşkanı'mızın çok güzel bir sözü var, 'Eşek ölür kalır semeri, insan ölür kalır eseri.' Burada eserler eserlerin üzerine konulmaktadır" ifadesini kullandı.

'TERÖR KABİLİYETİMİZ ÇOK GELİŞTİ'

Terörle mücadeleye değinen Soylu, şöyle devam etti: "Terörle mücadele ediyoruz değil mi? Hem de önemli bir şekilde mücadele ediyoruz ve şunu açık söylüyorum; özellikle terör kabiliyetimiz çok gelişti. Bir taraftan zırhlı araçlarımızdan evlatlarımızın elindeki teknik donanımlara kadar, şu anda terörle mücadele konusunda Allah'ımıza şükürler olsun, en ufak bir eksikliğimiz yok. Tam tersi, üzerini ciddi şekilde katmerleye katmerleye gidiyoruz."

'İHA'LARDA 2 BİN 600 SAAT HAVADAYIZ, HEDEF 5 BİN'

İçişleri Bakanlığına bir yıl önce geldiğini anımsatan Soylu, "Bir yıl önce İçişleri Bakanlığına geldiğimizde insansız hava uçakları konusunda yaklaşık toplam 20 saatlik havada uçuşumuz vardı. Şimdi ne kadar biliyor musunuz, 2 bin 600 saat havadayız. Peki bu bize yeterli mi? Hayır, değil. Hedefimiz ilk adımda 5 bin saate ulaşmak. Yani iç güvenlikte sınırlarımızın her bir birimini kontrol edeceğiz insansız hava araçlarımızla. Yetmedi iç güvenlikte doğuyu, güneydoğuyu her tarafı dağları taşları…"

'İHA'LARLA 100 BİN METREDEN KOL SAATLERİNİ BİLE GÖRÜYORUZ'

Soylu, "Dağda bir taraftan bir tarafa geçmeye korkuyorlar" ifadesini kullanarak, şunları söyledi: "Çünkü bu insansız hava araçlarına bugün niye kafayı taktılar biliyor musunuz? İnsansız hava araçları yukarıdan, 100 bin metreden bu teröristlerin kol saatlerini bile görüyor. Kol saatlerini, markalarını bile görüyor. Bizim milli sanayimiz olmasa milli insansız hava aracımız olmasa milli silahlı İHA'mız olmasa… O kadar iddialı bir şey söylüyorum, çok net ve açık, biz öyle bir kabiliyet oluşturduk ki bir oluşturduğumuz İHA'larla ve silahlarla, iki onlarla ilgili yetiştirdiğimiz personelle donanımla ve teknolojiyle öyle bir kabiliyet oluşturduk ki ifade etmek istiyorum, dünyada ancak iki ülkede böyle kabiliyet var."