Rus diplomat, “Muhaliflerin reel tutum sergilemesi ve ültimatomlardan vazgeçmesi gerekiyor. Toplantıdan çıkan kararda görüşmelerin başlaması için herhangi bir ön koşul bulunmuyor” ifadelerini kullandı.
Öte yandan BAE Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zeyid el Nahyan, Türkiye ve İran’ın Suriye’nin egemenliğini zayıflatmaya çalıştığını, krize müdahale etmeye son vermeleri ve Suriye’den çıkmaları gerektiğini söyledi. Lavrov ise Rusya’nın müttefiklerine yönlendirilen bu suçlamalarla ilgili bir değerlendirmede bulunmadı.
BAE Siyasi Araştırmalar Merkezi Başkanı İbtisam al-Ketbi, Kommersant’a verdiği mülakatta ülkesinin ‘ekonomik ortaklar listesini genişletmeye, kilit dünya ülkeleriyle ilişkiler kurmaya, ayrıca modern teknolojilerin kullanımını içeren programı hayata geçirmeye’ çalıştığına dikkat çekti ve bu doğrultuda Rusya ile sanayi, altyapı inşaatı, turizm, askeri-teknik alan, nükleer teknolojiler, tarım ve sağlık alanlarında iş birliğini geliştirmeye hazır olduğunu vurguladı.
İki ülke arasındaki kilit işbirliği alanlarından biri olarak askeri-teknik işbirliği kalmaya devam ediyor. Geçtiğimiz şubatta Abu Dabi’de gerçekleşen IDEX 2017 fuarında BAE hükümeti Rus savunma sanayi şirketi Rosoboroneksport ile 5 bin zırh delici füzenin satışı ve BAE Silahlı Kuvvetleri’nin eğitimi ile ilgili 708 milyon dolarlık bir anlaşma imzaladı.
Öte yandan Kommersant’a konuşan İbtisam al-Ketbi, Rusya’nın BAE ve genel olarak bölge ile ilişkilerin gelişmesinin, Moskova’nın Tahran ile yaptığı işbirliğinin söz konusu ilişkilere zarar verip vermeyeceğine bağlı olduğuna dikkat çekti.
Rusya ise önceden de olduğu gibi bölgedeki tüm ortaklarının arasındaki dengeleri korumaya çalışıyor.